Seçimlere Endeksli ‘Gerilim’ Kontrolden Çıkmamalı

Kuşkusuz, Miçotakis hükümetinin Fransa ve ABD ile girdiği savunma ilişkilerini Türkiye ile gerilimi artırmada bir garanti olarak gördüğü söylenebilir.

Devamı
Seçimlere Endeksli Gerilim Kontrolden Çıkmamalı
Seçime Giderken Karşılaştırmalı Siyasi Bilanço

Seçime Giderken Karşılaştırmalı Siyasi Bilanço

Hem iktidar hem muhalefet açısından 2023 seçimleri çok kritik. Son dört yıllık süreçte seçim gündemi sürekli tedavülde olduğu için seçim sonuçları ile ilgili her hafta tahminler güncellendi.

Devamı

Birkaç haftadır süren tartışma ve yapılan açıklamalar, Türkiye'nin Suriye politikasını değiştirme hazırlığında olduğuna dair kuvvetli bir izlenim uyandırıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan 18 Ağustos'ta Ukrayna'yı ziyaret ederek Devlet Başkanı Zelenskiy ile ikili; BM Genel Sekreteri Guterres'in de katılımıyla üçlü bir zirve gerçekleştirdi.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Ferhat Pirinççi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Suriye krizinin çözümü noktasında yaptığı açıklamalar üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Seçimler yaklaştıkça siyasi hayatımızın çok sayıda konusu yeni bir siyasallaşma dalgasına giriyor.

2023 Seçimlerine Giderken Birçok Provokasyona Şahit Olacağız

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Cemevlerine yapılan saldırıları ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cemevi ziyaretini değerlendirdi.

Devamı
2023 Seçimlerine Giderken Birçok Provokasyona Şahit Olacağız
Soçi de Gündemde Neler Olacak

Soçi’de Gündemde Neler Olacak?

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, Erdoğan ile Putin arasında Soçi'de gerçekleştirilecek görüşme ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Devamı

HDP 'anahtar rolü' iddiasına dayanarak 6lı masayı daha sık baskı altına alacak söylemler kuruyor.

Türkiye milli menfaatleri gereği kimi ülkelerle bazı konularda gerilim yaşıyor. Ancak bunu, sanılanın aksine, uzlaşmaz ideolojik temellere oturtmadığı için uygun şartlarda ve karşılıklı olarak aynı ülkelerle ilişkilerini normalleştirebiliyor. Ankara işbirliği yaptığı ülkelerin zor zamanında risk alıyor.

Belirsiz ve çoklu rekabetlerle dolu uluslararası ortama en hazır ülkelerden birisi Erdoğan yönetimindeki Türkiye. Son beş-altı yılda Türk dış politikasında yaşanan en büyük dönüşüm bölgesel ve küresel krizlere yaklaşımda oldu.

Zirve sonunda açıklanan 16 maddelik bildiri, Türkiye'nin terörle mücadeledeki hassasiyetlerini dikkate alacak şekilde kaleme alındı ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasındaki vurgu önemliydi: 'Sözler yaralara derman olmuyor.' Diğer bir ifadeyle Türkiye iki ülkeden de Suriye konusunda retoriğin ötesinde net eylemler bekliyor.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Ferhat Pirinççi, NTV ekranlarında Tahran’da gerçekleştirilen Türkiye - Rusya - İran üçlü zirvesi üzerine değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye, bölgeyi kutuplaştıracak bloklaşmaların karşısında duruyor, bunun istikrar getirmeyeceğini sadece mevcut çatışmaları artıracağını düşünüyor.

Türkiye'nin temel mesajları; terörle ayrım yapmaksızın mücadele ve Suriye’de siyasi sürece tekrar işlerlik kazandırılması oldu. İran Türkiye’nin terörle mücadele ve güvenlik kaygıları konusunda uzlaşmaz tavrını muhafaza ediyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İran ziyaretinin amaçları nelerdir? Ziyaretin önemine ve sonucuna dair neler söylenebilir? Türkiye-İran ilişkilerinde güncel konu başlıkları nelerdir? İran, Türkiye’nin Suriye operasyonuna nasıl bakıyor? Türkiye-İran ilişkilerini yakın gelecekte neler bekliyor?

19 Temmuz'da yapılacak Tahran görüşmeleri, Türkiye'nin İran ve Rusya ile olan ilişkilerindeki önemli konu başlıklarını Suriye paydasında bir araya getirip müzakere etmeye matuf bir nitelikte olacak.

15 Temmuz gecesi iradesine, vatanına ve demokrasisine sahip çıkan yüz binlerin arasında iken sıklıkla 'Bu ülke buna layık değil' dediğimi hatırlıyorum. Hayatımın en mutlu anı da 16 Temmuz sabahı bu milletin evlatlarının darbecileri teslim alarak tankların üstüne çıktığı saatlerdir. Merhum Sezai Karakoç'un deyişiyle milletimin ruhunun dirilişini gördüğüm o uzun gece ve sabahıdır

2023 seçim kampanyalarında Kürt oylar üzerinde ciddi bir rekabet olacağı anlaşılıyor. Bu rekabet şimdiden açılım söylemlerini başlattı ise de bunun somut ve kapsamlı politika önerilerine dönüşüp dönüşmeyeceği henüz belli değil.

Cumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz dört yılda yargı reformu yasaları, infaz düzenlemesi, Covid-19 salgınıyla mücadele tedbirleri, uluslararası antlaşmaların onaylanması, askerlik reformu, vergi düzenlemeleri ve nihayet hükümet bütçeleri gibi en önemli faaliyetlerini Meclisin çıkardığı kanunlarla gerçekleştirebildi. Bu dönemde Meclis toplam 271 yasayı kabul etti. Ayrıca unutulmamalı ki çıkarılan her yeni kanun "kanunda açıkça düzenlenen konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz" hükmü gereğince Cumhurbaşkanının kararname alanını daha da daraltıyor. Meclis yeni sisteme uyum sağladıkça parlamenter sistem tecrübesinde görülmediği kadar etkili bir yasama organı karşımıza çıkacaktır.