Türkiye'nin DAEŞ İle Çok Boyutlu Mücadelesi

Türkiye, DAEŞ'e karşı, güvenlik operasyonları, yabancı terörist savaşçılarla mücadele, uluslararası koalisyona destek ve örgütün mali kaynaklarının kurutulmasından oluşan dört katmanlı bir mücadele stratejisi izliyor.

Devamı
Türkiye'nin DAEŞ İle Çok Boyutlu Mücadelesi
Millet FETÖ'yü Bitirdi

Millet FETÖ'yü Bitirdi

Uzun dönem devletin içine sızmış FET֒cü cuntanın dikkate almadıkları husus, Türkiye toplumunun, siyasetin ve siyasi liderliğin birçok sınamadan geçtiği ve dönüştüğü meselesidir.

Devamı

15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında Batı’nın tüm kurumlarıyla takındığı tavır, Türkiye için bir başka Mısır senaryosunun söz konusu ülkelerde yazılmış olduğunu en açık şekilde göstermiştir.

Meşruiyeti sıfırlanan Gülen hareketinin elinde mensuplarını, diyasporasını Batılı istihbarat kurumlarının daha fazla hizmetine sunmaktan başka bir şey kalmadı.

Uzun dönem devletin içine sızmış FETÖ’cü cuntanın dikkate almadıkları husus, Türkiye toplumunun, siyasetin ve siyasi liderliğin birçok sınamadan geçtiği ve dönüştüğü meselesidir.

Politikanın ama özellikle de dış politikanın romantizm ve maksimalist taleplerle yürütülecek bir alan olmadığı açıktır.

Türkiye Kimin Hesabını Bozuyor?

Türkiye'nin manevra alanı genişliyor, ittifak imkânları giderek artıyor. Bu da Türkiye düşmanlarını harekete geçiriyor. Evet, bu kadar yalın, bu kadar gerçek!

Devamı
Türkiye Kimin Hesabını Bozuyor
Ortadoğu'daki Kaosun Sorumlusu Türkiye Öyle mi

Ortadoğu'daki Kaosun Sorumlusu Türkiye, Öyle mi?

Ortadoğu'yu kasıp kavuran şiddet dalgası ve kaosun yarattığı DAİŞ'in güçlenmesinden Türkiye'yi sorumlu tutmak için kötü niyetli olmak yetmez, açık açık yalan söyleyip gerçekleri eğip bükmek gerekiyor.

Devamı

Keşke Batı başkentleri "itiraf" etmeyi bırakıp "tövbe" etseler. Bilerek "hatalı" karar vermeyi terk etseler. Tüm insanlığın "yarınları" için yaptıklarının ya da yapmadıklarının sorumluluğunu üstlenseler.

Gazetecinin bir türü var ki o her zaman kurtulur. Hesap vermekten tamamen azadedir. Geçmişteki ve gelecekteki bütün sorumluluklarından çoktan masum ve masun kılınmıştır.

Dinî kimliği ile kamuoyuna çıkmış bir figür, söylediği doğru veya yanlış bir sözden dolayı toplumsal linçe hedef olduğunda, taş atanların arasında kendi mahallesi de yer alıyor. Mesele sözlerin içeriği olsa bir tekme de benden, lakin mesele içerik değil kimlik!

Aşırı sağ terör tehdidi bugün artık somut ve ciddi bir tehdit haline gelmiştir. Aşırı sağ terör dalgası Avrupa'yı vurmak üzeredir ve çok geç olmadan Avrupa bu tehditle yüzleşmelidir.

ABD’li askerler için sorun sadece bir terör örgütünün armasını takmak da değildi. Aynı zamanda müflis sosyalist sembolizmini üzerlerinde taşımalarının, kapitalizmin beşiği ABD’nin ordusu için oluşturduğu tezat kayda değerdi.

Türkiye, DAEŞ'e karşı, güvenlik operasyonları, yabancı terörist savaşçılarla mücadele, uluslararası koalisyona destek ve örgütün mali kaynaklarının kurutulmasından oluşan dört katmanlı bir mücadele stratejisi izliyor.

25 Avrupa ülkesinde 37 araştırmacı İslâmofobi'yi araştırdı ve ortaya "Avrupa'da İslâmofobi Raporu" çıktı. Yeni bir çeşit ırkçılık olarak tanımlanan İslâmofobi'nin olumsuz etkilerinin görüldüğü en önemli kesimin kadınlar olduğuna dikkat çekildi.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, SETA Ankara'nın ev sahipliğinde "2015 Avrupa İslamofobi Raporu” tanıtım toplantısının açılış konuşmasını gerçekleştirdi.

SETA'nın 25 ülkede yaptığı son araştırma Avrupa'da İslamofobi'nin geldiği noktayı gözler önüne serdi. Raporda, Avrupa'daki krizlerin yabancı düşmanlığıyla birleştiği ve Müslüman karşıtlığının hızla arttığı bilgisi verildi.

AB geçmişte birçok örneğine rastladığımız gibi Türkiye'ye çifte standartlar dayatmaktadır. Fransa, İngiltere, Belçika gibi birçok ülke terörizmle mücadele adına terör yasalarını sıkılaştırırken, Türkiye'den terör yasalarını yumuşatması istenmektedir.

Laiklik adına yapılan baskıların neredeyse bütün Ortadoğu coğrafyasında tepkisel bir dindarlık/dincilik oluşturduğu ve Ortadoğu insanıyla din arasında doğal ve sağlıklı bir ilişki kurulmasını engellediği unutulmamalıdır.

Bölge ülkeleri bağımsız politikalar ürettikçe rahatsız edici bulunuyor ve bir anlamda onlara ayar verilmek isteniyor. S. Arabistan'ın kadın hakları sorunu hatırlanıyor. Türkiye için ise "basın özgürlüğü" sopası sürekli gündemde tutuluyor.

ABD-Suudi Arabistan ilişkilerinin bugünden sonra asla bir daha eski yakın müttefik ve dostluk ilişkisi seviyesine çıkmayacağını söylemek mümkün. Menfaat ilişkileri devam edecek, ancak taraflar arasındaki güven ciddi bir şekilde zedelendi.