Yeni Bir "Ulusal Finans Sistemi Stratejisi"ne İhtiyacımız Var

Türkiye'nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yer alabilmesi, finansal sistemini yenilemesi ve İstanbul'un önemli finans merkezleri içerisinde yer alması için “Ulusal Finans Sistemi Stratejisi” ne ihtiyaç artmaktadır.

Devamı
Yeni Bir quot Ulusal Finans Sistemi Stratejisi quot ne İhtiyacımız
Birleşik Krallık İçin Tamam mı Devam mı

Birleşik Krallık İçin Tamam mı Devam mı?

AB'de bir sızma başladı. Dolayısıyla AB üyeliği konusundaki sorgulamalar ve AB'ye dair kurumsal kuşkular artacak.

Devamı

Türkiye’den İran’a yapılan ihracat, 2016-2021 arası dönemde %13.7 artış sergileyebilir. Buna ek olarak, yılda %8 oranında büyümeyi planlayan İran’ın Türkiye’den yatırım çekme isteği olduğunu da biliyoruz.

Bazı ülkelerde “siyasetin başkanlıklaşma” dönemlerinde, siyasal istikrarın arttığı, ekonomik gelişmelerin canlandığı ve iktidar süresinin uzadığına yönelik bulguların ardından, Avrupa’da bazı ülkeler önemli yasal ve anayasal değişikliklere gitmişlerdir.

Tükete tükete büyümeye meyilliyiz ancak bunun gerek gelişim kalitemiz gerekse yolumuza çıkaracağı riskler açısından çok makbul olmadığı malum.

Eğer bir sınıflandırma yapacak olursak, PKK'nın eylem türlerini üç ana gruba ayırabiliriz.

Üretim Ekonomisine Geçeceğiz Ama Nasıl?

Türkiye, 2015 verilerine göre dünya GSYH'sinde sahip olduğu 18. sıradaki yerini ihracatta da gösterebilseydi, bugün dünyanın en gelişmiş ülkeleri sıralamasında çok daha üst sıralara oturacaktı.

Devamı
Üretim Ekonomisine Geçeceğiz Ama Nasıl
ABD-PKK İlişkisinin Mantığı

ABD-PKK İlişkisinin Mantığı

ABD’li askerler için sorun sadece bir terör örgütünün armasını takmak da değildi. Aynı zamanda müflis sosyalist sembolizmini üzerlerinde taşımalarının, kapitalizmin beşiği ABD’nin ordusu için oluşturduğu tezat kayda değerdi.

Devamı

Türkiye, tüm dikkatini Cerablus-Halep hattına toplamalı ve bunun dışındaki alanlarda diğer aktörlerin birbirleriyle mücadele etmesine müsaade etmelidir.

Türkiye'nin yüksek büyüme rakamları ile yüksek gelirli ekonomiler arasına girme zamanı geldi. İhracattan savunma sanayiine, Ar-Ge'den enerji projelerine, her alanda ciddi adımlar atılması elzem.

Uygulama Günü'nün üzerinden 4 ay geçmesine rağmen, işin bu tarafındaki gelişmeler pek gelişememiş görünüyor. Nitekim uluslararası pek çok banka, dünyanın koskoca 6 gücünün bahşettiği yaptırımsız İran'a içeriden ya da dışarıdan bulaşmaktan halen çekiniyor.

Türkiye ekonomisinin geleceğini ilgilendiren konularda cesaret ve irade varsa çok şey değişebilir.

Başkanlığa Murat Çetinkaya'nın atanması, bankanın içeriden atama ve kurumsal devamlılık geleneğini sürdüren bir adım olduğu için piyasalar tarafından olumlu karşılandı.

Merkez Bankası'nın Nisan ayında alacağı yeni faiz indirim kararı iç piyasaya yeni bir ivme kazandıracaktır.

İstanbul Finans Merkezi (İFM), faizsiz finansal araç alternatifi sunarak, sermaye sahiplerinin yatırımlarını Türkiye'de değerlendirmesinde öncü rol üstlenebilir.

Türkiye örneği, İslam ülkelerine örnek olabilecek alternatif bir ekonomik sistem olabilir mi?

Çin'deki yavaşlamanın, son dönemde hak ettiğinden fazla abartılarak katmerlendiği görüşüne katılanlardanım. Tabii bu, ortada risk yok anlamına “asla” gelmiyor.

Ekonomik güç dengesinin Çin, Hindistan gibi Uzak doğu ülkelerine evirildiği, Avrupa ülkelerinin ekonomik alanda yeni çıkışlar aradığı bu dönemde İpek Yolu'nun önemi artıyor.

Laik rejimi koruma iddiaları ile oluşturulan sis perdesi altında bol miktarda banka lisansı tahsis edildi ve siyaset-sermaye ilişkilerinin girdabında finansal denetim ile düzenleme mimarisi çökertildi.

Cari denge ihracattan dahi destek almadan yılların rekorunu kırarak ekonomimizi memnun etti ancak bu eğilimin sürebilmesi için yapısal düzelmeleri güçlendirmek şart.

İç ve dış politikadaki tüm sorun alanlarını alt alta yazıp değerlendirdikten sonra dönüp dolaşıp önümüzdeki esaslı reform gündemine geliyoruz. Şartlar ne kadar zor olursa olsun, reform ajandasından gözümüzü ayırmayıp ileriye bakmak durumundayız.