Türkiye artık iyiden iyeye seçim sathına girmişken, siyasi pozisyonlar da ittifaklar altında kampanyalarını yürüterek seçimlerden kendi adlarına zaferle çıkmanın gayretinde. Bir yanda Cumhurbaşkanlığı diğer yanda ise Meclis seçimleri için büyük bir mücadele söz konusu. Buraya kadar olağan şekilde tanımlanabilecek süreçte, ilginç ve üzerinde durulması gereken hususlardan biri HDP ve yedek parti olarak teşkil edilen Yeşil Sol Parti’nin (YSP) Kemal Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı ile kurduğu angajman. PKK/KCK’nın legal alandaki siyasal uzantısı olan HDP/YSP’nin Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşmesi, çeşitli müzakereler sonrasında aday çıkarmama ve Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı dikkate değer. Ancak tamamlayıcı diğer bir gelişme ise PKK/KCK terör örgütünün tüm gücüyle seçim sürecine asılması. Doğası itibarıyla meşru siyasal sistem ve seçim süreçlerine uzak kalması gereken bir terör örgütü adeta siyasi kampanya yürütmeye başlamış durumda.
Devamı
Çaresizlik kaçınılmaz olarak CHP'yi daha da agresif bir siyaset izlemeye savuruyor.
Devamı
Türkiye’de iç siyasetin gündemini uzun süredir “seçim sistemi ve barajı”, “partiler arası ittifak”, “blok siyaseti”, “yeni siyasal oluşumlar”ı içerisinde barındıran bir kavramlar seti meşgul ediyor.
ABD'de Türkiye aleyhine açılan bir davaya FETÖ, CHP, HDP ve bilumum gayrı milli aktör destek oluyorlar.
İktidarın sorumluluklarını yüklenmek yanında kendi muhalefetini de üretmek zorunda bırakıldı AK Parti.