Petrol Fiyatındaki Düşme Türkiye Ekonomisinin Lehine İşliyor

Brent petrolün varil fiyatı yaklaşık yüzde 60 oranında azalarak 45 dolar oldu. Öyle ki küresel ekonomik krizin en ağır hissedildiği 2009 yılındaki fiyata dönüldü.

Devamı
Petrol Fiyatındaki Düşme Türkiye Ekonomisinin Lehine İşliyor
Faiz İndirimi için Şartlar Uygun mu

Faiz İndirimi için Şartlar Uygun mu?

2014 yılının Ocak ayında beklenmedik bir şekilde yüzde 4,5'ten yüzde 10'a yükseltilen politika faizi konusunda tartışmalar devam ediyor.

Devamı

Petrol etkisinin 2016'da zayıflayacağını göz önüne alarak, rehavete kapılmamamız ve uzaklara odaklanıp dönüşüme ağırlık vermemiz şart.

Erdal Tanas Karagöl, politika faizindeki indirim oranının düşük olmasına rağmen faiz oranların aşama aşama düşmesinin önemli olduğuna dikkat çekti.

Türkiye'nin ekonomik ve siyasi istikrara sahip bir ülke olması ve ekonomik alanda yeni bir çekim merkezi alternatifi oluşturması, beyin göçünü tersine beyin göçüne dönüştürmüştür.

2015'in zorlu konjonktüründe, pazar genişletme çabalarımız devam ederken, bir yandan da sorunlu mevcut pazarlardaki payımızı korumamız gerekecek.

İhracattaki Gerileme ve Euro-Dolar Paritesi

Hatice Karahan, ihracatın Ocak ayında yüzde 9,8 gerilemesi ve Euro-Dolar paritesi hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
İhracattaki Gerileme ve Euro-Dolar Paritesi
Faiz Ödemelerinin Azalması Ekonomi için Neden Önemli

Faiz Ödemelerinin Azalması Ekonomi için Neden Önemli?

2002 öncesi dönemde vergi gelirlerinin tamamına yakınının faiz giderlerine aktarıldığı dikkate alındığında, faize ödenen kaynağın ülke ekonomisi üzerindeki yükü kolaylıkla anlaşılacaktır.

Devamı

Eğer dünyanın ekonomi haritasını oluşturursak, Yeni Türkiye'nin Yeni Ekonomi hedefini haritanın her bölgesinde olmak olarak ifade edebiliriz. Bu haritada Türkiye'nin ağırlığının arttığı bölgelerin başında da Güney Amerika geliyor.

17-25 Aralık süreci ve izleyen dönemde meşru siyasi iradeye karşı atılmak istenen bazı adımlar, siyaset ve ekonominin girift biçimde iç içe geçtiği garip dengeler doğurdu.

G20 ülkelerinin Merkez Bankası Başkanları, İstanbul'da bir araya geldi. Dün ve bugün dünyanın önde gelen Merkez Bankalarını ağırlayan G20 toplantılarında, küresel ekonomik görünüm ve riskler tartışılıyor.

Türkiye dünden bugüne sanayide büyük mesafe aldı. Sanayicimiz özellikle 2000'lerde kendini buldu, şahlandı.

2023'deki Yeni Türkiye'nin hedeflerinden biri de kentler ve bölgeler arasındaki gelir düzeyi, yaşam ve hizmet kalitesi, üretime katılım ve sosyal şartlar açısından farkların ortadan kaldırılması.

Merkez Bankası'nın ara toplantı yaparak faizleri bir miktar daha aşağıya çekmesi piyasalar tarafından fiyatlanmışken ara toplantıdan vazgeçildiğinin açıklanması kafaları karıştırdı.

17-25 Aralık operasyonlarının takiben 28 Ocak 2014'te faizlerin bir gecede yüzde 5,5 birden artırılması kararı ve TCMB Başkanı'nın iyi niyetle de olsa, faiz ve kur seviyeleri hakkında tutarsız tahminlerde bulunması kurumsal kredibiliteyi zedeleyen adımlar olarak algılandı.

Sadık Ünay, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde Merkez Bankalarının piyasadaki trenlerin önüne geçip piyasayı sürüklediğine dikkat çekti.

90'ların ilk yarısı, siyasi istikrarsızlığın da beslediği ekonomik başarısızlıkların hâkim olduğu bir dönem olmuş, 94 Krizi sonrası istikrar programıyla ayağa kalkmaya çalışılsa da başarı sağlanamamıştı.

FED'in faiz artırımına ne vakit gideceğine dair küçük bir haber dahi, global piyasaların tansiyonunu yükseltmeye yetiyor.

Finansman, insan kaynağı, yükseköğretim açılımları, teknoloji transferi, küresel rekabet ve kümelenme stratejileri, markalaşma altyapısı ile bütünleşik bir sanayi-teknoloji politikası, üretim eksenli yeni ekonomik yönetişim paradigmasını taşıyabilir.

Dolar'ın küresel piyasadaki değerlenme sürecini, Türkiye ekonomisinde ranta çevirme peşinde olanlar, spekülatif ataklarla Dolar'ın daha da yükselmesine sebep oluyorlar.

Dolardaki artışa ilişkin değerlendirmelerde bulunan Sadık Ünay, kriz ortamı yaratabilecek hiçbir değişkenin söz konusu olmadığını vurguladı.