Yatırım Ortamı Ve Teşvikler

Dünya Bankası verilerine göre iş yapma kolaylığı açısından Türkiye 189 ülke içerisinde 55. sırada yer alıyor. Ülke ekonomisinin dinamosu olan yatırımların gerçekleşebilme ihtimalini de içeriyor bu veri.

Devamı
Yatırım Ortamı Ve Teşvikler
İhracatın Şampiyonları

İhracatın Şampiyonları

İhracat kanadındaki nominal daralma birim değer düşüş kaynaklıyken, miktar tarafında ise artışı yavaşlayan bir görüntü tespit ediyoruz.

Devamı

Enerji arz güvenliğinin sağlanması ve dolayısıyla fiyat dalgalanmaların azalması, başta da enflasyon oranının düşmesine katkı yapacaktır.Geçmiş dönemlerde enerji fiyatlarında sürekli hale gelen artışlar hem enflasyonun artışına hem de enflasyonun yüksek kalmasına neden oldu.

Alman Federal Meclisinin almış olduğu kararın Türkiye üzerinde kurmak istediği baskıya karşı dik durulmalı, diplomatik alanda gerekli tepkiler verilmeli, ancak bu meselenin Türkiye'nin ekonomik çıkarlarına zarar verecek boyutlara taşınmaması gereklidir.

2015 dünya mal ticaretine fiyat ve kur etkilerine bir ayar çekip topluca bakacak olursak, ticaret hacminin 2014 senesindeki gelişim hızını taklit ettiğini görüyoruz.

Hem 2016 yılı ekonomik büyümesi için, hem de Türkiye'nin gelişmiş ülke ekonomiler arasına girebilmesi için, 2012 yılında büyüme hedefinin düşürülmesine neden olan problemlerin çözülmesi elzem.

Ekonomide Büyüme İçin Sürekli Reform

Hem ekonomik büyümede vitesin yükseltilmesi hem de büyümenin sürdürülebilir olması için, yurtiçi üretimin artırılması ve üretimin katma değerinin yükseltilmesi gerekiyor.

Devamı
Ekonomide Büyüme İçin Sürekli Reform
Keşmekeşin İçinde

Keşmekeşin İçinde

3. çeyrekte durağan bir resim veren sanayi verilerinin son çeyrekte hızlandığına şahit olduk. Bu kapsamda ilgili sanayi göstergelerinin, özellikle tüketimde bir kıpırdanmayı sinyallediği de göze çarpıyor.

Devamı

Halk, çoğu ülkede olduğu gibi, seçmenin zayıf hafızasının anımsayabildiği, hemen yakın geçmişteki ekonomik gidişata bakarak iktidardaki partinin notunu verecek.

ABD'de faiz artırım kararının ardından para politikasının sonuçlarının halen daha tartışılıyor olması, tüm sorunların yalnız para politikaları ile çözülemeyeceğini gösteriyor.

İhracat verilerini incelediğimizde, Şubat ayında birçok pazarda olumlu gelişimlere şahit oluyoruz.

Hazar'dan çıkarılacak enerji kaynaklarını Avrupa'ya taşıyacak boru hatları projelerinin çeşitlenmesinde tüm taraflar kazanç sağlayacak.

Cari denge ihracattan dahi destek almadan yılların rekorunu kırarak ekonomimizi memnun etti ancak bu eğilimin sürebilmesi için yapısal düzelmeleri güçlendirmek şart.

Doğu-Güney ve Güneydoğu Asya, Latin Amerika, Sahra-altı Afrika gibi bölgesel havzalar Türkiye’nin hem kamusal hem de özel aktörler üzerinden çok daha görünür olması gereken coğrafyalar.

Türkiye ekonomisinin geleceği ile ilgili merak edilen soruları SETA Ekonomi Direktörü Doç. Dr. Sadık Ünay cevapladı.

Gelecek dönemler, seçim sonrası güçlenen güven kanalından ve beklenen reformlardan destek almaya adayken, gerek yakın gerekse uzak mesafelerdeki dış ekonomik ve jeopolitik risklerle verilen imtihanın kızıştığı bir ortama sahne olacak.

“Akıllı İktisadi Planlama ve Sanayi Politikaları” Konferansı'nın ikincisi 12-13 Kasım 2015 tarihinde İstanbul'da gerçekleşti.

G-20’nin güçlü sanayi ülkeleri, mülteci sorunu, Suriye ve Irak iç savaşları ile bu savaşlar bağlamında bölgede güçlenen terörizm dolayısıyla yaşanan insanlık trajedilerini görmeyip terör örgütlerini yanlış çıkar algıları çerçevesinde bir araç olarak değerlendiren politikalarını sürdürmeleri durumunda uluslararası sistemdeki düzen kurucu pozisyonlarını sürdüremeyeceklerdir.

Mali Kural, ekonominin siyasal iklimden etkilenmeden, yasal çerçevelerle sınırları çizilmiş maliye politikası çerçevesinde yönetilmesidir. Merkez Bankası’nın kamuyu finanse etmesi ve sürdürülemez borç dinamikleri, kamu sektöründe mali disiplinsizliğe (yüksek bütçe açıklarına) neden olmaktadır. Mali disiplinsizlik, özel sektörün de üretimini etkilemektedir. Bu durum, 2001 krizinin ortaya çıkmasının başlıca nedeni olmuştur. Kriz sonrasında uygulamaya konulan Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı ve sonrasında 2002 Kasım seçimlerinde iktidara gelen AK Parti hükümetinin istikrarlı ekonomi politikaları mali disiplinin sağlanmasında önemli rol oynamıştır. 2007 yılında Amerikan konut piyasalarında oluşan finansal kriz, 2009 yılında derinleşerek kısa sürede tüm dünyada etkisini göstermiştir. 2009 yılında dış ticarette yaşanan olumsuzluklara ilaveten, özellikle çoğunluğu portföy yatırımları ve doğrudan yatırımlar şeklinde ekonomik büyümeye katkıda bulunan yabancı sermayenin, çoğunlukla ABD piyasalarına akışı Türkiye’de de ileride olası bir finansman ihtiyacını gündeme getirmiştir. Bununla birlikte yaşanan süreçte büyüme hızının düşmesi ve bütçe açıklarının artma eğilimine girmesi de önemli mali sorunlar olarak gündemde yerini almıştır.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile birlikte yeni yılın ilk günlerini Suudi Arabistan'da geçirdik.

Dünya Ticaret Örgütü’nün Hong Kong toplantısı 18 Aralık’ta tamamlandı. Son çeyrek yüzyılda yapılan toplantıların sadece bir tanesini büyük oranda başarı ile tamamlamış olan DTÖ, Doha turunda yaşanan tıkanmanın ardından Hong Kong’da ciddi bir ilerleme sağlayacağının işaretlerini vermemekteydi. Toplantı öncesinde ilgili akademisyenlerin, konunun uzmanı siyasilerin beklentileri bile bu yöndeydi. 149 ülkeden 6000 civarında yetkilinin katıldığı toplantıdan elde kalan tek ciddi başarı, Seattle ve Cancun benzeri tamamen başarısızlık veya Doha benzeri bir tıkanmanın yaşanmamış olmasıydı. DTÖ Başkanı Lamy, Hong Kong toplantısının ‘siyasi enerji’ yarattığı şeklinde tarif etse de, Doha’da yaşanan tartışma ve karmaşadan ne kadar uzaklaşıldığı belirsizdir.Kısaca özetlemek gerekirse, Hong Kong toplantısının ardından şu kararlar alınmış oldu: