Kim Yönetebilir Tartışması

İktidar ve muhalefet arasındaki rekabetin ana iddiası ülkeyi kendisinin yönetebileceğidir. Bu iddianın ikinci yüzü ise rakibinin ya da rakiplerinin yönetemeyeceğidir. 2023 seçimlerine giderken Türkiye'de güncel siyasetin her konusu bu tema etrafında şekilleniyor. En son muhalefet Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın NATO'nun Madrid Zirvesi'nde Türkiye'nin taleplerini Finlandiya ve İsveç'e kabul ettirdiği üçlü mutabakatı eleştirdi.

Devamı
Kim Yönetebilir Tartışması
Kimlik Siyaseti mi Milli Kimlik Tartışması mı

Kimlik Siyaseti mi Milli Kimlik Tartışması mı?

Evet bir kimlik siyasetine tanık olacağız ancak bu 'milli çıkarları' koruyan kapsayıcı bir milli kimlik tartışması olmaya aday.

Devamı

İttifaklar ve siyasi partiler, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle birlikte şekillenen yeni siyasi alanda seçim kazanmak için toplumun çok geniş kesimlerine yönelik siyaset üretmeleri gerektiğinin farkındalar.

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, siyaset gündemindeki son gelişmeleri değerlendirdi.

9 yılın ardından Gezi eylemlerinin ne olduğu ya da ne olmadığı tartışması giderek siyasetin merkezine yerleşiyor. Kılıçdaroğlu'nun muhalefetin ortak adayı ya da CHP'nin adayı olma ihtimali bu tartışmayı daha da hararetlendiriyor.

Siyasi gündemimizde 10 fırtınası esiyor. Önce 29 Mayıs'ta dördüncü buluşmasını gerçekleştiren 6 muhalefet genel başkanı 10 maddelik 'temel ilkeler ve hedefler bildirgesi' yayımladı.

10 Soru Tartışması

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çarşamba günkü grup toplantısında CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na yönettiği 10 soru 2023 seçimlerinin muhtemel tartışma gündeminin parametrelerini gösteriyor.

Devamı
10 Soru Tartışması
27 Mayıs Kılıçdaroğlu nun Siyaset Dili ve CHP Elitlerinin Zihin

27 Mayıs, Kılıçdaroğlu’nun Siyaset Dili ve CHP Elitlerinin Zihin Haritası

Oldukça uzun bir zamandır CHP Genel Başkanlık makamının başvurduğu tehditkâr, mütecaviz, ayrıştırıcı ve marjinalleştirici nefret kodları üzerinden kurgulanan siyaset dili ve öğretmenlerden yargı mensuplarına ve bürokratlara; işçi, esnaf ve çiftçilerden sanatçılara uzanan çok geniş bir spektrumda toplumun 'kendisi' dışındaki kesimlerine yönelik işlettiği marjinal siyaset yaklaşımını oturtmaya çalıştığımız yer, karşımıza bir 'zihin haritası' sorununu çıkarıyor.

Devamı

Kılıçdaroğlu, FETÖ için kullanılan tabirleri kendince Erdoğan'ın etrafı için sarf ederek bir korku ve intikam iklimi oluşturmaya çalışıyor...

6’lı masadaki genel başkanlar, ortak cumhurbaşkanı adayını müzakereyi ileriye bırakırken CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu aday olmadığını söyleyemeyeceği bir noktaya gelmek üzere.

Dış politika milli bir meseledir. Uzun süre iktidar olamamanın getirdiği sorumsuzlukla ve popülist yaklaşımlarla dış politikaya yaklaşılamaz. Dış politikada devletlerin sorumluluğu vardır. Bu sorumluluk sadece iktidarları bağlamaz. Muhalefetin teorik olarak iktidar alternatifi olduğu düşünüldüğünde söylediği sözler, ortaya koyduğu yaklaşımlar uluslararası çevreler tarafından da çok kolay bir şekilde araçsallaştırılır.

Kamuoyunda toptan 'mülteci meselesi' olarak ele alınan konu çok boyutlu. Sığınmacıları, yasadışı göçmenleri, izinle ülkemizde yaşayanları ve hatta turizm için gelenleri de içeriyor.

Sığınmacılar ve yasadışı göç tüm dünyanın ve Türkiye'nin sıcak meselesi. Bu mesele giderek kimlik ve değerler anlamında demokrasimizi en fazla etkileyecek bir mecraya dönüşüyor.

İP ve DEVA merkez sağda daha büyük yer tutabilmek için çabalıyor. 6'lı masa dizilimi bu iki partinin CHP'nin seküler oylarına talip olması için de düzlem oluşturdu. İttifak içi seçmen geçişleri kaçınılmaz görünüyor. Cumhur İttifakı içinde seçmen kaymaları sorun teşkil etmezken 6'lı masa bileşenleri için bu çoklu aday rekabeti ve seçmen kayışları daha kritik görünüyor. Masa giderek seçmene daha dağınık bir görüntü veriyor.

Muhalefet cephesinde yürütülmeye çalışılan işbirliği görüntüsü, muhalefet içi sert rekabetle kilitleniyor. Önümüzdeki süreçte, hem parlamento seçimlerinde, hem de cumhurbaşkanı adayının kim olacağı meselesinde tartışma ve rekabet derinleşerek devam edecek.

Muhalefetin çetin bir gündemi var. Yeni seçim yasasından sonra hem muhalefet partileri hem de akıl verenleri hummalı şekilde senaryoları çalışıyorlar ve nasıl bir ittifak yapısı oluşturulmalı üzerine kafa yoruyorlar.

Aday belirlenmedikçe aday çekişmeleri bitmez. Hatta belirlense bile küskünleri çıkar. Muhalefete akıl verenlerin toparlanmak için öne sürdükleri 'demokrasi cephesi' formülü ya da 'otoriterlik-demokratlık' ayrımı seçmende bekledikleri karşılığı üretemez. Uluslararası sistemin belirsizliğinin arttığı bir dönemde Türkiye'yi 2023 sonrasına taşıyacak politikalarda uzlaşıp bunu seçmene etkili bir isim etrafında ulaştırabilmeleri lazım.

Macaristan seçimlerinin sonucu bizdeki muhalefetin sistem- aday çelişkisini yeniden göz önüne getirdi. 6'lı masadaki genel başkanlar iki sistem önerisi getirmek ve buna uygun bir ortak aday bulmak durumundalar. 2023 seçimleri için alternatif bir cumhurbaşkanlığı sistemi önerisi ve sonrası için de güçlendirilmiş parlamenter sistem önerisi. İkincisi için bir öneri getirdiler ancak yeterli ilgiyi görmedi. Zira seçmen belirsizlik değil netlik ister. Asıl merak edilen nasıl bir cumhurbaşkanlığı sistemi önerecekleri.

Bu analiz Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemin içeriğini teknik ve siyasi açılardan irdelemeyi amaçlamaktadır.

İktidar, Ukrayna krizini dinamik şekilde ele alıyor. Amaç, Türkiye'yi savaşın etkilerinden mümkün olduğu ölçüde korumak ve barışın yolunu açabilecek bir politikaya katkı verebilmek.