Türkiye-Almanya İlişkilerinin Geleceği

Türkiye ile Almanya’nın mülteci meselesinde ortak çıkarları olsa da, ikili ilişkilere daha geniş bir çerçeveden bakıldığında birçok problem noktasının varlığı göze çarpmaktadır. Bu noktada sivil toplum kuruluşlarına önemli görevler düşmektedir.

Devamı
Türkiye-Almanya İlişkilerinin Geleceği
Gezi Günlerinde Paris ten quot Endişeli quot Olmak

Gezi Günlerinde Paris’ten "Endişeli" Olmak

Tam da Gezi olaylarının başladığı mayısta Paris'te işçi sendikaları Fransız Cumhurbaşkanı Hollande'ın "idari tasarrufuna" karşı meydanlardalar. Ve Batı medyası da siyasetçiler de polis şiddetinden "endişeli" değil.

Devamı

Avusturya Nazi rejiminin kurbanı olarak kabul edildiği İkinci Dünya Savaşı sonrası bütün yükü ve suçu Almanya'nın sırtına bırakarak kurtuldu. Oysa Nazi rejiminin ileri gelenlerinin pek çoğu Avusturya kökenliydi ve Avusturya bile isteye Nazi Almanya'sına katılmıştı.

Birincil eleştiri CHP'nin oylamadaki tercihinden önce tutarsızlığı ve samimiyetsizliğidir. Bu tutarsızlığa dair işaretler, parti liderinin "evet" diyeceklerini açıkladığı günden bu yana ortadadır.

Ufuk Ulutaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Amerika ziyareti üzerine değerlendirmesinde, gezinin hangi çevreler tarafından niçin itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını ve Türkiye-Amerika ilişkilerindeki gerginliğinin kimi, neden sevindireceğini yorumladı.

Bütün muhalif entelektüel eleştiriler derlenip toplanıp "İslamcı otoriterleşme" mottosu altında formüle ediliyor artık. Son "laiklik" tartışması da bu formülü pekiştirmek için kullanıldı.

Biri Bunları Toplasın

Hâlâ, bütün arsızlıklarını takınıp bizlere "yargılanacaksınız" diye tehditler savuruyorlar. Ortada bir örgüt ve bu örgütün "kamuoyu önderleri" var. Ve bu "önderler" bu memleketin en temel meselelerinde bile birbirlerine karşıtlık içindeler.

Devamı
Biri Bunları Toplasın
Obama Suriye de Zekà mıza Hakaret Ediyor

Obama Suriye’de Zekâmıza Hakaret Ediyor

Obama’nın Suriye planları ile daha fazla vakit kaybetmeden sınırımızı DAİŞ’ten temizlemek ve PKK’yı yaklaştırmamak gerekiyor.

Devamı

Batı başkentlerinde gittikçe netleşen ortak bir Türkiye yaklaşımı var. Somut menfaatler (terörle mücadele ve mülteciler krizi gibi) gündeme geldiğinde ittifak ilişkileri çerçevesinde "yapıcı" müzakerelerde bulunmak. Ancak aynı zamanda "basın özgürlüğü" konusu etrafında "otoriterleşme" tezini bir sopa olarak elinde bulundurmak.

Mahkemenin verdiği yayın yasağı kararından sonra Can Dündar ve Erdem Gül'ün MİT TIR'ları ile ilgili görüntüleri yayınlaması habercilik refleksi ile açıklanamazdı.

İki ihtimal var; ya ülkeyi karalamak için herkese açık olan bilgileri bile çarpıtacak kadar gözü dönmüş durumdalar ya da okuduklarını anlamıyorlar.

Hasan ağabeyin ömrünce ne kadar doğru bir yerde durduğunu, şer cephesinin onun ölümünün ardından başlattığı kampanyaya bakınca daha iyi anlıyoruz.

AK Parti TBMM çatısı altında, iyi niyetle CHP'ye merkez partisi muamelesi yapıyor. Oysa ne Kılıçdaroğlu, ne CHP bunu hak ediyor.

CHP kurultayından geriye Kılıçdaroğlu’nun rakamsal olarak yarısına ancak yetişebildiği, nitelik olarak ise mukayese edilmelerinin bile imkânsız olduğu Erdoğan’a ettiği hakaret kaldı.

Bu aralar nasıl olsa "Türkiye'de akademisyenlere zulmediliyor" tiyatrosu oynanıyor. O oyunda bir parça da Koray Bey arzı endam etsin demişler belli ki.

Rusya DAEŞ'le mücadele kılıfıyla Esed terörünü, ABD ise yine aynı kılıfla PKK terörünü desteklerken, ilginçtir ki Suriye'nin ister DAEŞ, ister Esed isterse PKK teröründen en çok mağdur olmuş kesimleri kendi hallerine terk ediliyor.

İsmail Çağlar: “Terör eylemine toplum olarak gereken tepkiyi veremememizin sebebini biraz gerilerde aramamız lazım.”

Vandallığın ve ahlaksızlığın siyaset zemini haline geldiği bir ortamda maalesef patlayan bombalar, akan kan ve gözyaşları da siyasallaşmıştır.

Önümüzde devletin milletiyle helalleşirken, kötülükle hesaplaşmaya devam edeceği bir dönem var.

Fahrettin Altun: “Sosyal medyayı, siyasal mühendislik çabası olarak kullanan bir kesim var. Bu kesim örgütlü bir şekilde sanal medyayı kullanmaktadır. Var olan gerçeklikten başka bir sanal gerçeklik inşa etmektedir.”

Sahnedeki partileri konuşurken nasıl birinin "üretici", diğerinin "yağmacı" olduğunu söyleyebilirsek, aynı zamanda bir partinin içinde yer alan farklı aktörleri de böyle tasnif edebiliriz.