Yapılan siyasi meydan okumaya, suikast girişimi aracılığıyla tehdit, korkutma ve caydırmanın eşlik etmesi, Dibeybe karşıtı blok tarafından pekâlâ bir taktik olarak benimsenmiş olabilir.
Devamı
Seçim tarihinin tekrar ilan edilmesiyle birlikte gerginliklerin artması, Rusya'nın provokatif örtülü hamleleri, ABD ve Avrupa'nın vizyon içermeyen ortak mektupları ne kadar Libya halkının lehine bilinmez ama Türkiye'nin mevcut tutumunu devam ettirmesi gerekiyor.
Devamı
Seçimler, uzun süredir Libya ile ilgili düzenlenen uluslararası zirvelerin ve diplomatik temasların en çok ve tek vurguladığı 'ilke' haline gelmiş durumda.
Uluslararası toplumun tutarsız yaklaşımı, mevcut UBH hükümeti ve Başbakan Dibeybe ile Milli Mutabakat Hükümeti (MMH) ve Serrac karşısındaki farklı tutumlarında da karşımıza çıkmaktadır.
Adı Libya olan elması parçalamak, şekillendirmek ve bir zincire bağlayıp kendi ellerinde tespih misali çevirmek. Paris Konferansı da bu süreci meşrulaştıracak yeni kılıf.
Mevcut siyasi kriz halk tarafından seçilmiş siyasiler arasında başlayan ve devam eden bir sorun olduğu için çözümü de yine siyasiler tarafından bulunacaktır. Bu tür siyasi krizleri kan dökmeden ve ülkeyi kutuplaştırıp iç savaşa sürüklemeden çözme becerisi aynı zamanda Tunus halkının on yıl önce karar verdiği yeni sürecin de bir sınavıdır.
Tunus’ta ne yaşandı? Tunus’ta siyasete yönelik darbe süreci nasıl şekillenmiştir? Meclisin askıya alınması ve başbakanın görevden alınması ile birlikte neler yaşanmıştır? Ulusal ve uluslararası aktörlerin tepkileri nelerdir? Tunus’taki süreç bölgesel açıdan ne anlam ifade etmektedir?
Devamı
Arap devrimlerinden geriye kalan tek demokrasi olan Tunus derin bir krizde.
İkinci Berlin Konferansı'nın, birincisi gibi, mevcut sorunlara hızlı çözüm üretmesi beklenmemeli. Türkiye, Libya'daki askeri varlığının resmi anlaşmalar çerçevesinde olduğunun bilinciyle geçiş sürecine destek verecek ve seçim güvenliğini sağlayacak katkılarda bulunacaktır.
Irak, Suriye ve Afganistan gündemdeyken Libya önümüzdeki haftanın yeni başlığı olma yolunda.. Rusya'nın Hafter'e desteği devam ettikçe Türkiye'nin Libya'da kalması ve dengeyi sağlaması tek seçenek olarak kaldı.
Erdoğan hem NATO zirvesindeki görüşmelerle hem de Şuşa seyahati ile Türkiye'nin son dönemdeki dış politika hamlelerini pekiştirecek adımları atıyor.
Olması gereken Türk askerinin çekilmesi değil aksine eğitim ve danışmanlığıyla düzenli ordunun kurulmasına yardım etmesidir. Türk askeri varlığı Libya ordusunun eğitimine ve Hafter etkisinden uzak tutulmasına katkı sağlar. Kırılgan geçiş sürecini güvencede tutar.
Türkiye, Doğu Akdeniz'deki 'milli enerji' politikası ve diğer bölgesel adımları kapsamında dün Libya'ya çok önemli bir ziyarette bulundu. 'Libya Çıkarması'nda meşru hükümete destek bir kez daha yinelendi. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki yeni hamleleri, Enerji Savaşları ve Mısır ile normalleşme adımları konusunda SETA Enerji Araştırmaları Direktörü Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal İnat sabah.com.tr'nin sorularını yanıtladı. Kemal İnat, Yunanistan ve Fransa'nın Doğu Akdeniz'de istediğini alamadığını belirtti. İnat, ABD ve Rusya ile ilgili de dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Libya’nın toparlanması ile Türkiye-Libya ilişkilerinin derinleşmesi birbirini besleyen iki süreç olarak ilerledi. Gerek uluslararası gerekse Libya içindeki üçüncü tarafların provokasyonlarına rağmen, Libya toparlandıkça ilişkiler ivme kazandı.
Ziyarette hangi konular öne çıkmıştır? Milli Birlik Hükümetinin Türkiye yaklaşımı nasıl değerlendirilebilir? Ziyaretin ikili ilişkiler ve ötesinde ne tür etkileri olacaktır?
AB liderlerinin Trablus'a üşüşmelerine karşılık Libya hükümeti Ankara'ya verdiği özel önemi gösterircesine geniş bir heyetle geldi.
Uzmanlar, Dibeybe'nin Türkiye ziyaretinin, Türkiye ile Libya arasında 2019'da imzalanan deniz yetki alanları anlaşmasının meşruiyetini yenilediğini ve ikili ilişkilere gerek siyasi gerek ekonomik açıdan yeni bir ivme kazandırdığını kaydetti.
AB çevreleri AB Konseyi Başkanı Michel ve AB Komisyon Başkanı Leyen'in Ankara seyahatini 'koltuk krizi' iddiasıyla gölgelemeye çalışıyor.
Yeni yönetimin görevi devralmasıyla neredeyse bütün Avrupa dışişleri bakanları Trablus'u ziyaret etti ve kapalı olan birçok büyükelçilik açıldı. Avrupa dışişleri bakanları "Libya'dan yabancı askerlerin çekilmesi gerektiği" yönünde açıklamalar yaptı fakat bu açıklamanın altını dolduramadılar.
Mısır'da 3 Temmuz 2013’te Mursi iktidarına karşı gerçekleşen askeri darbeye Türkiye’nin gösterdiği tepki ikili ilişkilerin hızlıca gerilemesine yol açmıştı.