Malum Ortadoğunun Sonu mu?

Aktif, pasif ve çökmüş devletlerin iç içe geçtiği Ortadoğu coğrafyası yeniden şekillenirken Türkiye ciddi sorunlarla karşı karşıya kalabilir. Çöküş kaçınılmaz olsa bile sürdürülebilir ve barışçıl bir düzenin inşası için çöküş öncesi dönemi iyi analiz etmek gerekiyor

Devamı
Malum Ortadoğunun Sonu mu
Süleyman Şah Türbesi ve quot İflas quot Söylemi

Süleyman Şah Türbesi ve "İflas" Söylemi

Suriye ve Irak'ta yaşanan iç savaşın getirdiği meydan okumalarla boğuşan AK Parti Hükümeti'ni aynı anda hem "Osmanlıcı İslamcı romantizmle" hem de "ulus-devletin kazanımlarını" bile koruyamamakla eleştiriyorlar.

Devamı

Ortadoğu'da halkların tercihinin iktidar olmasından en fazla rahatsız olan ülke olarak İsrail, karşı-devrim sürecinde Müslüman Kardeşler'in bölgesel çöküşüne "sessizce" büyük katkılar sağladı.

Türkiye'nin geçen hafta sonu gerçekleştirmiş olduğu Şah-Fırat Operasyonu ile Süleyman Şah Türbesi'ni, bulunduğu “korunmasını zor konumdan” Türkiye sınırına çok yakın “korunması kolay ve riski az” bir bölgeye taşıması çok konuşulan bir olay oldu.

Erdoğan, Riyad'da Sisi ile görüşme ihtimalini "çok ciddi olumlu adımların atılması" şartına bağladı. Bu şartın içeriğini de "Mursi başta olmak üzere, siyasi tutukluların serbest bırakılması ve siyaset yapma hakkı verilmesi" olarak netleştirdi.

Muhittin Ataman, Musul'da IŞİD'e yönelik başlatılacak olası operasyonunun arka planındaki ayrıntıları değerlendirdi.

Türkiye'nin Olası Musul Operasyonunda Öncelikleri Neler?

Muhittin Ataman, Türkiye'nin, bölgede yeni bir mezhep çatışmasının -yeni bir cepheleşmenin- başlamaması için çaba sarf ettiğinin altını çizdi.

Devamı
Türkiye'nin Olası Musul Operasyonunda Öncelikleri Neler
İsrail ve Bölgedeki İki Denklem

İsrail ve Bölgedeki İki Denklem

Bölgede yeni bir düzenin kurulması iki ana denklemin nasıl etkileşeceğine bağlı. İlk denklem İran, S.Arabistan, Türkiye ve Mısır arasındaki güç mücadelesinin yansımalarını ve ikili ilişkilerinin dönüşümünü içeriyor. İkincisi ise ABD ve İsrail hattının bölgesel güçlerle spesifik konularda paylaşacakları ortak tavırlarla alakalı.

Devamı

6-7 Ekim Olaylar'ı bize PKK-KCK-HDP çizgisinin kendisi dışındakileri sindirme amaçlı politikalar uygulayabileceğini, hem de bunu acımasızca, yakarak, yıkarak, linç ederek yapabileceğini gösterdi.

Türkiye belki de IŞİD'le mücadele etmeye başlayan ilk ülke oldu. IŞİD'in ürettiği istikrarsızlık, Türkiye'ye ekonomik ve siyasi problemler çıkardı.

İran'ın gücünden rahatsız olan çevrelere göre bölge Sünni IŞİD'den kurtulurken Şii IŞİD oluşturulması tehlikesi ile karşı karşıya. Şii milislerin terörizm bağlamında Batı başkentlerine tehdit oluşturmaması bu ihmalin ana açıklayıcı sebebi.

Veysel Kurt, DAİŞ'in bölgede problemin kaynağı olarak görülmesinin revize edilmesi gereken bir yaklaşım olduğunun altını çizerek, DAİŞ'in sorunun kaynağı değil bölgede yaşanan krizlerin bir sonucu olduğunu vurguladı.

Suriye'de muhalefetin dört senelik direnişidir zor olan, Beşşar'ın hala Şam'daki başkanlık sarayında oturması değil.

Pek çokları tarafından mezhep çatışmasına indirgenen ‘İran tehlikesi' esasında Körfez ülkelerinin siyasi ve fiziki varlıklarını etkileyen bir güvenlik sorunu olarak değerlendirilmelidir.

Bir yandan DAİŞ'e karşı mücadele ederken bir yandan da onu var eden toplumsal dinamiklere birinci derecede hizmet etmeye devam eden bir milis gerçeği var Irak'ta.

İsrail siyasetini ve koalisyon kurmadaki sıkıntıları bilen herkes rahatlıkla Siyonist Birliğin birinci parti çıkması halinde bile koalisyon kurmasının zor olduğunu bilirdi. Bu sebepten bu seçimler sonucunda Netanyahu'dan kurtulabileceğini düşünenler biraz fazla hayalciliğe kapılmışlardı.

Batılı başkentlerde kullanılan Türkiye'nin "Batı'dan, NATO'dan uzaklaştığı" söylemi iç siyasette yaşanan kutuplaşmadan ve AK Parti karşıtlığından elverişli malzeme temin ediyor.

Avrupalılar gibi çatışmayı terk edip işbirliği temelli bir barış havzası oluşturmak için, İkinci Dünya Savaşı gibi bir felaketi mi yaşamamız gerekiyor?

Suudi Arabistan'ın diğer birçok Arap ülkesini de yanına alarak Yemen'de ilerlemekte olan Husi güçlerine başlattığı hava operasyonu ABD'nin bölge ile ilgili politikaları konusunda yeni soru işaretlerini de beraberinde getirdi.

Yavuz Güçtürk: “Suriye'de mülteciler açısından yaşananlarda baktığımızda Yermuk ilk değil tek de değil. Ancak trajedinin zaman zaman en sarsıcı biçimde yaşandığı yer haline geliyor.”

Düşmanlıkları o kadar vicdanlarını kör etmiş ki Türkiye'yi terörle bağdaştırma çalışmaları bir tarafa (Batı'da bunun da karşılığı azalmaya başladı) kıskaç altındaki Türkmen ve Uygurlara verdikleri zararı hiç önemsemiyorlar.