Enflasyonun Düşmesi Merkez Bankası Faiz Kararını Nasıl Etkiler?

Merkez Bankası'nın Nisan ayında alacağı yeni faiz indirim kararı iç piyasaya yeni bir ivme kazandıracaktır.

Devamı
Enflasyonun Düşmesi Merkez Bankası Faiz Kararını Nasıl Etkiler
Küresel Koşullar Faiz İndirimini İşaret Ediyor

Küresel Koşullar Faiz İndirimini İşaret Ediyor

Yüksek faizin de sebep olduğu düşük büyüme oranı, düşük yatırım ve üretim maliyeti ve rekabet gücünün azalması ekonomi için olumsuz göstergelerin oluşmasına neden olmaktadır.

Devamı

ABD'de faiz artırım kararının ardından para politikasının sonuçlarının halen daha tartışılıyor olması, tüm sorunların yalnız para politikaları ile çözülemeyeceğini gösteriyor.

Negatif faiz, gerek artısı eksisi, gerekse etkinliği halen tartışmalı bir mesele olarak, “her şeyi para politikasından beklemeyin” paketinin içindeki yerini güçlendirmeye devam ediyor.

Türkiye ekonomisinin geleceği ile ilgili merak edilen soruları SETA Ekonomi Direktörü Doç. Dr. Sadık Ünay cevapladı.

Analizde, cari açık sorunu, azalan makro-finansal riskler, sürdürülebilir ekonomik büyüme, enflasyondaki azalış ve krizlere karşı direncin artması gibi ekonomide 2012'nin önemli başlıkları ele alınıyor.

"Türkiye-IMF İlişkileri' SETA'da Tartışıldı

SETA tarafından hazırlanan "Türkiye-IMF İlişkilerinde Yeni Dönem" başlıklı analiz, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın konuşmacı olarak katıldığı bir panelle kamuoyuna tanıtıldı.

Devamı
quot Türkiye-IMF İlişkileri' SETA'da Tartışıldı
Faiz Neden Düşmeli

Faiz Neden Düşmeli?

Yüksek faiz dolayısıyla yıllarca orta gelir tuzağında patinaj yapan ülke mi ya da düşük faiz ile yüksek büyüme oranlarını gerçekleştirerek orta gelir tuzağından çıkmış bir ülke mi olacağız?

Devamı

Oligopol bir yapının oluştuğu derecelendirme sektöründe, kredi derecelendirme kuruluşlarının ülkelere verdikleri notlar, ülkelere fon akımını yönlendirmesi nedeniyle bu kuruluşların verdikleri kararlarda yanlılık ya da politik kararlar ciddi tartışmalara neden olmaktadır.

Merkez Bankası'nın faiz indirimini değerlendiren SETA Ekonomi Direktörü Erdal Tanas Karagöl, Türkiye'nin belirlediği ekonomik büyümeyi gerçekleştirebilmesi için faizin düşük olması gerektiğinin altını çizdi.

2014 yılının Ocak ayında beklenmedik bir şekilde yüzde 4,5'ten yüzde 10'a yükseltilen politika faizi konusunda tartışmalar devam ediyor.

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu'nun politika faizini yüzde 8,25'den yüzde 7,75'e indirme kararı, piyasalarda olumlu algılanmıştır, ancak bu indirimin devam etmesi daha da önemli hale gelmiştir.

Erdal Tanas Karagöl, politika faizindeki indirim oranının düşük olmasına rağmen faiz oranların aşama aşama düşmesinin önemli olduğuna dikkat çekti.

Hatice Karahan, dünya ekonomisindeki durgunluk sonucu, düşük faiz oranlarının hakim olduğuna vurguda bulunarak, bu durumun fırsat olarak kullanılabileceğini ifade etti.

Sadık Ünay, TMSF tarafından Bank Asya'ya el konulmasının ülke menfaati açısından doğru olduğunu belirtti.

G20 ülkelerinin Merkez Bankası Başkanları, İstanbul'da bir araya geldi. Dün ve bugün dünyanın önde gelen Merkez Bankalarını ağırlayan G20 toplantılarında, küresel ekonomik görünüm ve riskler tartışılıyor.

Bugün Para Politikası Kurulu toplanıyor. Enflasyonun düşme trendine girdiği şu ortamda, küresel para politikalarını da göz önüne aldığımızda, faiz indiriminin kademeli devamının gelmesini bekliyoruz.

17-25 Aralık operasyonlarının takiben 28 Ocak 2014'te faizlerin bir gecede yüzde 5,5 birden artırılması kararı ve TCMB Başkanı'nın iyi niyetle de olsa, faiz ve kur seviyeleri hakkında tutarsız tahminlerde bulunması kurumsal kredibiliteyi zedeleyen adımlar olarak algılandı.

Sadık Ünay, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde Merkez Bankalarının piyasadaki trenlerin önüne geçip piyasayı sürüklediğine dikkat çekti.

FED'in faiz artırımına ne vakit gideceğine dair küçük bir haber dahi, global piyasaların tansiyonunu yükseltmeye yetiyor.

Dünya çapında merkez bankalarının en önemli özelliğinin bağımsız konumda bulunmaları olduğunu belirten Hatice Karahan, gerek gelişmiş ülkelerde gerek gelişmekte olan ülkelerde hükümetlerin, “merkez bankalarının büyümeye destek vermesi arzusunda” olmalarının kurumun bağımsızlığına zarar vermeyeceğini vurguladı.