Ekonomik Kriz Yaygaracılarının Derdi Ne?

15 Temmuz darbe ve işgal girişiminin son olmayacağını hepimiz biliyorduk. Melez yöntemlerin kullanıldığı sürekli bir savaş bu. Peki şu anda ne yapıyorlar?

Devamı
Ekonomik Kriz Yaygaracılarının Derdi Ne
Avrupa Türkiye yi Kayıp mı Ediyor

Avrupa Türkiye’yi Kayıp mı Ediyor?

Ankara’nın 2000’li yıllarda artık “eşit göz hizasında” yani karşılıklı egemenliğe saygı ve içişlerine karışmama temelinde bir ilişki kurmak istediğini bir türlü anlamadılar.

Devamı

Türkiye'de klasik siyasetçilerin Batı'ya bakışı hayranlık ve nefret sarkacında oldu hep. Erdoğan bu ikilemin ötesine gidebilen müstesna bir siyasetçi.

Kıymetleri kendilerinden menkul Türkiye uzmanlarının 2000 sonrası Türkiye’sine dair bilgileri pozisyonlarından ibaret.

Gün geçmiyor ki Avrupa'nın bir başkenti ile aramızdaki gerilim medyaya yansımasın. İnsan soruyor Avrupa ile nereye gidiyoruz?

TRT World, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sıklıkla ifade ettiği “Dünya Beşten Büyüktür” söyleminin, uluslararası medyada görünürlüğünün sağlanması için de önemli bir fırsat.

CHP ya Şimdi Konuşsun ya da Ebediyete Kadar Sussun

Kemal Kılıçdaroğlu kesreti kelama müptela bir siyasetçi. Bu konularda da konuşsun. Hiçbir şey olmasa, yeni hükümet sistemi içinde bütçenin yapılanması ile ilgili hususlarda görüşlerini ortaya koysun. Somut olsun, katkı sunsun.

Devamı
CHP ya Şimdi Konuşsun ya da Ebediyete Kadar Sussun
Avrupalılar Kendi Derdine Yansın

Avrupalılar Kendi Derdine Yansın

Almanya ve Fransa başta olmak üzere Avrupalı ülkeler, bırakın kendilerini doğrudan ilgilendiren küresel sorunlara müdahil olmayı, kendi içindeki sorunları çözüme kavuşturamadı.

Devamı

Çavuşoğlu’nun dün Ankara’da Alman meslektaşıyla yaptığı basın toplantısında söylediği “AB ülkelerinin Türkiye’yi aşağılayıcı tavırlarından bıktık” şeklindeki sözler, Avrupalılara her şeyi anlatıyor.

Türkiye üzerindeki etkisinin sınırını bilmeyen, ve istikrarının Türkiye'ninkine ne kadar bağlı olduğunu anlamayan AB siyasetçileri sağ- popülist dalganın kendilerini tasfiyesini seyretme makamındalar.

Yeni boşlukların oluşması tehlikesine rağmen Türkiye "sert gücünü" kullanırken Trump ABD'si ile daha reel bir müzakere, pazarlık yürütebilir.

Türkiye’nin huzurunu hükümet mi kaçırıyor yoksa PKK, YPG, PYD gibi ne kadar terörist oluşum varsa hepsini ve onların destekçisi ABD’yi arkasına alıp çözüm masasına tekmeyi vuran HDP mi?

Cumhuriyet, önümüzdeki süreçte yeniden Atatürkçü çizgisine dönecek ve muhalefetini bu bağlamda devam ettirecektir fakat topluma ve toplumun değerlerine olan karşıtlığından vazgeçmeyecektir.

Göründüğü kadarıyla operasyonun tarafları arasında ne bir uzlaşı var ne de ortada gerçek bir Musul operasyonu. Bu nedenle Türkiye Irak’ta savunmada kalmaya devam edebilir.

15 Temmuz gecesi ve sonrasında yaşananların toplumsal hafızada bıraktığı izlere bakmak ve bunların analizini doğru yapmak gerekiyor. Bu doğrultuda hazırlanan en kapsamlı çalışmalardan biri, Demokrasi Nöbetleri: Toplumsal Algıda 15 Temmuz Darbe Girişimi başlıklı saha araştırması.

Sıkıntılı gidişatın durdurulmasında Almanya'ya kritik bir sorumluluk düşüyor. Ne yazık ki Merkel mülteciler konusunda gösterdiği liderliği sonuçlandıramadığı gibi FETÖ konusunda da Türkiye'yi karşısına alıyor.

Ciddi bir büyüme potansiyeli taşıyan dev bir diyardan bahsediyoruz. Potansiyeli gerçekleştirebilmek ise, çok-faktörlü dev bir kaynak gerektiriyor.

Bu kadar süre faiz indirimine dair hiçbir şey yapmadan bekleyerek, bankalar önemli bir kâr ettiler. Ancak bireysel veya kurumsal kazanımın orta ve uzun vadede ülke ekonomisine de katkı yapması gerekir.

"Uluslararası sistem"in, ABD'nin, kaldıysa biraz AB'nin iktidarına güvenip "buralar hep bizim" edasıyla hareket ediyorlar. Şimdi sokakları hareketlendirmenin derdindeler.

SETA tarafından hazırlanan Kriter dergisinin yedinci sayısı okuyucu ile buluştu.

"Türkiye, Musul meselesinde orada olmak zorunda. Irak'ın geleceği Türkiye'yi çok yakından ilgilendiriyor."