Batı Kendi Refahı İçin Türkiye'nin Mülteci Vatanı Olmasını İstiyor

Muhittin Ataman, Batı’nın kendi refahı için Türkiye’yi mülteci vatanına dönüştürmek istediğini belirtti.

Devamı
Batı Kendi Refahı İçin Türkiye'nin Mülteci Vatanı Olmasını İstiyor
Mülteci Krizi Türkiye-AB İlişkilerinde Yeni Bir Sayfa Açabilir mi

Mülteci Krizi Türkiye-AB İlişkilerinde Yeni Bir Sayfa Açabilir mi?

Rusya’nın hava saldırılarının yeni mülteci akınlarına sebep olacağını belirten Ufuk Ulutaş, mülteci krizinin Türkiye-AB ilişkilerinde yeni bir sayfa açıp açmayacağını değerlendirdi.

Devamı

Denizde gerçekleşen ölümlere, kışın kapıdan bakmasıyla birlikte artık donma riskinin de eklenmiş olması, Avrupa'ya mülteci akınının çok acil çözüm gerektirdiğini en açık şekilde gözler önüne seriyor.

G-20’nin güçlü sanayi ülkeleri, mülteci sorunu, Suriye ve Irak iç savaşları ile bu savaşlar bağlamında bölgede güçlenen terörizm dolayısıyla yaşanan insanlık trajedilerini görmeyip terör örgütlerini yanlış çıkar algıları çerçevesinde bir araç olarak değerlendiren politikalarını sürdürmeleri durumunda uluslararası sistemdeki düzen kurucu pozisyonlarını sürdüremeyeceklerdir.

Antalya'da, ekonomik problemlerin içine mülteci akınını zor da olsa entegre ederek küresel işbirliğine davet yapan bir platformun içinde, koca bir dönem sonunda bir sabah aniden terörün en ön sıraya gelip konduğu bir konjonktür oluşmuş oldu.

Fahrettin Altun: “Suriyeli mültecilerle ilgili olarak Türkiye eli en güçlü olan ülke çünkü taşın altına en fazla elini sokan ve çok ciddi anlamda elinden gelen bütün imkânları buraya hasreden bir ülke.”

Mültecilere Kapılara Kapatmak DAEŞ'i Güçlendirir

Burhanettin Duran: “Dünya’daki mültecilere yönelik bu hava hiç olumlu değil. Çünkü bu, DAEŞ gibi örgütlerin elini güçlendiren bir şeydir.”

Devamı
Mültecilere Kapılara Kapatmak DAEŞ'i Güçlendirir
Analiz Türkiye Almanya ve AB Üçgeninde Mülteci Krizi

Analiz: Türkiye, Almanya ve AB Üçgeninde Mülteci Krizi

Analizde AB ve Almanya’nın mülteci politikası ve bu konu üzerinden Türkiye ile ilişkileri incelenmektedir.

Devamı

Mehmet Uğur Ekinci, Türkiye-Avrupa Birliği (AB) Zirvesi’nin sona ermesinin ardından zirvede alınan kararlar ve Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye, bir sınır ülkesi olmasına, iç güvenliğine yönelik taşıdığı tehdit potansiyeline ve sınırlarını aşarak gelen 2.5 milyona yakın mülteciye rağmen Suriye krizine askeri araçlarla müdahale etmedi.

AB'de Türkiye'nin üyeliğine şüpheyle yaklaşan ve imtiyazlı ortaklık öneren bazı aktörlerin bu konuda bir paradigma değişikliğine gittiklerini iddia etmek için henüz çok erken olduğu açıktır.

Burhanettin Duran, Türkiye - Avrupa Birliği ilişkileri üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Medyanın sadece Hatay'a odaklanarak, Suriyeli sığınmacılara ev sahipliği yapan Kilis, Şanlıurfa, Gaziantep gibi illeri konu edinmemesi, hedefin doğrudan Hatay sosyolojisi olduğunu göstermektedir.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları (SETA) Vakfı Ortadoğu Uzmanı Ufuk Ulutaş, TRT Türk'te yayınlanan Küresel Siyaset adlı programda Türkiye'deki Suriyeli mültecilerin son durumunu değerlendirdi.

SETA Ortadoğu Uzmanı Ufuk Ulutaş, Reyhanlı'daki saldırıların ardından NTV'de saldırıyı ve saldırıyla verilmek istenen mesajları değerlendirdi.

100 binden fazla insanın ölümü, yaklaşık 2 milyon insanın yaralanması ve mülteci durumuna düşmesine neden olan kanlı bir iç savaşın yaşandığı Suriye'yi anlamak için SETA uzmanlarının analizlerini bir arada sunuyoruz.

Üst Düzey İşbirliği Konseyi,Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkileri hep söylenen çok boyutlu ortaklık seviyesine yükseltmek için çok faydalı bir platform görevi görüyor.

Bosna tecrübesi Suriye'de yaşanan vahşete dair ne tür ipuçları veriyor? Suriye'deki vahşeti belgeleyen fotoğraflar yeni katliamların yaşanmasını engelleyecek mi?

Suriye toprakları Mart 2011'de başlayan ilk gösterileri takip eden aylarda bir iç savaşa sahne oldu. Akabinde ortaya çıkan Suriyeli mülteciler sorunu ise, bugün ulusal, bölgesel ve küresel düzeyde büyük bir endişe kaynağı haline gelmiş durumda.

SETA analisti Yılmaz Ensaroğlu, Türkiye'nin, Suriyeli mülteciler konusunda yükü tek başına çekmemek adına, uluslararası iltica statüsü çerçevesinde kendi politikasını gözden geçirip uluslararası toplumu işin içine katması gerektiğine dikkat çekti.

IŞİD özelinde Irak ve Suriye'de yaşanan gelişmeler sonucunda iki gün içerisinde 140 bini aşkın insanın ülke sınırlarından giriş yapması iç siyasette mülteci konusundan çok Çözüm Süreci'ni etkiledi. Bölgede son dört yıl içerisinde vuku bulan olaylar genelde Kürt meselesi, özelde ise bu meselenin demokratik yollardan çözümünü baltalayan bir işlev gördü. Öncelikle, 2009'da Arap Baharı'nın estirdiği havayı arkasına almaya çalışarak Demokratik Açılım fırsatını geri tepen PKK, 2013'ün yaz aylarında PYD'nin Suriye'deki güç vakumundan faydalanıp diğer siyasi Kürt yapılanmalarını elimine ederek elde ettiği güç neticesinde müzakere sürecine geçemeyişi bahane ederek geri çekilmeyi durdurdu. Şimdi ise Irak'ta ABD'nin hava saldırısında önemli kayıplar veren IŞİD'in yönünü tekrar Suriye'ye çevirmesiyle birlikte Kobani ve çevresinde şiddetli çatışmalar yaşanıyor. Rojava'da yaşanan bu gelişmenin Kürt siyasal hareketi tarafından algılanışı ve iç siyasete taşınma yöntemi yukarıdaki iki örneğe benzer şekilde Çözüm Süreci'nin toplumsal dayanağını ve manevi havasını baltalıyor.