Aramco Saldırısının Ardından ABD İran’ı Vurur mu?

Suudi Arabistan petrol şirketi Aromco'nun iki rafinerisine yönelik gerçekleştirilen saldırıların üzerinden tam bir hafta geçti. Saldırıyı Husiler üstlendi ancak ABD ve Suudi Arabistan tarafı İran'ı sorumlu tutmaya çalışıyor.

Devamı
Aramco Saldırısının Ardından ABD İran ı Vurur mu
Ankara dan New York a Diplomasi Trafiği

Ankara’dan New York’a Diplomasi Trafiği

Cumhurbaşkanı Erdoğan önümüzdeki hafta boyunca New York'ta düzenlenecek BM Genel Kuruluna katılmadan önce Suriye bağlamında önemli gelişmeler yaşandı. İdlib'in en sıcak konulardan biri olduğu Ankara zirvesinde kalıcı ve sürdürülebilir bir yol haritası ortaya koyulmamış olsa da İdlib'de kapsamlı bir Rus ve rejim saldırısı şimdilik yavaşladı.

Devamı

Amerika Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, bir yandan bu saldırının “savaş sebebi” olduğunu söylerken bir yandan da saldırının “İran destekli” olduğunu ifade ediyor. Başkan Trump da bir yandan İran ile bir savaş istemediğini, diğer yandan ise Amerika ordusunun hazır olduğunu ve “bir telefonla bir ülkeye gireriz” tehdidinde bulunuyor.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı, Suriye'nin doğal kaynakları ve bu kaynakların paylaşımını incelediği 'Suriye'de Doğal Kaynaklar Savaşı' analizi yayımladı.

Bugün Başkan Erdoğan kritik BM görüşmeleri için New York seyahatine başladı..

SETA Medya ve Toplum Araştırmaları Direktörü İsmail Çağlar, Türkiye, Rusya ve İran arasında Ankara’da gerçekleştirilen Suriye zirvesi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Trump İran'da Rejim Değişikliği Peşinde Değil

Prof. Dr. Kemal İnat, 'ABD bu yaptırımlarla ne hedefliyor? İran’da rejimi değiştirmek isteyen, İran ile Suud arasında sıcak bir çatışma isteyen ve İran’ın bölgede sınırlandırmak isteyen yani her üçünü arzu eden çevreler var ABD’de. Ama Trump, İran’ı bir şekilde bölgede sınırlandırmak istiyor. Rejim değişikliği peşinde değil.' dedi.

Devamı
Trump İran'da Rejim Değişikliği Peşinde Değil
İran Savaşı Başladı mı

İran Savaşı Başladı mı?

Tahran, seçimlere giden Trump'ın da ABD kamuoyunun da Ortadoğu'da yeni bir büyük savaşa hazır olmadığını hesaplayarak risk alıyor. İran Dışişleri Bakanı Zarif'in ABD'li muhatabı Pompeo'ya laf atarak "topyekün savaş" tehdidinde bulunması Körfez'deki güç oyununun son peşrevi. Washington ise Aramco saldırısına nasıl karşılık vereceğini belirlemeye çalışıyor. Füze depoları mı, zaten satılamayan petrolün tesisleri mi vurulmalı, bu tartışılıyor. Göstermelik bir karşı saldırı kontrollü gerilimi bitirmez, Tahran'ın eline oynar. Kaldı ki, etkili bir cevap verilmezse, Körfez ülkeleri ABD'den silah almaya devam etse bile İran ile uzlaşmanın çarelerini arayacaklar. Zarif şimdiden Suud ve BAE'yi masaya çağırdı bile. Bu da İran'ın bölgesel hegemonya hırsını güçlendirir.

Devamı

Ankara Zirvesinde anayasa komitesi konusunda anlaşan ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü altını çizen Türkiye, Rusya ve İran’ın artık Suriye sorununun çözümü konusunda son düzlükte olduğunu, yani çözümün yakın olduğunu söyleyebilir miyiz? Çözüme bir adım daha yaklaşılmasına rağmen hâlen ciddi risklerin olduğunun altını çizmek gerek. Bu riskleri sıralayalım..

Ankara zirvesi öncesinde Suriye’deki temel gelişmeler neler? Ankara zirvesinden beklentiler nelerdi? Zirvede alınan kararlar ne anlama geliyor? İdlib’deki durum zirveden nasıl etkilenecek? Ankara zirvesi Suriye’de siyasi çözümün önünü açtı mı?

Prof. Dr. Kemal İnat: 'Uluslararası ilişkilerde güç politikası uygulanması, güce dayalı dayatmalar yeni değil. Savaş, darbe desteklemek ya da medya manipülasyonları gibi güç kullanımları eskiden beri vardı. Hukukun güç politikasının bir aracı olarak kullanılması da yeni değil. Yeni olan ABD’nin iç hukukunu uluslararası hukuk yerine koyarak diğer aktörlere dayatması.'

Türkiye, Rusya ve İran liderleri iki yıldır düzenledikleri üçlü zirvelerin beşincisi için bir araya geldi.

Türkiye’nin önde gelen akademik dergilerinden Insight Turkey “Değişen Dünyada Türkiye: Yerel ve Bölgesel Dinamiklere Cevaplar” başlıklı sayısında Türkiye ve dünyadaki önemli gelişmeler karşısında Türkiye’nin geliştirdiği tutum ve politikaları ele alıyor.

Türkiye ve ABD, Suriye’nin kuzeydoğusu için uzun dönemli amaç ve beklentileri dahilinde farklı jeo-politik seviyelerde davranış modelleri geliştirmektedir. Türkiye, daha çok kendi güvenliği ve ‘mikro-bölgesel’ çıkarlarına yönelik strateji geliştirirken ABD Ortadoğu politikalarını ve küresel rekabet kaygılarını ön plana çıkartmaktadır.

SETA Güvenlik Araştırmacısı Murat Aslan Türkiye’nin izlediği savunma ve güvenlik stratejisi çerçevesinde attığı adımlar hakkında değerlendirmede bulundu.

Bu çatışan menfaatler arasında yol almanın çok zor olduğu açık. Ancak unutmayalım, bugünün realitesi 2013'te ABD'nin Suriye iç savaşını uzatacak bir politikaya geçmesi ve daha sonra Rusya'nın kontrolü ele geçirmesine müsaade etmesiyle şekillendi.

Bu analiz Suriye’nin stratejik bağlamda doğal kaynakları, SDG/YPG’nin bu kaynaklar üzerindeki hakimiyeti, YPG-rejim arasındaki petrol ticareti, rejim ile İran’ın enerji ortaklığı ve ABD yaptırımlarının etkilerini ele almaktadır.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 38. sayısı çıktı.

Kitapta Trump yönetiminin İran politikasının neleri hedeflediği, Tahran’ın Amerikan yaptırımlarına karşı nasıl bir yol izlediği, bu gerginlikten doğrudan etkilenen devletlerin tepkilerinin nasıl olduğu ve meselenin hukuksal boyutları detaylı bir şekilde ele alınmaktadır.

İdlib'deki gelişmelerin maliyeti Rus-Türk ilişkileri için ciddi bir sorun teşkil edebilir.