Türkiye Uluslararası Hukuka Uygun Davrandı

Türkiye'nin bu konuda uluslararası hukuka uygun davrandığı açık. İlk andan itibaren Türkiye, uluslararası kamuoyunu olayın detaylarıyla ilgili bilgilendirdi ve askeri angajman kurallarına uygun davrandığını belgeledi.

Devamı
Türkiye Uluslararası Hukuka Uygun Davrandı
Paris'teki Terör Saldırılarının Mağduru Müslümanlardır

Paris'teki Terör Saldırılarının Mağduru Müslümanlardır

SETA Vakfı Genel Koordinatörü Duran, Paris'te yaşanan terör olaylarının en büyük mağdurunun Müslümanlar olduğunu belirtti.

Devamı

Burhanettin Duran: “Rusya’nın amacı çok net; Türkiye ile Amerika’nın Cerablus-Azez’e kurmak istedikleri DAEŞ’ten arındırılmış bölge dediğimiz bölgenin kurulmasını istemiyorlar.”

Türk hava sahasını ihlal eden Rus uçağının düşürülmesinin uluslararası hukuk açısından değerlendirmesini Prof. Dr. İbrahim Kaya yaptı.

ABD'nin Suriye'de bıraktığı "jeopolitik boşluğu" dolduran Rusya "DAİŞ ile mücadele" adına ılımlı muhalifleri temizleme harekâtına giriştiğinde aslında Türkiye'nin Suriye politikasını da hedef almış oldu.

Paris saldırıları sonrasında gösterilen kararlı tutum, Suriye iç savaşının bölgede yol açtığı insani trajedinin ortadan kaldırılması konusunda gösterilmemiştir ve bu trajediye uzun zaman seyirci kalınması Paris saldırılarını tetikleyen nedenlerden biri olmuştur.

Rusya Propaganda Aygıtını İşletiyor

Ufuk Ulutaş, Rusya’nın, Türkiye’ye karşı propaganda aygıtını işlettiğine dikkat çekerek Putin’in, Türkiye’yi DAEŞ terör örgütünü desteklemekle suçlamasını “çaresizce yapılan bir açıklama” olarak yorumladı.

Devamı
Rusya Propaganda Aygıtını İşletiyor
DAEŞ'le Mücadele Konforu

DAEŞ'le Mücadele Konforu

Burhanettin Duran: “DAEŞ’le mücadele meselesi, rahatlatıcı ve meşrulaştırıcı bir hal aldı.”

Devamı

ABD'nin Putin'in "Türkiye'yi yalnızlaştırma hamlesi"ne "Rusya'yı sınırlandırma hamlesi" ile cevap vermesi gerekiyor.

DAİŞ radikalizminin insanlara hitap etme kapasitesi, ideolojilerinin mantıki tutarlılığından veya argümanlarının ikna ediciliğinden ziyade temel siyasi, psikolojik ve sosyal faktörlerden kaynaklanmaktadır.

Türk askeri zaten aylardır o noktadaydı ve talep üzerine Iraklıları eğitiyordu. Eğitim dışında herhangi bir görev yapmayan bu askerlerden rahatsız olanlar acaba örneğin Irak’taki binlerce İranlı yabancı savaşçıya ne diyor?

Musul’a asker takviyesine ilişkin değerlendirmesinde Muhittin Ataman, Irak merkezi yönetiminin yaptığı açıklamaların kafa karışıklığını gösterdiğinin altını çizdi.

DAİŞ’e dair mevcut ezberler, örgütün Irak’taki hızlı yayılmasını kısmen açıklarken Suriye’deki varlığını ve eylemlerini anlatmakta yetersiz kalıyor.

Murat Yeşiltaş: “Türkiye’nin bölgeyle bağlantısını koparmaya çalışan bir süreçle karşı karşıyayız.”

Muhittin Ataman: “Beklenen depreme doğru giderken Türkiye’nin, daha düne kadar olduğu gibi Kürt yönetiminin bağımsızlık ilanında mutlak bir kırmızıçizgi siyaseti izlemediğini düşünüyorum.”

Türkiye AB ilişkilerinde son haftalarda çok önemli gelişmeler yaşanmakta. Bu gelişmeler iki haftadır Rusya ile yaşanan jet krizinin gölgesinde kaldı.

Ufuk Ulutaş, sahada Irak ordusunun yürütmesi gereken operasyonları İran’ın yürüttüğünün altını çizerek DAEŞ’le mücadele kapsamında Musul’un alınmasında kilit rol oynayabilecek yeni bir aktörün; yeni bir grubun ortaya çıkmasının istenmediğini, tekel yürütme çabası bulunduğunu belirtti.

Yükseköğretimin yeniden yapılanması gerektiği sıklıkla ifade edilmiştir. Bu tartışmalarda dünyadaki çağdaş uygulamalar örnek gösterilmektedir. Özellikle Bologna sürecinin Türkiye'deki yükseköğretim sorunlarının bir kısmını çözebileceği iddia edilmektedir. Oysa Avrupa'daki üniversitelerin idealleştirilmesi, Avrupa üniversitelerinin yaşadığı güncel dönüşümü ve sorunları görmeyi engelliyor. Avrupa yükseköğretimi Amerika'yı izlemektedir. Paradoksal bir şekilde, Amerikan yükseköğretimi daha fazla farklılaşmakta iken Avrupa yükseköğretimi artık daha fazla standartlaşmakta ve bürokratikleşmektedir. 

Erol A.Cebeci, Kadir Üstün ve Kılıç Kanat’ın hazırladığı çalışmada, ABD’nin çıkarlarındaki devamlılıklarla yeni yönetimin yaratacağı farklılıklar bir arada analiz ediliyor.

Bu yazıda, ilerlemeciliğin gelenek, bilgi ve otorite ile kurduğu ilişkinin bir eleştirisi sunulmuştur.