Trump Kaybetse Bile Oluşturduğu Dalga Devam Edecek

SETA DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat ABD başkanlık seçimleri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
Trump Kaybetse Bile Oluşturduğu Dalga Devam Edecek
Başkanlık Seçimi FED ve Dolar Üçgeninde Türkiye Ekonomisi

Başkanlık Seçimi, FED ve Dolar Üçgeninde Türkiye Ekonomisi

“Dolar yükselmeye devam edecek mi?” endişesinin yerine, ülke ekonomisinin makroekonomik göstergelerini güçlendirecek adımlara ihtiyaç var.

Devamı

Amerikan halkı başkanın spesifik politikalara hakim bir teknokrat olmasının ötesinde liderlik vasıfları taşımasını bekliyor.

8 Kasım 2016 tarihinde yapılacak olan Amerika Birleşik Devletleri başkanlık seçimlerini daha iyi anlamak için SETA uzmanlarının analizlerini ve yorumlarını bir arada sunuyoruz.

Perşembe günü Washington DC'de SETA'nın organize ettiği bir panelde konuşan Bozdağ önemli mesajlar vermiş.

Bürokrasiye sızmak iktidar elde etmek için yeterli. Nasılsa orada güç biriktirince seçilmiş siyasal elitlerin üzerinde baskı kurmak mümkün.

‘Alaturka’ Medyamız ve ABD Başkanlık Seçimleri

Her şeyin alafrangasına pek tutkun olan medyamız, konu kendisine gelince pek bir ‘alaturka’, pek bir ‘şarklı’!

Devamı
Alaturka Medyamız ve ABD Başkanlık Seçimleri
Perspektif Clinton-Trump Tartışmasında Ulusal Güvenlik Meselesi

Perspektif: Clinton-Trump Tartışmasında Ulusal Güvenlik Meselesi

Başkan adaylarının uluslararası işbirliği ve güvenliğe yaklaşımı nasıldır? Başkan adaylarının siber güvenlik ve DEAŞ’la mücadele konularında pozisyonları nelerdir? Başkan adaylarının nükleer güvenlik ile ilgili pozisyonları nelerdir?

Devamı

Amerikalıların dünyanın geri kalanının kendisi hakkında ne düşündüğünü umursamaması sadece sahip olduğu imkân ve avantajlarla ilgili değil. Bunun bir nedeni de ABD'nin mitleri!

Obama yönetimi içerisinde etkin olan “Türkiye karşıtı” çevreler Amerika’nın Türkiye politikasını belirlemeye ve aynı “düşmanca” çizgide tutmaya devam mı edecekler?

Halk, çoğu ülkede olduğu gibi, seçmenin zayıf hafızasının anımsayabildiği, hemen yakın geçmişteki ekonomik gidişata bakarak iktidardaki partinin notunu verecek.

ABD şimdiye kadar atacağı kritik adımlarla Suriye’deki acıyı dindirmekten gözle görülür bir şekilde hafifletmeye kadar olan bir skalada sonuca etki edebilirdi.

Türkiye’yi yakından takip eden bütün yabancılar, FET֒nün dış basındaki çırpınışının gerçek amacını görüyordur. Aynı şekilde ABD de girişimin arkasında FETÖ olduğunu belki de bizden iyi biliyordur.

Türkiye’yi yakından takip eden bütün yabancılar, FETÖ’nün dış basındaki çırpınışının gerçek amacını görüyordur. Aynı şekilde ABD de girişimin arkasında FETÖ olduğunu belki de bizden iyi biliyordur.

ABD şimdiye kadar atacağı kritik adımlarla Suriye’deki acıyı dindirmekten gözle görülür bir şekilde hafifletmeye kadar olan bir skalada sonuca etki edebilirdi.

Halk, çoğu ülkede olduğu gibi, seçmenin zayıf hafızasının anımsayabildiği, hemen yakın geçmişteki ekonomik gidişata bakarak iktidardaki partinin notunu verecek.

George Mitchell ve Hillary Clinton'ın Türkiye ziyaretleri, ardından Obama'nın Türkiye'ye gelmesi, ilişkilerde daha yoğun işbirliğinin önünün açıldığı şeklinde yorumlanmakta. Türkiye özellikle son dönemlerde izlediği çok boyutlu ve kuşatıcı dış politika ile bölgesinde çeşitli sorunların çözümüne pozitif katkı sağlamayı başarmıştır.   

OLDUKÇA çalkantılı geçen sekiz yıllık George W. Bush döneminin ardından, Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni bir dönemin kapısının açıldığını söylemek yanlış olmaz.

ABD’nin yeni başkanı Barack Obama, 20 Ocak 2009’da yönetimi devralacak. “Değişim” mesajıyla Amerikan siyasetine yeni bir soluk getiren, tarzı, üslubu, yenilikçi taban örgütleme kabiliyetiyle Obama, ABD Başkanı’ndan beklentileri de oldukça yükseltmiş oldu. Şimdi ise Obama’nın bu vaatlerini nasıl yerine getireceği, yarattığı ivmeyi koruyarak nasıl bir çizgi izleyeceği en önemli tartışma konularından.

Barack Hüseyin Obama’nın Amerika Birleşik Devletleri’nin 44. başkanı olarak seçilmesi, Amerika’nın sosyal ve siyasi tarihinde bir dönüm noktasıdır. Kampanyasını değişime dayandıran Obama’nın “Evet, yapabiliriz” sözüne duyulan inanç, kendisine sadece seçimleri kazandırmamış, aynı zamanda farklı bir vizyon ve yeni bir gelecek kurgulayabilmesi için ihtiyaç duyacağı desteği de sağlamıştır.

ABD’nin yeni yönetimi, bölgelerinde lider olan ülkelerle (Çin, Rusya, Hindistan, Brezilya) ilişkilere özel bir ihtimam gösteriyor. Bu ülkelerin liderleri ile görüşme aralığını sıklaştırırken, bölgelerinde lider olma potansiyeline sahip ülkelerle (Türkiye, Güney Kore, Güney Afrika gibi) işbirliği arayışlarını da artırıyor.