Hukukçular ve akademisyenler, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı'nın Türkiye'de yeni bir dönemi başlatacağını belirtti.
Devamı
Anayasayı bu denli sık tartışmamızda Türk siyasetindeki anayasayı ya da kanunları her sorunun 'mucize çözümü' olarak gören mevzuatçı yaklaşımın etkisi olsa da esas sebep bugüne kadar gerçek anlamda toplumsal katılıma dayanan bir anayasa yapılmamış olmasıdır.
Devamı
Erdoğan önce ekonomi ve hukuk alanındaki reformları gündeme alıyor. Reform teklifi siyasette ve toplumda yeni bir enerji doğuruyor. Açığa çıkan enerjiyi gören Erdoğan hedef büyütüyor ve Cumhuriyet'in 100. yılında sivil anayasa hedefi koyuyor. Üstelik hazırlanacak sivil anayasanın 150. yıla, 200. yıla götürecek bir kılavuz olması arzusunu toplumla paylaşıyor.
Süresiz nafaka tartışmaları yargı reformuna ilişkin çalışmalar kapsamında medyada yer alan kimi haberlerle yeniden gündeme geldi. Boşanma sebebiyle yoksulluğa düşecek olan tarafın geçimini sağlayabilmesi için diğer tarafın mali gücü oranında ödediği yoksulluk nafakası, yargı uygulamasında süresiz olarak karara bağlanmaktadır. Süresiz nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkmaktadır. Ayrıca, alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâllerinde ise mahkeme kararıyla nafaka kaldırılmaktadır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ay içerisinde yaptığı konuşmalarla ekonomi, demokrasi ve hukuk alanında kapsamlı reformların haberini verdi. Ayrıntıya girmese de yaptığı vurgularla ve değindiği bazı somut adımlarla bunun sadece geçici bir söylem olmadığını ve devamının geleceğini gösterdi. Yargı ve hukuk alanındaki reformları yürütmesi beklenen Adalet Bakanı Abdulhamit Gül konuşmalarında Cumhurbaşkanı'nın bu söylemini destekleyen ifadeler kullandı ve geleceğe ilişkin bazı ipuçları verdi.
SETA Ekonomi Araştırmacısı Mevlüt Tatlıyer, ekonomide son durum ve olası fırsatlar üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Bu raporda kamuoyunda Üçüncü Yargı Paketi olarak bilinen 28 Temmuz 2020 tarihli 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile getirilen değişiklikler ele alınmaktadır.
Devamı
Kamuoyunda Üçüncü Yargı Paketi olarak bilinen 28.07.2020 tarihli ve 7251 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile yargıda yeni bir dijital uygulamaya geçilmiştir.
Devamı
Oluşturduğu hasarların etkilerini halen yaşadığımız 12 Eylül Darbesi'nin üzerinden kırk yıl geçti. Maalesef 12 Eylül demokrasiye hukuk dışı müdahale anlamında ne ilk ne de son teşebbüs oldu.
Uzun bir süredir ülke gündeminde olan infaz düzenlemesi TBMM Genel Kurulunda görüşülüyor. Bu satırların yazıldığı sırada maddeler oylanıyordu.
TBMM’ye sunulan 39 maddelik kanun teklifinde, hak ve özgürlükleri koruyan ve adalete erişimi kolaylaştıran düzenlemelere yer verilmiş olması, yargı reformunun Türkiye’de yeniden demokratikleşme ve özgürlüklerin genişletilmesi perspektifini öne aldığına işaret etmektedir.
Partilerin görüşüne açılan yargı paketine neden ihtiyaç duyuldu, bu paketin yargı reformundaki yeri nedir? Yargı paketinin içeriğinde neler var? Pakette temel hak ve özgürlükleri genişleten ne gibi düzenlemeler var? Yargının hızlandırılması ve performansının artırılması amacıyla öngörülen düzenlemeler nelerdir? Hukuk meslekleri ve avukatlığa ilişkin düzenlemeler nelerdir?
Türkiye’nin önde gelen akademik dergilerinden Insight Turkey “Değişen Dünyada Türkiye: Yerel ve Bölgesel Dinamiklere Cevaplar” başlıklı sayısında Türkiye ve dünyadaki önemli gelişmeler karşısında Türkiye’nin geliştirdiği tutum ve politikaları ele alıyor.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 37. sayısı çıktı.
23 Haziran seçiminin AK Parti açısından önemli mesajlar taşıdığı açıktır. AK Parti bu mesajları analiz edip yeni bir söylem ve oyun planı kurabilecek imkan ve güce sahiptir. Süreç içerisinde acele etmeden, kurumsal asabiyetini, birliğini ve sürekliliğini koruyarak bunu yapabilecektir. Katılım süreçlerinin yeniden revizyonu, yeni sosyolojinin/gençlerin çözümlenmesi, buna uygun hedef, söylem ve iletişim araçlarının tespiti, yeni Cumhurbaşkanlığı sisteminin yetkinleştirilmesi, yerel yönetimlerin daha üretken hale gelmesi, yargı reformunun hızlıca uygulanabilmesi, reformcu yönlerin kurumsal yetkinleşmeyle beraber daha da güçlendirilmesi gibi onlarca başlık bulunmaktadır.
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk 'yeni ortaöğretim tasarımını' geçtiğimiz günlerde açıkladı. Yeni ortaöğretim tasarımı öğrencilerin becerilerinin geliştirilmesine odaklanmaktadır. Bu amaçla ilk etapta ders türlerinin sayılarını azaltmayı daha sonra ise özellikle haftalık teorik ders saatlerini azaltmayı hedeflemektedir.
Bu analizde yargı reformundaki amaç ve hedeflere yönelik faaliyetlerin yargılamaya egemen olan ilkelerle ilişkisi ele alınmakta, ilkelerin yargı sisteminde daha fazla vücut bulması için yapılması gerekenler üzerinde durulmaktadır.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran yargı reformu hakkında değerlendirmede bulundu.
Adalet Bakanlığının yaklaşık bir yıllık çalışma sonrasında hazırlamış olduğu Yargı Reformu Stratejisi Belgesi 30 Mayıs 2019'da Cumhurbaşkanımız tarafından kamuoyu ile paylaşılmıştır. Belge, Yüksek Mahkemeler, Türkiye Barolar Birliği, hukuk fakülteleri, hakim-savcı ve avukatlar, sivil toplum örgütleri ve ilgili diğer paydaşların katılım ve katkıları ile hazırlanmıştır.
AK Parti iktidara geldiği 2002 yılından itibaren sürekliliğini, toplumsal talepleri iyi anlayarak her alanda buna uygun reformlar yapabilmesiyle sağlayabildi. Değişimin hızının çok arttığı bir zaman diliminde her alanda "reform yapabilme" hızı ve kapasitesi de artık çok daha önemli olmaktadır.