AB Yolunda Siyasi Taşlar

50 yıldır kapısında beklediğimiz AB, 2005'ten beri yol almaya çalışan üyelik müzakerelerini yokuşa sürerek hayal kırıklığı yaratırken, bir yandan da üstüne elzem olmayan azarlarla, üvey evlat muamelesini sürdürüyor.

Devamı
AB Yolunda Siyasi Taşlar
Paralel Evrende Davutoğlu Hezeyanları

Paralel Evrende Davutoğlu Hezeyanları

“Özgürlükçü” Batı basını, bu utanmaz tek taraflılığı ve bağnazlığına rağmen kendisini hâlâ özgürlükler konusunda Türkiye'ye vaaz edebilecek konumda görmeye devam ediyor.

Devamı

Mısır'ın Türkiye ile de uzlaşma ihtimali konusunda Kahire'de olumlu bir hava esiyor. Türkiye hükümetinin Erdoğan'ı ikna etmeye çalıştığı konuşuluyor

Bugün cemaat için en büyük ve önemli küresel strateji, yıllardır para akıtarak oluşturduğu kumdan kaleleri korumaktır.

Geçtiğimiz Perşembe açıklanan “istihdam, sanayi yatırımı ve üretimi” desteklemeye yönelik paket, iş dünyası tarafından olumlu karşılandı.

Bir pazarlama paketi edasıyla hazırlanmış beyannamedeki yeni seçim dili, Kılıçdaroğlu'nun 2011'den itibaren CHP'yi dönüştürme stratejisinin geldiği yeni bir açılım aşamasını gösteriyor.

İşte AK Parti ve CHP Seçim Beyannameleri Arasındaki Farklar

SETA Ekonomi Araştırmaları Direktörü Doç. Dr. Sadık Ünay, AK Parti ve CHP'nin seçim beyannamelerin ele aldı.

Devamı
İşte AK Parti ve CHP Seçim Beyannameleri Arasındaki Farklar
Perspektif Türkiye'de Kapsayıcı Büyüme

Perspektif: Türkiye'de Kapsayıcı Büyüme

Seçim beyannamelerinde “kapsayıcı büyüme”ye verilen önem ne anlam ifade ediyor? Türkiye, 2002'den bu yana “kapsayıcı büyüme”de nasıl bir mesafe kat etti? Ekonomik büyümenin daha kapsayıcı olması için neler yapılmalıdır?

Devamı

Bölgenin oluşmakta olan yeni yapısı dikkate alındığında, Türkiye'nin Haziran seçimlerinden sonra dış politikada karşı karşıya olacağı birçok meydan okumadan bahsetmek mümkün.

AK Parti'nin ve onun kurumsal yönelimi ile özdeşleşen Türkiye'nin önümüzdeki yıllardaki kaderini önümüzdeki günlerde kararsızları ikna ve seçime katılımı sağlama yönünde gösterilecek performans belirleyecek.

7 Haziran seçimi öncesinde seçim kampanyalarının yönünü ve içeriğini değiştiren, seçim vaatlerinin kaynağı durumuna gelen ekonomideki başarı, seçim sonrasında da devam eder mi? 8 Haziran sabahı, ekonomik istikrarda herhangi bir değişim olur mu?

Muhalefet partileri seçim vaatlerini mevcut bütçe imkânları üzerine kurarken, bu bütçeyi hazırlayan ve uygulayan AK Parti, seçim ekonomisine başvurmadan bütçede herhangi bir kırılganlık oluşturmama adına ciddi bir kararlılık gösterdi.

Davutoğlu'nun önündeki meydan okumalar, yapılması gerekenlerin teorik içeriğiyle ilgili değil. Zorluk, pratiklerde, aktörleri iknada ve geçmişin mirası ile hesaplaşmada.

Siyasal zeka, siyasal alanda olup bitenleri anlayabilme, uygun söz ve davranış geliştirebilme kapasitesini gösteriyor.

Anlaşılan, muhtemel erken seçimlerde de bir türlü tüketilemeyen, aynı ezber söylemler sahaya indirilecek: "otoritersin, İslamcısın!"

7 Haziran genel seçimi öncesinde siyasi partilerin ana gündem konusu ekonomik vaatlerdi. Erken seçimin artık açık bir şekilde dile getirildiği bugünlerde ise yine ekonomik ve sosyal vaatler öne çıkacak gibi gözüküyor.

Siyasetin ekonomi üzerindeki etkisi, gelişmekte olan ülkelerin yadsınamaz bir gerçeği. Türkiye de 2002'den sonra sağlanan siyasi istikrarın ekonomiye olumlu yansımasını gerçek anlamıyla tecrübe etti.

seçim hükümeti, ekonomiyi hedef alan şoklara karşı önlem almalı ve ekonomideki tüm aktörlere herhangi bir manipülasyona karşı kararlı duruşun varlığını göstermelidir.

Konuşmalısınız ki, psikolojik harp taktikleriniz, manipülasyon kapasitesiniz, hedef şaşırtma stratejileriniz, ittifaklarınız gün yüzüne çıksın. Mücadele sürecinde bunlar mühim. Bol bol konuşun...

Partilerin 1 Kasım seçiminde seçmenlerin karşısına hangi vaatlerle çıkacağı çok önemli. Çünkü, seçmenin ekonomik ve sosyal kazanımlar açısından siyasi partilerden yüksek beklentilerinin olduğu bir dönemdeyiz.

7 Haziran öncesinde sıklıkla duyduğumuz makro düzeyi değil de mikro düzeyi hedef alan ekonomik ve sosyal vaatleri, 1 Kasım öncesinde de fazlasıyla duyacağız. Yalnız mikro politikaları seçim kampanyasında kullanacak olanların, makro ekonomide ne yapacaklarını da anlatması gerekiyor.