Türk-Amerikan İlişkileri Yol Ayrımında mı?

Türk-Amerikan ilişkilerinin gerçekçi bir muhasebesi yapıldığında iyi bir noktada olduğunu söylemek pek mümkün görünmüyor. Bu gerçeklikten hareketle yeni ancak gerçekçi bir vizyon oluşturmak için her iki tarafın da taşın altına elini sokması şart.

Devamı
Türk-Amerikan İlişkileri Yol Ayrımında mı
G20 Sonrasında Türk-Amerikan İlişkileri

G20 Sonrasında Türk-Amerikan İlişkileri

G20 zirvesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Amerikan Başkanı Trump'ın görüşmesinden Türkiye adına son derece olumlu mesajlar çıktı. Bir süredir ABD Kongresi ve Pentagondan S-400 alımının Türkiye'ye hem yaptırımlar hem de F-35 programından çıkarılmak gibi maliyetler getireceği mesajları geliyordu.

Devamı

S-400 meselesi mümkün olan en az hasarla atlatılacak gibi görünüyor. Eğer bu öngörü doğru çıkarsa Türkiye'nin en öncelikli iki gündem maddesi hakkında olumlu bir hava doğacaktır.

Japonya'nın nın Osaka şehrinde düzenlenen G20 zirvesi sona erdi. 2008'deki küresel finans krizi sonrası ilk yıllarda liderler zirvesinde ağırlıklı olarak küresel ekonomiye dair meseleler masaya yatırılmış olsa da krizin etkilerinin azalması ve jeopolitik meselelerin ön plana çıkmasıyla birlikte G20 zirvelerinin ana gündem maddeleri küresel siyasete doğru kaymıştı. Son üç zirvenin aksine ticaret savaşlarının da etkisiyle Osaka'da dikkatler yeniden ekonomik meselelere kaydı.

Japonya'da yapılan G-20 zirvesi ikili ve heyetler arası görüşmeler bakımından katılımcı ülkelere diplomasi için önemli bir zemin sunmuş gibi görünüyor.

Nasıl Amerikan kurumları Trump'a direnebiliyorsa Trump da kurumlara direnebilir..

G20 Osaka Liderler Zirvesi ve Çin Seyahati

Zirve gündeminde küresel ekonomi, ticaret, yatırım, inovasyon, çevre ve enerji, istihdam, kadının güçlendirilmesi, kalkınma ve sağlık konuları var.

Devamı
G20 Osaka Liderler Zirvesi ve Çin Seyahati
G20 Osaka Liderler Zirvesi Rekabet ve İş Birliği

G20 Osaka Liderler Zirvesi: Rekabet ve İş Birliği

Japonya'nın ev sahipliğinde gerçekleşen 14. G20 zirvesinin ana başlıkları küresel ekonomi, ticaret, yatırım, inovasyon, çevre ve enerji, istihdam, kadının güçlendirilmesi, kalkınma ve sağlık olarak belirlendi.

Devamı

Ankara ve Washington arasındaki farklılaşmanın Doğu Akdeniz dahil yeni alanlara sıçramakta olduğunu da görüyoruz. Ancak yine de asıl olan, gerilimlerin ciddi bir yol kazasına dönmesini engellemek ve olumlu iş birliği alanlarını çoğaltmak. Bu arada da diplomatik müzakereye devam etmek.

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Muhittin Ataman Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın ABD’den gelen heyetle yaptığı görüşme ve ABD’de yaşanan gelişmeler hakkında değerlendirmede bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bolton’ın muhatabı Kalın’dır.” sözü sonrası Erdoğan’la görüşme arzusu suya düşen Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Bolton’ın apar topar ABD’ye dönmesiyle ilgili olarak konuşan SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Yeşiltaş, “İsrail’de Başbakan Binyamin Netanyahu ile basın toplantısı düzenleyerek samimi pozlar veren Bolton, elinin çok güçlü olduğu düşüncesiyle aynı pozu Türkiye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’la da vermek istedi, fakat sonuç böyle oldu.” dedi.

Eğer gerçekten bir anlaşma olacaksa neden aylarca bekliyoruz?

Türkiye açısından tablo iki açıdan oldukça net: Birincisi, Trump'ın çekilme sözü bir taahhüttür. İkincisi, ABD PKK/PYD ile iş tutmaya devam ederek Türkiye ile ilişkilerini müttefiklik düzleminde yürütemez.

Türkiye ve ABD’nin, Suriye’de asıl meselenin DEAŞ olmadığı üzerinde uzlaşması ve Rakka sonrası Suriye karmaşasında ilişkilerini rekabetten düşmanlığa dönüştürmemesi, PKK meselesinde düğümlenmiş durumda.

Körfez’de gelinen noktada taraflardan beklenen karşılıklı adımlar atarak krizi yumuşatmalarıdır. Bu açıdan Erdoğan’ın Suudi Arabistan’a atfettiği rol önemli.

ABD bir terörist grubu meşrulaştırma çabasından vazgeçmeli.

Dünya siyasetini Türkiye perspektifinde yorumlayan Insight Turkey dergisi son sayısında, 15 Temmuz darbe girişimini “People versus Tanks” (Halk Tanklara Karşı) başlığı ile dünya gündemine taşıdı.

Perşembe günü Washington DC'de SETA'nın organize ettiği bir panelde konuşan Bozdağ önemli mesajlar vermiş.

Ortadoğulu operasyon odaklarının Türkiye’deki taşeronluğunu FETÖ yapmaktaydı. Irak, Suriye, DAİŞ ve El-Kaide üzerinden Türkiye’yi hizaya çekme operasyonunun da taşeronu FETÖ.

Türkiye’yi yakından takip eden bütün yabancılar, FETÖ’nün dış basındaki çırpınışının gerçek amacını görüyordur. Aynı şekilde ABD de girişimin arkasında FETÖ olduğunu belki de bizden iyi biliyordur.

Türkiye’yi yakından takip eden bütün yabancılar, FET֒nün dış basındaki çırpınışının gerçek amacını görüyordur. Aynı şekilde ABD de girişimin arkasında FETÖ olduğunu belki de bizden iyi biliyordur.