Yeni Türkiye ve Yeşil Devrim

Türkiye'nin bugün karşılaştığı nerdeyse tüm sorunların temelinde, son 1-2 yüzyıldır dış ülkelere karşı verdiği bu finansman, cari açık sorunu yatar. İhracatın rekabet gücünün, teşvikler, katma değeri yüksek üretime odaklanma ve Ar-Ge harcamaları ile artırılması ve cari açığın düşürülmesi sürecinin de yeşil dönüşüme uygun olarak sürdürülmesinde fayda var.

Devamı
Yeni Türkiye ve Yeşil Devrim
Bakan Varank Türkiye'yi Teknoloji ve Sanayi Alanında Küresel Bir Aktör

Bakan Varank: Türkiye'yi Teknoloji ve Sanayi Alanında Küresel Bir Aktör Haline Getirmek İçin Çalışıyoruz

Varank, 'Kritik teknolojileri yerli ve milli olarak geliştirmek, yüksek teknoloji alanlarında rekabetçi ürün ve hizmetler sunmak, özgün ve yenilikçi üretimle küresel değer zincirlerindeki payımızı artırmak en önemli hedeflerimiz.' ifadesini kullandı.

Devamı

Almanya, Ukrayna savaşının Rusya için uzun sürüp Putin’in zayıflamasının mı yoksa savaşın kısa sürüp Rusya’ya karşı yaptırımların gevşetilmesinin mi kendisi için daha iyi olacağı ikilemiyle karşı karşıya.

Bu analizde Batı’nın yeni arayışları çerçevesinde Batılı aktörlerin Türkiye ile iş birliği zemini oluşturma adına bir fırsat yakalayıp yakalayamayacakları incelenmektedir

Türk Devletleri Teşkilatına üye ülkelerin ikili ilişkilerinin artması, Teşkilatı daha güçlü hale getirecektir. Türkiye ile Özbekistan arasında yüksek düzeyde devam eden bu ilişkiler halkasına Azerbaycan'ın da katılmış olması bölge güç dengesi açısında da önemli sonuçlar doğuracaktır.

Uygulanan dış ticaret politikasının getirisi olarak dünyanın en büyük döviz rezervlerine sahip ülkesi olan Çin enerji arz güvenliği için çeşitlendirme yoluna gitmiştir.

Almanya 'Kışı Atlatmak' için Körfez’in Kapısında

Almanya Federal Başbakanı (Şansölye) Olaf Scholz’un Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Katar ziyareti Alman dış politikası açısından önemli arayış ve dönüşümlere işaret ediyor.

Devamı
Almanya 'Kışı Atlatmak' için Körfez in Kapısında
Milli Enerji Serüvenine Kısa Bir Bakış

“Milli Enerji” Serüvenine Kısa Bir Bakış

Yerli ve milli girişimlerin sürmesi daha bağımsız bir Türkiye için umut vaat etmektedir.

Devamı

Türkiye-Azerbaycan müttefikliği rol model olarak görülmüştür. Bu durumun yarattığı heyecan 2009 Nahçivan Anlaşması ile kurulan Türk Konseyi'nin 2021 İstanbul zirvesinde Türk Devletleri Teşkilatına dönüşmesine vesile olmuş ve bu kongrede Türk Devletleri Teşkilatının stratejik rehberi niteliğindeki Türk Dünyası 2040 Vizyon Belgesi kabul edilmiştir.

2013'te Yeni İpek Yolu Projesi'nin ilanıyla Çin-Arap dünyası arasındaki ilişkiler daha stratejik hale gelmiştir. Çin'den başlayıp Avrupa'ya uzanan projenin geçiş güzergâhında olan Arap dünyası mevcut girişimle 100 milyar doların üzerinde yatırım almıştır.

2022’nin ilk aylarına yüzde 36 ile başlayan enflasyon rakamları Ekim ayında yüzde 85 ile zirveyi görerek düşüş eğilimine girdi. Baz etkisiyle Ocak, Şubat ve Mart aylarında yüzde 50’in altına gevşeyecek olan enflasyonun 2023 yılını yüzde 22,3 ile tamamlaması bekleniyor.

Türkiye, yeni markalar oluşturarak, katma değerini artırarak, söz sahibi bir ülke konumunu güçlendirerek krizi fırsata dönüştürüyor. Artık, adım adım, kendi özgün politikalarını belirleyen; kimseyi taklit etmek zorunda kalmayan ve kimseye yaranmak zorunda olmayan bir Türkiye gerçeği oluşuyor.

Pekin'in teknolojik kapasitesiyle rekabet bölge genelinde zor. ABD ve AB gibi küresel güçler de benzer bir sürece maruz kaldı ve Çin ile dış ticarette rekabet etmekte zorlandı. Sonuç itibariyle Afrika-Çin arasındaki ilişkiler adaletli değil ve her geçen gün Çin'in daha fazla yarar gördüğü kronik bir süreç oluşmuş durumda.

Güçlü kurumsal yapılar, artan teknoloji yatırımları ve yeni başarılı girişimleri, girişimci kültürü, sağlam ve güçlü altyapısı, Avrupa ile yakın ticari bağları ve 100 milyona doğru yaklaşan nüfusu ile Türkiye, önümüzdeki on yılların yıldızı olabilir.

Nükleer enerji Türkiye’nin yarım asrı aşkın bir süredir enerji tüketiminde yer vermeye çalıştığı bir enerji kaynağıdır. 1956 yılında Atom Enerjisi Komisyonu’nun kurulması ile kurumsal bir kimlik kazanan nükleer enerji konusundaki girişimler, 1957 yılında Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’na kurucu üye olunmasıyla uluslararası ölçeğe taşınmıştır.

Geçen hafta yayımlanan Almanya’nın Ulusal Güvenlik Strateji Belgesi, bu ülkenin gerek tarihteki güç mücadelelerinde oynadığı rol gerekse günümüz dünya ekonomisinde sahip olduğu ağırlık açısından yakından incelenmeyi hak ediyor. Belgeyi 3 konuda ele almak mümkündür. İlk olarak, kamuoyuna duyurulan söz konusu strateji belgesinin Almanya’nın dünya politikasında oynadığı geleneksel ve tarihsel rol açısından ne anlama geldiği ele alınabilir. İkinci olarak, 1949’da kurulan Federal Almanya Cumhuriyeti’nin dış politika çizgisi açısından bu belgenin nasıl yorumlanması gerektiği üzerinde durulabilir. Son olarak, bu belge Almanya’daki mevcut üçlü koalisyon hükümetinin dış politika yaklaşımı açısından da incelenebilir.

Yenilenebilir kaynaklardan elektrik üretimi, son 20 yılda yüzde 60’tan fazla artış kaydederek Türkiye’nin enerji arz güvenliğini artırmanın yanı sıra enerji kaynaklı ithalat giderlerinin azalmasında da etkili oluyor.

Küresel ticaret, yeni arz zincirleri ve enerji tedariki ile ilgili yeni rotalar, yeni koridor ve ağ haberleri gündemi sıkça meşgul ediyor. Pandemi, Arap Baharı, Rusya-Ukrayna krizi, Doğu Akdeniz ve Güneydoğu Asya'daki gerginliklerin yanı sıra kabuğunu kırmaya başlayan Asya ve daha spesifik olarak da Çin ve Hindistan gibi ülkelerin yeni pazar arayışı, hem bu ülkeleri hem ortaklarını yeni rota arayışlarına itiyor.

Türkiye’nin doğal gaz üretimi ve tüketimi ne durumdadır? Dünyada kaya gazı üretimi ne durumda ve bu üretimin sağladığı faydalar nelerdir? Türkiye’nin kaya gazı potansiyeli ve bu alandaki faaliyetleri nelerdir?

SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun ve ORSAM Irak Çalışmaları Koordinatörü Dr. Bilgay Duman, son dönemde tartışılan ABD'nin Irak’tan çıkıp çıkmayacağı konusunu kaleme aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 14 Şubat'ta Kahire'yi ziyaret etmesiyle Türkiye Mısır arasında yeni bir sayfa açılırken, geriye dönüp baktığımızda Mısır'da yaşanan askeri darbe ile ilişkiler kopma notasında gelmiş her iki ülke birçok mesele de karşı karşıya gelmiş adeta bir kaybet-kaybet sarmalının içine düşmüşlerdi. Ancak gerek ülkelerin kendi özel durumları gerekse bölgesel meydan okumalar ve tehditler, bir noktada tarafların yeniden işbirliği yapmasını beraberinde getiren yeni bir süreci başlattı.