Tehdit Devam Ediyor, Ne Yapmalı!

İçeride FETÖ/PDY ile mücadele çerçevesinde gerekli adımlar atılırken bu örgütün dış bağlantıları ve dışarıdaki faaliyetleri konusunda da çok ciddi çalışılması gerekiyor.

Devamı
Tehdit Devam Ediyor Ne Yapmalı
Perspektif FETÖ ve PKK nın Lider Kadrolarının Tasfiyesinin Terörle Mücadeleye

Perspektif: FETÖ ve PKK’nın Lider Kadrolarının Tasfiyesinin Terörle Mücadeleye Katkıları

Lider kadronun tasfiyesi terör örgütlerine karşı mücadelede etkili bir strateji midir? Lider tasfiyesinin FETÖ ile mücadelede etkileri ne olur? Bu yaklaşım PKK ile mücadelede de uygulanabilir mi?

Devamı

Meşruiyeti sıfırlanan Gülen hareketinin elinde mensuplarını, diyasporasını Batılı istihbarat kurumlarının daha fazla hizmetine sunmaktan başka bir şey kalmadı.

Türkiye’yi yakından takip eden bütün yabancılar, FETÖ’nün dış basındaki çırpınışının gerçek amacını görüyordur. Aynı şekilde ABD de girişimin arkasında FETÖ olduğunu belki de bizden iyi biliyordur.

Türkiye'nin şu anda hali hazırda “uzun dönem yatırım yapılabilir” bir ülke olma durumunu koruması için ekonomi yönetiminin uluslararası yatırım bankalarıyla güçlü iletişim kurması, hatta detaylı roadshow'lar gerçekleştirmesi zaruridir.

Batılılar Türkiye’yi hâlâ bir operasyon alanı olarak görüyorlar. Çeşitli enstrümanları kullanarak rotasını tayin edebilecekleri, kendi çıkarlarına göre yönlendirebilecekleri bir ülke zannediyorlar.

Bozacının Şahidi Şıracı!

15 Temmuz sonrasında CIA'in üst düzey yöneticilerinden Graham Fuller'ın ismini çok duyar olduk. Her fırsatta Fetullah Gülen adlı teröristten bahsedip, "tanırım, iyi çocuktur" diye kampanya yapıyor. Bozacının şahidi şıracı!

Devamı
Bozacının Şahidi Şıracı
Lumumba dan Allende ye Darbe Kurbanları Ve Türkiye nin Direnişi

Lumumba’dan Allende’ye Darbe Kurbanları Ve Türkiye’nin Direnişi

Seçimle işbaşına gelen Erdoğan’ı darbe dahil olmak üzere her türlü yöntemi kullanarak devirmeye kararlı görünüyorlar. Ancak Türk halkının demokrasiye ve seçilmiş liderlerine sahip çıkma konusunda artık daha kararlı olduğunu ve her türlü entrikayı bozduğunu hesap edemiyorlar.

Devamı

Milletin ortak düşmana karşı mücadele ederken gösterdiği azim ve kararlılık yeni bir siyasal enerji doğurmuştur. Siyasi parti temsilcilerinin bu enerjiye duyarsız kalması düşünülemez.

15 Temmuz gecesi sokakta yazılan yeni anayasanın ete kemiğe bürünmesi, bir hukuk metni olmanın ötesine geçip 15 Temmuz toplumun kuruluş ilkelerini içermesi gerekiyor.

Türkiye ekonomisi geçmiş dönemlerde derecelendirme kuruluşlarının yaptıkları operasyonlarda kırılganlığı artan, istedikleri gibi at koşturdukları ve manipüle edecekleri bir ekonomi değil.

Bu millet FETÖ ihanetini gördü, ne denli vahşi bir örgütle karşı karşıya kaldığını acı biçimde tecrübe etti.

Füller’in “barış ve diyalog” sloganlarıyla FETÖ’yü teröre, suça ve şiddete bulaşmamış bir hareket olarak satmaya çalışması ve bu çabada zekasına mugayir argümanlara başvurması çaresizliğin bir göstergesi.

Darbeyi engelleyen darbe-karşıtı güçlerin senkronizasyonu, girişimin sadece başarısız olmasını sağlamadı aynı zamanda Türkiye’nin geleceğini yeniden şekillendirecek yeni bir tarihsel blok oluşturma ihtimalini de arttırdı.

Uzun dönem devletin içine sızmış FETÖ’cü cuntanın dikkate almadıkları husus, Türkiye toplumunun, siyasetin ve siyasi liderliğin birçok sınamadan geçtiği ve dönüştüğü meselesidir.

15 Temmuz’da olayların an be an okuyucuya aktarılması hem medyanın kendi tarihini hem de Türkiye’nin siyasi tarihini değiştiren bir sonucu ortaya çıkarttı.

Türk toplumu uzun bir aradan sonra kendisiyle ve devletiyle ayrışmasına son vererek "kendine gelmiş" ve bir siyasi özne olarak tarih sahnesine yeniden çıkmıştır.

Önümüzdeki dönemde FETÖ'nün tasfiyesinde iki kritik husus var: Lider tasfiyesi ile örgütün parçalanması ve mensuplarının deradikalizasyonu.

Olağanüstü yönetim usulleri demokrasi dışı, hukuksuz ve keyfi yönetimler anlamına gelmemektedir. Anayasal haklar, hukuk düzeni ve devletin tüm organlarının yargısal denetimi bu usullerde de yürürlüktedir.

Olağanüstü yönetim usulleri hukuk dışı yahut demokrasi dışı yönetim usulleri değildir. OHAL’de değişen tek şey devletin terörle mücadele sürecinde yetkilerinin artmasıdır.

Sanırım, akademik camiayı tebrik etmek gerekiyor. Tarım müdürlüklerinde bile kadrolaşan FETÖ, bütün çabalarına rağmen üniversitelerde kadrolaşamamış.