Zirve gerçekleşti fakat İdlib için bir yol haritası çıkmadı. Rusya ve İran masaya bu amaçla oturmadığını zirve boyunca fazlasıyla belli etti.
Devamı
4 milyona yakın nüfusu ve Türkiye’ye 130 kilometrelik sınırı ile Tahran’da gerçekleştirilen Suriye zirvesinin ana gündem maddesi olan İdlib’te tansiyon giderek yükseliyor. 100 bine yakın rejim karşıtı muhalifin kontrolünde olan İdlib’te artan gerilim, sivillerin güvenliğini ciddi anlamda tehdit ediyor. 7 yıldır süren ve kördüğüm haline gelen iç savaşta İdlib’in stratejik bir önemi var. Tüm dünyanın nefesini tutarak izlediği İdlib’teki son gelişmeleri SETA Strateji Araştırma Direktörü, İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Basri Yalçın’a sorduk.
Devamı
Yaklaşık 3 milyon sivilin yaşadığı ve muhalifler için her anlamda son kale konumuna gelen İdlib'in muhafazası; Suriye'nin geleceğinde siyasal bir çözümü hayata geçirecek, yeni bir siyasal yapının inşası için önem arz etmektedir.
Bu analiz İdlib’in demografik, askeri ve siyasi yapısıyla birlikte Esed rejiminin şehre yönelik askeri harekat yapma arzusunu, bu bağlamda Rusya’nın belirleyici rolünü ve şehrin Türkiye açısından önemini ele almaktadır.
İsrail yaklaşan nükleer anlaşmasını fırsat bilerek ABD, İngiltere ve Fransa'nın rejime yönelik operasyonun bir devamı niteliğinde saldırılarını artırdı.
Orta Doğu’da uzun yıllardır vekiller üzerinden yürütülen savaşlarda artık sona gelindiği ve bu vekillerin arkasındaki güçler arasında doğrudan çatışma riskinin arttığı epeydir konuşuluyor.
Bu zafer Çanakkale ruhuyla, 15 Temmuz ruhuyla kazanılmış bir zafer. Her şeyden önce şehitlerimizin, gazilerimizin zaferi. Şehitlerimizin ruhları şad olsun, mekânları cennet olsun.
Devamı
Astana süreci ve devamında oldukça üst düzeyde toplanan Soçi zirvesi, Suriye krizinin yönetilmesi ve hatta çözülmesi için önemli beklentiler oluşturdu.
Devamı
Türkiye’nin amacı, ‘İstikrarın Tesisi’ girişimleri ile bölgede şiddeti tekrar ortaya çıkaracak ve düzeni bozacak her türlü gerilimi asgari düzeye indirmektir.
DEAŞ ile mücadelede öne çıkan strateji hem Musul ve Rakka'nın düşürülmesi hem de Suriye- Irak bağlantısının koparılmasıydı. Bu hedefe yaklaşıldıkça rakip güçlerin Deyr ez Zor'u ele geçirme kavgası büyüyor.
Esed’e bağlı unsurların 4 Nisan 2017'de İdlib’in güneyindeki Han Şeyhun bölgesinde toksik maddeler içeren silah kullanımı neticesinde ortaya çıkan dehşet görüntüleri, bir kez daha kimyasal ve biyolojik silahları dünya gündemine getirdi.
Türkiye, Suriye'de "kendi başının çaresine bakacak" bir politikayı hayata geçirmek zorunda kaldı.
Bu sınırlı müdahale tek seferlik, caydırıcı bir eylem mi yoksa Esed'i devirecek bir sürecin başlangıç vuruşu mu?
Muhalifler Fırat Kalkanı Harekatı’nın Dabık sonrasında ivmesini artırarak kısa zamanda Bab ve Menbic’e yönelmesi gerektiğini söylüyorlar. Umutları Halep merkeze kuzeyden de yeniden bir cephe açılabilmesi. Askeri açıdan bunun çok mühim olduğunu düşünüyorlar ve ayrıca PKK’nın Suriye örgütlenmesi PYD/SDG’nin elimine edilecek olmasını da önemsiyorlar. PKK’yı bölge hilafına ABD ile çalışan taşeron bir örgüt olarak değerlendiriyorlar.
Rejim ve müttefikleri yaptıkları katliamların kendilerine cezai bir sorumluluk getirmediği gibi müzakere masasında ellerini güçlendirdiğini düşünüyor.
Putin’in ‘görev tamamlandı’ açıklaması çok tartışıldı. Aslında görev gerçekten de tamamlanmıştı; sorun ise tamamlanan görevin Putin’in bundan 6 ay önce açıkladığı görev olmamasıydı.
Suriye'de patlamada ölen rejimin üst düzey kurmayları beraberlerinde rejimin dokunulmazlığını, rejimin iç halkasının birbirine karşı güvenini ve ordunun sadakatini de götürdüler.
SETA Başkanı Taha Özhan, Yeni Şafak gazetesinden Murat Aksoy ile Suriye'deki gelişmeleri ve son durumu değerlendirdi. Özhan’a göre Türkiye, Suriye'de “ulusal çıkar gözetmiyor, ülkede yaşanan insan hakkı ihlallerine son vermek istiyor."
Suriye rejimi, muhalefetin yürüttüğü tipik bir hak mücadelesini mezhepsel mücadeleye dönüştürmeye çalışıyor ve bunu kendisi için bir hayatta kalabilme stratejisi olarak kullanıyor.
Baas rejimi, Türkiye'nin Batılı izolasyon politikalarını kırmak için yaptığı yatırımları mahvetmekle kalmadı, Suriye'yi de geri dönülmez bir noktaya götürdü.
II.Dünya Savaşı sırasında,Türkiye’nin Almanya lehinde savaşa girmesi karşılığında Hitler Suriye’yi Türkiye’ye vermeyi teklif etmişti?