Alman Dışişleri Bakanı Baerbock’un Türkiye ziyaretinin sebebi ve anlamı nedir? Ziyaret öncesi yapılan açıklamalarda hangi hususlar öne çıkmıştır? Ziyarette ele alınan ve öne çıkan hususlar nelerdir? Alman kamuoyunda ziyaret nasıl yankılanmıştır? Türkiye-Almanya ilişkilerini yakın gelecekte neler beklemektedir?
Devamı
Uzmanlar Cevaplıyor bu bölümünde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Özbekistan ziyaretinin hem mevcut ikili ilişkilere hem bölgeye yansımalarını daha iyi anlamak adına alanında uzman isimlerin görüşlerine yer vermektedir.
Devamı
Türkiye'nin yıllarca önünü kesen, ekonomiyi, siyaseti dar bir alana hapseden, halkın yanında değil statükonun yanında duran vesayet odakları yine sahnede.
Erdal Tanas Karagöl, enerji hatlarına yapılan saldırılar bağlamında enerji başlığı çerçevesinde değerlendirmelerde bulundu.
Doğal gazda tüm aktörlerinin bir şekilde Türkiye'den yolunun geçmesi ve bu gazın sadece Türkiye üzerinden transfer edilebilecek olması, Türkiye'yi vazgeçilmez kılıyor.
Türkiye de karmaşık bir sahnede yer alıyor: Bir yandan muhitimizdeki değerimiz artarak daha iyi anlaşılıyor. Diğer yandan da, yan bahçedeki kavga çitlerin üstünden topraklarımıza taşırılmak isteniyor.
Doğu Anadolu bölgesine sınırı olan İran'la sınır ticaretinin gelişmesi Türkiye'deki bölgesel kalkınmaya pozitif katkı yaparken, aynı zamanda bu bölgenin iş ve ticari ilişkilerde cazibe merkezi olma yolunu açacaktır.
Devamı
Bir yandan Batı, bir yandan da Doğu, geleceğe güç biriktirmek için birleşmek derdinde. Bizim de dünyadaki bu birleşmelere eklemlenmemiz şart. Tabii dünyayla bütünleşebilmek için, önce kendi içimizde bir bütünlük sağlamamız gerekiyor.
Devamı
Özellikle bizim gibi siyasetin ekonomiyi şekillendirdiği gelişmekte olan ülkelerde koalisyon hükümetleri ile yapısal problemleri çözmek, büyük yatırımlara girişmek, ülke algısını olumlu yapmak ve yabancı yatırımcıyı ülkeye çekmek maalesef zor gözüküyor.
Yalnızca ülke ekonomisinde ortaya çıkaracağı olumsuz sonuçlar değil bahsettiğimiz, aynı zamanda Türkiye'nin bölgesel ve küresel siyasette oynadığı rolün de değişmesi anlamına geliyor siyasi istikrarsızlık.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verilerine göre, eğer Türkiye bugün itibariyle bir nükleer enerji santraline, yani sadece Akkuyu Nükleer Santrali'ne sahip olmuş olsaydı, elektrik tüketimin yüzde 17'si bu santralden karşılanacaktı.
Türkiye'nin mevcut durumda ulusal kaynaklarıyla enerji talebini karşılayamadığı ve enerji ihtiyacının büyük bir kısmını ithal ettiği gerçeği hesaba katıldığında, partilerin “enerji” konusunda seçim sonrasında neyi planladıkları önemli.
2023'de Yeni Ekonomi'yi hedefleyen Yeni Türkiye'de, enerji ve ulaşım gibi ekonominin diğer alanlarında da ipi göğüsleyecek babayiğitlere ihtiyaç var.
7 Haziran'daki genel seçimler öncesi siyasi, ekonomik ve sosyal açıdan vesayet odaklarının emrinde olan Eski Türkiye'ye özlem duyanların girişimlerine hazırlıklı olmak gerekiyor.
Başkanlık sistemiyle birlikte güçlenecek siyasi ve ekonomik istikrar, güçlü ve kararlı bir lider önderliğindeki yönetimle birleşince, ülkenin ekonomik alandaki gelişiminin hızlanacağı bilinen bir gerçek.
Batılı başkentlerde kullanılan Türkiye'nin "Batı'dan, NATO'dan uzaklaştığı" söylemi iç siyasette yaşanan kutuplaşmadan ve AK Parti karşıtlığından elverişli malzeme temin ediyor.
Eylül ayında Azerbaycan temelinin atıldığı TANAP'ın yarın Kars'ta yapılacak törenle Türkiye'deki başlangıcı da gerçekleşecek.
Doğu ve Güneydoğu Bölgeleri'nde huzurun ve güvenliği tesis edecek olan Çözüm Süreci, aynı zamanda Türkiye'nin kalkınma serüveninde sırtında taşıdığı kamburdan kurtulması demek.
Orta Asya coğrafyasındaki Azerbaycan ve Türkmenistan'ın enerji alanında Türkiye'yle beraber yürümesi, yeni bir güç denklemi anlamına geliyor. Her iki ülke için de kullanılan “İki Devlet Tek Millet” prensibi, “Üç Devlet Tek Millet” e dönüşebilir.