Podcast: ABD'de Üniversite Protestoları

ABD'de Üniversite Protestoları

Devamı
Podcast ABD'de Üniversite Protestoları
Üniversiteler Aydınlar ve Vesayet

Üniversiteler, Aydınlar ve Vesayet

Artık üniversiteler yükseköğretimin sorunlarından başlamak üzere kritik konularsa siyaset ve topluma yol gösterecek projeler, fikirler ve görüşler üretmek zorundadır.

Devamı

Kültür ve Turizm Bakanlığı, YÖK, üniversiteler, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Ankara Büyükşehir Belediyesi gibi çok sayıda paydaşı doğrudan ilgilendiren ve belki de bundan dolayı maalesef çok ciddi anlamda ihmal edilen bu “hikaye”den bahsediyoruz.

Bu milletin tarihini hala ilerici-gerici gibi artık tamamen anlamsız ve modası geçmiş kavramlarla yazmak, hızlı uçak ve tren çağında kağnı ile uzak mesafelere seyahat etmek gibi bir şey.

Hem Obama hem de Biden, net fakat başarısız bir şekilde Suriye ve Irak konusundaki kendi beceriksizliklerinin üstünü “günah keçileri” seçerek kapama çabasındalar.

Üniversite kampüslerinde, İsrail politikalarına karşı çıkan akademisyenleri fişleme ve karalamaya yönelik kampanyalar düzenlenmektedir.

İsrail Gazze'de Kontrol Edebileceği Bir İdare İstiyor

Ajans Dergi'ye konuşan SETA Dış Politika Direktörü Ufuk Ulutaş, İsrail'in Gazze'yi de Batı Şeria gibi kontrol edilebilir bir toprak parçasına çevirmek ve bunu izolasyonla, ablukayla bir nevi Gazze halkına diz çöktürerek yapmak istediğini belirtti.

Devamı
İsrail Gazze'de Kontrol Edebileceği Bir İdare İstiyor
Hukuk Eğitiminin Acil Reform İhtiyacı

Hukuk Eğitiminin Acil Reform İhtiyacı

Sorun, seçkinci bir yükseköğretim yapısına göre kurgulanmış hukuk eğitimi ve mesleğe veya barolara giriş şartlarının güncellenmemesidir.

Devamı

SETA PANEL Dr. Cemil Aydın University of North Carolina Tarih: 26 Haziran 2008 Perşembe Saat: 16.00 – 18.00 Yer: SETA, Ankara

DAİŞ radikalizminin insanlara hitap etme kapasitesi, ideolojilerinin mantıki tutarlılığından veya argümanlarının ikna ediciliğinden ziyade temel siyasi, psikolojik ve sosyal faktörlerden kaynaklanmaktadır.

Yaşadığımız dünyanın entelektüel değişimlerini anlamaya çalışıyorum. Farklı alanlarda okumalar yaparken, bazı fikirler farklı alanlarda yeniden ve yeniden karşıma çıkıyor.

Önleme ve erken teşhis babında sağlıkta bilinçlendirme çalışmalarına yapılan yatırımların, geleneksel sağlık hizmetlerine yapılan yatırımlara kıyasla küçük bir oranda kaldığı dikkat çekiyor.

Obama, başkan seçildiğinde önemli krizlerle yüz yüze geldi. ABD’yi kasıp kavuran ekonomik kriz ve seçim kampanyası boyunca dilinden düşürmediği Irak ve Afganistan işgallerinin kronikleşmiş sonuçları bu sorunların başında gelmekteydi.

Bağımsızlık kararı alınsa bile realize edilme süreci çok sıkıntılı geçecek. Milliyetçiliklerin kapıştığı ve birbirini suçladığı günlere gidiyoruz.

'Amerikan dış politikası ABD'ye değil İsrail'e hizmet ediyor.' Bu hikâye aslında bilinen bir gerçekti. Fakat anlatmaya kimse cesaret edemiyordu.

Florida valisi Ron DeSantis başkan adaylığını Twitter Spaces’da bir sohbet odasında ilan etti. Elon Musk’ın sahibi olduğu sosyal medya platformunu tercih etmesi, hem ana akım medyaya tavır koyduğuna hem de yenilikçi bir kampanya yürüteceğine işaret ediyordu. Ancak DeSantis’in başkanlık ilanına gösterilen yoğun ilgi, Musk’ın tasarruf tedbirlerinin sonucu olarak kapasitesi azaltılan Twitter sunucularının çökmesine neden oldu. Başkanlık kampanyasını ilan konusunda yaşanan bu aksaklık, Trump kampanyası tarafından beceriksizlik ve göreve hazır olmama şeklinde kodlanmaya çalışılırken DeSantis ‘interneti çökertmekle’ övündü.

Geçen hafta Temsilciler Meclisi’nde düzenlenen bir açık oturumda Amerika’nın en prestijli üç üniversitesinin (Harvard, MIT ve UPenn) rektörleri ifade verdi. Rektörler kampüslerinde antisemitizmin yükselişine ve Yahudi öğrencilerin taciz edilmesine engel olmadıkları iddialarıyla karşı karşıyaydı. Oturumda UPenn Rektörü Liz Magill’in New York Temsilcisi Liz Stefanik’in bir sorusuna verdiği cevap, rektörün istifa etmesiyle sonuçlanan yeni bir fırtına kopardı. Stefanik’in ‘birini indirdik, ikisi kaldı’ diye tweet attığı olay sonrasında üniversitelerde ifade özgürlüğünün sınırları tartışması yoğunlaşarak devam ediyor. Geçen haftaki yazımda İsrail yanlısı lobi gruplarının Filistin yanlısı gösterilerin ve İsrail’e karşı eleştirilerin antisemitizm olarak damgalanmasına odaklandığını yazmıştım. UPenn rektörünün bu kampanyanın kurbanlarından biri olduğunu söylemek mümkün.

5 Aralık'ta ABD tarihinde eşi ve benzerine ancak McCarthy döneminde rastlanacak türden bir gelişme yaşandı. Ülkenin en önemli üniversitelerinden Harvard, Pennsylvania ve MIT'nin rektörleri, üniversite kampüslerinde yayıldığı iddia edilen anti-semitizm dalgası sebebiyle ABD Temsilciler Meclisinde sorgulandı. Pennsylvania Üniversitesi Rektörü Elizabeth Magill, baskılara dayanamayarak istifa etmek zorunda kaldı. Harvard Üniversitesi Yönetim Kurulu üyeleri ise yaptıkları toplantı sonrasında Rektör Claudine Gay'e desteklerinin tam olduğunu ifade etti. ABD Başkanı Joe Biden ise, akademik özgürlüğü odağına alan ve kurucu ABD değerlerinin sorgulanmasına yol açan bu tartışmanın dışında kalmayı tercih ediyor. Zira tartışma, ABD'nin yaslandığı değerler sisteminin sorgulanması sonucunu doğuracak bir potansiyeli ihtiva ediyor.