İngiltere'nin Ayrılık Kararı Türkiye'yi Nasıl Etkiler?

"AB'den çıkalım" diyenler, Türkiye korkusu etrafında bir kampanya. Bu imal edilmiş korkunun sokaktaki karşılığını net olarak gören diğer Avrupalı yöneticiler Türkiye'yi dışarıda tutma kararlılıklarını artıracaklar.

Devamı
İngiltere'nin Ayrılık Kararı Türkiye'yi Nasıl Etkiler
Brexit AB'nin Sonu mu

Brexit AB'nin Sonu mu?

Avrupalı siyasetçilerin önünde hâlâ iki seçenek var. Ya "Müslüman göçmen" ve "Türkiye" korkusuna dayalı yeni bir AB projesi ile içe kapanmak. Ya da çoğulcu, çok kültürlü bir "ortak ev" olarak AB'yi yeniden icat etmek.

Devamı

Avrupalı liderler topu yine taca atarak sorumluluktan kaçmak suretiyle aşırı sağcı argümanları sahiplendiler ve böylelikle Avrupa kalesini çevreleyen surları tam da aşırı sağcı, İslamofobik çevrelerin çağrılarına uygun bir şekilde daha da güçlendirmiş oldular.

Muhittin Ataman: “Hem İngiltere’de hem de Avrupa’da siyasetçilerin ve devlet yöneticilerinin başı ağrımaya devam edecek.”

Burhanettin Duran, İngiltere’de 23 Haziran referandumundan çıkan Brexit kararına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Ufuk Ulutaş: “Avrupa’nın birleştirilmesi projesinin bu kadar ağır yara aldığı bir dönemde, Avrupa Birliği’nin Türkiye’nin üyelik müzakerelerine çok ciddi bir öncelik vereceğini düşünmüyorum.”

Brexit'in Etkileri Ne Kadar Sürecek?

Hatice Karahan, Brexit’in Avrupa ve dünya ekonomisine etkilerini değerlendirdi.

Devamı
Brexit'in Etkileri Ne Kadar Sürecek
Perspektif Brexit Süreci Küresel Ekonomi ve Türkiye Fırsatlar ve Tehditler

Perspektif: Brexit Süreci, Küresel Ekonomi ve Türkiye | Fırsatlar ve Tehditler

Brexit süreci küresel ekonomiyi nasıl etkiledi? Brexit sürecinin İngiltere ve AB ekonomisine olası etkileri nelerdir? Brexit sürecinin Türkiye ve yükselen ekonomilere sunduğu fırsatlar nelerdir?

Devamı

Ayrılık taraftarları ve karşıtlarının temel argümanları nedir? Cameron hükümeti Avrupa Birliği’nden ne talep etti? Anketler ne söylüyor? Birleşik Krallık’ın Avrupa Birliği’nden ayrılmasının muhtemel sonuçları ne olur?

Cameron son anda kendi kopardığı fırtınanın Britanya gemisini karaya oturtacağının farkına vardı, ancak manevra yapmak için artık çok geçti.

Avrupalı liderler topu yine taca atarak sorumluluktan kaçmak suretiyle aşırı sağcı argümanları sahiplendiler ve böylelikle Avrupa kalesini çevreleyen surları tam da aşırı sağcı, İslamofobik çevrelerin çağrılarına uygun bir şekilde daha da güçlendirmiş oldular.

Avrupa'da AB karşıtlarının oranının her geçen gün arttığını söylememiz gerekiyor. AB içerisindeki birlikten yana yerleşik siyasetçiler bu trende karşı koymak konusunda başarısız.

Avrupalı siyasetçilerin önünde hâlâ iki seçenek var. Ya "Müslüman göçmen" ve "Türkiye" korkusuna dayalı yeni bir AB projesi ile içe kapanmak. Ya da çoğulcu, çok kültürlü bir "ortak ev" olarak AB'yi yeniden icat etmek.

"AB'den çıkalım" diyenler, Türkiye korkusu etrafında bir kampanya. Bu imal edilmiş korkunun sokaktaki karşılığını net olarak gören diğer Avrupalı yöneticiler Türkiye'yi dışarıda tutma kararlılıklarını artıracaklar.

Gelişmiş ülkelerin himayesinde olan ekonomik güç dengesi yükselen ekonomilere geçti geçiyor derken, gelişmiş ülkelerin aleyhine ve yükselen ekonomilerin lehine olan sürece bir de Brexit eklendi.

İslam düşmanlığı, mülteci ve göçmen karşıtlığı ile körüklenen Brexit kampanyası sonrası Birleşik Krallık'ta yabancılara yönelik ırkçı saldırılar birkaç hafta içerisinde görülmemiş boyutlara ulaştı.

Belgelerde adı geçen devlet adamlarını siyasi açıdan zor günlerin beklediği söylenebilir. Adli ve cezai süreçler konusunda bir şey söylemek zor olsa da, siyasi açıdan büyük baskı altında kalacaklar.

Sığınmacıların istihdam sorunlarını kalıcı olarak çözebilmek için onları bulundukları ülkelerde bir şekilde meşru iş piyasasına dâhil etmek gerekiyor.

Avrupa Birliği (AB)'nin, Suriye meselesine yaklaşımına bakıldığında, karşımıza ortak tutum sergilemekten aciz bir AB tablosu çıkıyor. Bu tablodaki en büyük ayrışma ise İngiltere ve Fransa ile bu iki ülkenin karşısında konumlanan Almanya arasında yaşanıyor.

Kadir Üstün, İngiltere Başbakanı David Cameron'un Türkiye ziyaretini ve Amerika siyasetindeki son gelişmeleri değerlendirdi.

Koalisyon dönemlerinde, siyasal kırılganlığın artmasından dolayı siyasi partiler sadece diğer partilerle pazarlık yapmamışlardır. Aynı zamanda medya gücünü elinde bulunduran yerleşik sermaye yapıları ya da güçlü sermaye grupları ile de iyi geçinmek zorunda kalmışlardır.