Alman Medyası Erdoğan-Trump Zirvesini Nasıl Gördü?

Zirvenin hangi yönlerini öne çıkarmış “müttefikimiz” Almanya’nın medyası?

Devamı
Alman Medyası Erdoğan-Trump Zirvesini Nasıl Gördü
Erdoğan ın Washington Ziyareti Türkiye Karşıtı Kampanyayı Kıracak

Erdoğan’ın Washington Ziyareti Türkiye Karşıtı Kampanyayı Kıracak

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ziyareti Türkiye'ye karşı başlatılan yoğun kampanyanın kırılmasında da etkili olacak. Erdoğan'ın muhataplarıyla yüzleşmesi ve Türkiye'nin ulusal güvenliğini doğrudan ilgilendiren konulardaki duruşunu hem siyasetçiler hem de kamuoyuyla Beyaz Saraydan başkanla yan yana dururken paylaşması başlı başına bir kazanım..

Devamı

Bu konular uzun yılların birikimi neticesinde bu noktaya geldi. Bazıları belki de hiç çözülmeyecek. Ankara ve Washington'ın uluslararası sistemin ve ilişkilerin geleceği konusundaki algı farklılıkları aşikar. Bu farkı belki de Trump'tan ziyade senatörlerin Erdoğan ile sohbetinde görüyoruz..

Terör örgütü PYD taraftarları ve ABD Kongresi'nde muhalif kesimlerin sabotaj girişimlerine karşı Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump görüşmesi oldukça olumlu bir havada geçti

Semboller, birlikte çalışma iradesi, gerginlik havasının toparlanması ve müzakereye devam açısından çok başarılı geçti. Masadaki uzlaşmazlık konularında taraflar birbirlerini genişçe dinleme ve anlama fırsatı buldu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 13 Kasım'da ABD'ye gerçekleştireceği ziyarette birer sorun alanı olan F-35 projesi, Patriot alımı ve hatta Doğu Akdeniz'in masada olması sürpriz olmayacaktır.

AB Türkiye'ye Yaklaşımını Net Bir Şekilde Değiştirmeli

Batı medyasında güçlenmekte olan yeni bir eğilim var. "Madem Erdoğan gitmiyor, dört yıl daha iktidarda, o halde ne yapmalıyız?" sorusuna cevap aranıyor.

Devamı
AB Türkiye'ye Yaklaşımını Net Bir Şekilde Değiştirmeli
ABD S-400 Oyununu Nasıl Kaybetti

ABD, S-400 Oyununu Nasıl Kaybetti?

ABD-Türkiye jeopolitik kopuşu bir yol ayrımında. ABD’nin Türkiye’yi Kongre üzerinden yasa tasarıları ile cezalandırmaya çalışması akıllıca bir strateji değildir ve asla olmayacaktır. Bu aslında, Türkiye’yi Rusya’nın yanına itecek stratejik bir hata bile olabilir.

Devamı

Washington, Ankara’nın S-400 ile F-35 arasındaki teknik meseleyi ortak bir komite ile araştırılalım önerisine rağmen bu kararı aldı. Karar “Türkiye’nin ya S-400 hava savunma sistemini ya da F-35 savaş uçaklarını alabileceği, ikisine birden sahip olamayacağı” şeklinde rasyonelleştirildi.

Mesele sadece Türk- Amerikan ilişkilerinin geleceğine dair kaygılarla alakalı değil. Önemli bir NATO ülkesinin örgütün diğer önemli ülkesini ortak F-35 programından çıkarmasından da fazlası var.

Türkiye'nin yüksek irtifa hava savunma sistemi ihtiyacını karşılamak için Rusya'dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemi uzun zamandır kamuoyunda tartışılmakta. Aslında savunma teknolojileri ile ilgili teknik bir konu gibi görünen tartışma özünde Türkiye'nin egemenliği ve ittifak ilişkilerinin güvenilirliği ile ilgili birçok kritik hususu içermektedir.

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş Pentagon’un F-35 kararının ardından Türkiye’nin izleyeceği yollar hakkında değerlendirmede bulundu.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, İspanya'nın başkenti Madrid'de "Küresel ve Bölgesel Gelişmeler Karşısında Türk Dış Politikası" başlıklı bir panel düzenledi.

Türkiye, Osmanlı’dan beri Batı ile ilişki içinde. Ama bu ilişki dengeli olmaktan ziyade Batı’nın kontrolünde bugüne kadar geldi. Son yıllarda Batı’ya ‘hayır’ diyebilen bir Türkiye, soruna neden oldu. Yaşanmakta olunan S-400, F-35, Suriye ve Doğu Akdeniz krizleri tam da bu nedenden çıkıyor. Türkiye’nin kendi çıkarlarına göre hareket etmesi Batı’yı rahatsız ediyor. Ya bu yeni duruma alışacak, ya da ayrışacaklar. Türkiye’nin, hava savunmasını güçlendirmek için ABD’nin vermediği füze bataryalarını Rusya’dan satın alması birçok yaptırım tehdidine neden oluyor. Eğer bu yaptırımlar savunma sanayini de kapsar ve derinleşirse Türkiye- Batı ilişkileri ciddi kopma noktasına gelir. Türkiye, ABD’nin vermediği savaş uçaklarını Rusya, Çin ya da onlarla ortaklaşa üretmek zorunda kalacaktır. Bu da ABD’nin, Türkiye’yi Batı ittifakından uzaklaştırması Rusya ve Çin’e yaklaştırması anlamına gelir..

AK Parti Diyarbakır Milletvekili Eker, "Müttefikimiz ABD'nin, FETÖ'ye ve elebaşı Fetullah Gülen'in iadesi konusunda hiçbir şey yapmaması kabul edilemez." dedi.

Bu çalışma S-400 hava savunma sisteminin teslimatının başlamasının ardından ABD’nin verebileceği tepkileri analiz etmektedir.

G20 zirvesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Amerikan Başkanı Trump'ın görüşmesinden Türkiye adına son derece olumlu mesajlar çıktı. Bir süredir ABD Kongresi ve Pentagondan S-400 alımının Türkiye'ye hem yaptırımlar hem de F-35 programından çıkarılmak gibi maliyetler getireceği mesajları geliyordu.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 37. sayısı çıktı.

S-400 meselesi mümkün olan en az hasarla atlatılacak gibi görünüyor. Eğer bu öngörü doğru çıkarsa Türkiye'nin en öncelikli iki gündem maddesi hakkında olumlu bir hava doğacaktır.

Osaka'daki Başkan Erdoğan ve Trump görüşmesiyle S-400 meselesinde yeni bir aşamaya geçtik. Lider diplomasisinin başarılı bir örneği olan görüşmede Trump, Patriot, S-400 ve F-35 konularında Ankara'nın tezlerine açık destek verdi.

Japonya'da yapılan G-20 zirvesi ikili ve heyetler arası görüşmeler bakımından katılımcı ülkelere diplomasi için önemli bir zemin sunmuş gibi görünüyor.