15 Temmuz Darbe Girişimi: Toplumsal Algı Araştırması

Meydanlarda siyasi görüş olarak bir çeşitlilik gözlemlense de daha çok muhafazakar ve milliyetçi bir kesim ağırlıktadır. Bu kesimin çoğunu AK Parti, önemli bir kısmını da MHP seçmeni oluşturmaktadır.

Devamı
15 Temmuz Darbe Girişimi Toplumsal Algı Araştırması
15 Temmuz ve TSK da Reform

15 Temmuz ve TSK’da Reform

TSK'nın personel yapısının Türkiye'nin sosyolojik yapısını yansıtması gerekmektedir. TSK mensuplarının güvenlikleri üst düzeyde sağlanmalı fakat kurum toplumdan yalıtılmış "kapalı bir kutu" olmaktan çıkmalıdır.

Devamı

İçeride FETÖ/PDY ile mücadele çerçevesinde gerekli adımlar atılırken bu örgütün dış bağlantıları ve dışarıdaki faaliyetleri konusunda da çok ciddi çalışılması gerekiyor.

Türkiye’de neden olağanüstü hal ilan edildi? Olağanüstü halin anlamı ve sonuçları nelerdir? Olağanüstü hal TBMM’nin devre dışı bırakılması anlamına mı geliyor?

15 Temmuz darbe girişimi ilk anda piyasaları nasıl etkiledi? Darbe girişimi sonrasında ekonomide alınan tedbirler nelerdir? Uluslararası kuruluşlar 15 Temmuz darbe girişimine nasıl tepki verdiler?

Meşruiyeti sıfırlanan Gülen hareketinin elinde mensuplarını, diyasporasını Batılı istihbarat kurumlarının daha fazla hizmetine sunmaktan başka bir şey kalmadı.

FETÖ’nün Yabancı Basındaki Çırpınışları

Türkiye’yi yakından takip eden bütün yabancılar, FETÖ’nün dış basındaki çırpınışının gerçek amacını görüyordur. Aynı şekilde ABD de girişimin arkasında FETÖ olduğunu belki de bizden iyi biliyordur.

Devamı
FETÖ nün Yabancı Basındaki Çırpınışları
Darbe Girişimin Tortularını Temizlemek İçin Ekonomi Kurumları Ne Yapmalı

Darbe Girişimin Tortularını Temizlemek İçin Ekonomi Kurumları Ne Yapmalı?

Türkiye'nin şu anda hali hazırda “uzun dönem yatırım yapılabilir” bir ülke olma durumunu koruması için ekonomi yönetiminin uluslararası yatırım bankalarıyla güçlü iletişim kurması, hatta detaylı roadshow'lar gerçekleştirmesi zaruridir.

Devamı

Batılılar Türkiye’yi hâlâ bir operasyon alanı olarak görüyorlar. Çeşitli enstrümanları kullanarak rotasını tayin edebilecekleri, kendi çıkarlarına göre yönlendirebilecekleri bir ülke zannediyorlar.

Seçimle işbaşına gelen Erdoğan’ı darbe dahil olmak üzere her türlü yöntemi kullanarak devirmeye kararlı görünüyorlar. Ancak Türk halkının demokrasiye ve seçilmiş liderlerine sahip çıkma konusunda artık daha kararlı olduğunu ve her türlü entrikayı bozduğunu hesap edemiyorlar.

Milletin ortak düşmana karşı mücadele ederken gösterdiği azim ve kararlılık yeni bir siyasal enerji doğurmuştur. Siyasi parti temsilcilerinin bu enerjiye duyarsız kalması düşünülemez.

Türk halkının Müslüman kimliğinden dolayı siyasi bir aktör olamayacağı söylenmek istenmektedir. Türk halkının siyasi bir aktör olarak kendi hakkını hukukunu korumak için canını ortaya koymuş olmasını görmezden gelen böyle bir tavrın islamofobik olduğu apaçıktır.

Şu anda bir güven inşasına ihtiyacımız var ve bunun ilk koşulu da, kanaatimce, öngörülebilir ve kırılgan olmayan bir demokratik düzenin varlığından herkesi emin kılmak…

15 Temmuz gecesi sokakta yazılan yeni anayasanın ete kemiğe bürünmesi, bir hukuk metni olmanın ötesine geçip 15 Temmuz toplumun kuruluş ilkelerini içermesi gerekiyor.

Bu millet FETÖ ihanetini gördü, ne denli vahşi bir örgütle karşı karşıya kaldığını acı biçimde tecrübe etti.

Füller’in “barış ve diyalog” sloganlarıyla FETÖ’yü teröre, suça ve şiddete bulaşmamış bir hareket olarak satmaya çalışması ve bu çabada zekasına mugayir argümanlara başvurması çaresizliğin bir göstergesi.

Türkiye halkı kendi demokrasisine, özgürlüklerine, değerlerine ve hayat tarzına sahip çıkabilecek kapasitede olduğunu 15 Temmuz gecesi bütün dünyaya göstermiştir.

Taktik ve operasyonel yöntemin büyüsüne kapılan darbeciler stratejik hedef değerlendirmesinde büyük yanlışlar yaptı. Halkın Cumhurbaşkanı ile olan bağı ve milli iradeye olan bağlılığını göz ardı etmeleri bu alçak girişimin başarısız olmasının en temel sebebi.

Darbeyi engelleyen darbe-karşıtı güçlerin senkronizasyonu, girişimin sadece başarısız olmasını sağlamadı aynı zamanda Türkiye’nin geleceğini yeniden şekillendirecek yeni bir tarihsel blok oluşturma ihtimalini de arttırdı.

Uzun dönem devletin içine sızmış FETÖ’cü cuntanın dikkate almadıkları husus, Türkiye toplumunun, siyasetin ve siyasi liderliğin birçok sınamadan geçtiği ve dönüştüğü meselesidir.

15 Temmuz’da olayların an be an okuyucuya aktarılması hem medyanın kendi tarihini hem de Türkiye’nin siyasi tarihini değiştiren bir sonucu ortaya çıkarttı.