G20'de Türkiye'nin Mesajları

Gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan gerekse Başbakan Davutoğlu, G-20'nin bütün üyelerini terör konusunda ayrım yapmadan işbirliği yapmaya ve her türlü terörün ortadan kaldırılması için kararlı davranmaya çağırmıştır.

Devamı
G20'de Türkiye'nin Mesajları
Ulusüstü Politikaların Yansıması Olarak G20

Ulusüstü Politikaların Yansıması Olarak G20

Fahrettin Altun, G-20 ve benzeri platformların önemine dikkat çekti.

Devamı

Sadık Ünay: “Ortadoğu’daki birçok lider ‘uluslararası terörizmle mücadele ediyorum’ diyerek, kendi gücünü; hegemonyasını güçlendirmeye çalışır. Buna karşı bence daha prensipli bir duruşa dünyanın ihtiyacı var.”

Ali Babacan'ın yerine eski Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın getirilmesi, 13 yıl önce başlayan kalkınma hamlesinden seçim hükümetine rağmen vazgeçilmediğinin kanıtı.

Türkiye'nin bölgesinde başta enerji olmak üzere birçok alanda merkez ülke hedefine karşılık, ülkeyi bu gündemden uzaklaştırmak için eylemlerin arttığını görüyoruz.

Ülkeler, petrol ihtiyacı gibi bir sorunu sürekli olarak tehlike olarak görmeyi mi, yoksa sektörel çeşitlilik sağlayarak sorunu fırsata çevirmeyi mi tercih edecekler?

G20'de Neler Konuşuldu?

Avustralya'nın Brisbane şehrinin ev sahipliğinde düzenlenen G20 Liderler Zirvesi, yayınlanan ortak bir bildiriyle sonuçlandı. Her yıl ayrı bir ülkede gerçekleştirilen bu zirvenin, Türkiye için farklı bir anlamı var.

Devamı
G20'de Neler Konuşuldu
G20'de Dönem Başkanlığına Doğru

G20'de Dönem Başkanlığına Doğru

G20 Dönem Başkanlığı, sadece Türkiye'nin geldiği noktayı göstermesi açısından değil, aynı zamanda Türkiye'nin hedeflediği yeri göstermesi bakımından da önemli.

Devamı

Türkiye'nin siyasi geçmişinde istikrar ve huzurla gelen yükseliş dönemleri, ne yazık ki her daim kesintiye uğratılmaya çalışılmıştır. Ülke ne zaman pozitif bir ivme yakalayarak bölgesinde güçlü bir konuma gelse iç ve dış olaylarla bu süreç sabote edilmeye çalışılıyor. Bu yüzden, ülkede gerilim oluşturma adına uğraşanların neden bu zamanı seçtiklerinin cevabı da çok açıktır. Bu ülkede ne yazık ki gelişimi ve ilerlemeyi durdurmaya ayarlı bir zamanlama mekanizmasını yönetenler var. Tıpkı 1980'li yıllarda ülkede başlayan ekonomik değişimi engellemek isteyenlerin, bu ülkeye 1990'lı yılların karanlık zamanlarını yaşattığı gibi. Bu şekilde, siyasi ve sosyal çatışmalar kullanılarak, başta ekonomi olmak üzere ülkenin tüm alanlarında istikrarsızlığın ve kaosun gölgesini hâkim kılmışlardır. Öyle ki, 1990'lı yılları herkes karanlık ve kriz yılları olarak hatırlamaktadır.

2015 yılında dönem başkanlığını yürütecek olan Türkiye ise, G-20 ülkeleri arasında hem sahip olduğu siyasal vizyon hem de büyüyen ekonomisiyle stratejik bir yerde duruyor.

Yaşanan ve şu an eksen kayması olarak tartışılan şey aslında Türkiye'nin fiziki sınırlarının, siyasi ve sosyolojik sınırlarına dar gelmesi meselesi...

ABD Başkanı Barack Hüseyin Obama’nın 1995’te, siyaset macerasına atılmadan yıllar önce yayımlanan Babam’dan Rüyalar: Bir Irk ve Miras Hikayesi kitabı, ‘Aslında çok farklı bir kitap yazmaya niyetlenmiştim’ cümlesiyle başlıyor