Türkiye'nin 14- (28) Mayıs 2023 Genel Seçimleri birçok dış politika analisti tarafından 2023'ün en önemli seçimi olarak tanımlanmıştı. Başta Batı'dan olmak üzere dünyanın birçok köşesinden uzmanlar, basın mensupları, siyasetçiler ve kamuoyları Türkiye'de Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı ve AK Parti'nin zaferi ile sonuçlanan seçimleri yakından takip ettiler. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yeniden cumhurbaşkanlığına seçilmesi Avrupa'da ve birçok Batı ülkesinde beklenmedik bir gelişme olarak yorumlandı. Bu durum Türkiye'de olduğu gibi Batı'da da karar alıcı ve kamuoylarının "uzman" ve "anketçiler" tarafından yanlı bilgilendirilmiş/yönlendirilmiş olmalarının bir sonucudur. Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunu sürpriz olarak algılayan yerli ve yabancı çevreler Erdoğan'ın ikinci turda kazanacağına kanaat getirdiler. Sonuç olarak Erdoğan'ın seçimi kazandığının anlaşıldığı saatlerden itibaren hızlı bir tebrik dalgasına şahit olduk. Dünya liderleri hızlı bir şekilde Erdoğan'ın zaferini kabul ettiler ve yeni dönemde Türkiye ile çalışma isteklerini dile getirdiler.
Devamı
Cumhurbaşkanı Erdoğan cumartesi günü yemin edecek ve açıklayacağı kabine ile önümüzdeki beş yılın aktör ve politikalarını kamuoyuna sunacak. "Türkiye Yüzyılı İçin Doğru Adımlar" başlığı ile açıkladığı seçim beyannamesini hayata geçirecek ekibini tanıtacak.
Devamı
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından Türkiye-ABD ilişkilerinin seyri merak ediliyor. Suriye’deki durum, İsveç’in NATO beklentisi, F-16 alımı ve Ukrayna savaşının ABD ilişkilerindeki rolünü, SETA’dan Araştırmacı Bilgehan Öztürk ile konuştuk.
SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, "Büyük Türkiye zaferi, bütün toplumsal kesimleri kucaklayarak, harekete geçirerek ortaya çıkarılacak olan başarının, yepyeni bir kalkınma hamlesinin adıdır." dedi.
Rapor detayları verileri baz alarak, sayısal açıdan ve karşılaştırmalı bir biçimde ancak cumhurbaşkanı seçimi özelinde analiz etmektedir. Öte yandan raporun dikey aksını birinci ve ikinci tur seçimleri, yatay aksını ise Erdoğan ve Kılıçdaroğlu’nun aldıkları oylar oluşturmaktadır. Bu doğrultuda genel seçim sonuçlarının yanında yurt içi ve yurt dışı oylar, katılım ve geçerli oy oranları, ilk ve ikinci tur arasındaki oy farklılıkları, büyükşehirler, deprem bölgesi, Türkiye’nin coğrafi bölgeleri gibi çeşitli başlık ve açılardan seçim incelenmektedir. Dolayısıyla görselleştirmelerin yardımıyla ve olabilecek en basit şekliyle karşılaştırmalı ve sayısal bir seçim analizi amaçlanmaktadır.
Meclisteki temsil oranı nasıl yorumlanmalıdır? Yeni Meclis aritmetiğinin muhtemel sonuçları nelerdir? Yeni bir anayasa yapılması ya da anayasa değişikliğine gidilmesi mümkün müdür?
Moderatör : Murat Yeşiltaş, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi, SETA Konuşmacılar : Nebi Miş, Sakarya Üniversitesi, SETA Hamit Emrah Beriş, Hacı Bayram Veli Üniversitesi Talha Köse, İbn Haldun Üniversitesi, SETA
Devamı
Erdoğan, 1994 Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimine ek olarak 2002'den itibaren peş peşe (referandumlar dahil) 16 seçim kazandı. 21 yıllık kesintisiz iktidarından sonra hem Cumhur İttifakı ile Meclis'in çoğunluğunu ele geçirdi hem de yeni bir 5 yıllık görev onayı aldı. 2014, 2018 ve 2023 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ortalama yüzde 52 oy almayı başardı. Bu siyasi başarı, siyasi hayatımızda öncesi olmayan, yanına bile yaklaşılamayan ve sadece kendisi ile yarışan bir rekor.
Devamı
Erdoğan’ın liderliğinde Türk dış politikası, Batı ile ve büyük güçlerle ilişkilerde “eşitler arası bir ilişki”yi talep eden, kendisine Doğu ya da Batı herhangi bir “dış eksen” tanımlamayan bir tarz benimsediyse; Millet İttifakı Türk dış politikasında daha iddiasız, Batı ile ilişkilerde “yerini bilen” ve dış eksen olarak da belirgin bir şekilde Batıyı benimseyen bir tarzı hayata geçirecekti.
28 Mayıs seçimlerinin tüm dünyaya ne kadar canlı ve sağlam bir demokrasi olduğumuzu gösterecek şekilde gerçekleşmesini diliyorum. Türkiye'mize hayırlı olsun.
Seçim sonuçlarının gösterdiği en önemli çıktı, salt bir ideoloji olmanın ötesinde milliyetçi anlayış, yaklaşım ve hassasiyetin, Türkiye’deki en güçlü siyasi eğilim haline geldiğidir. Bu noktada, gerek tarafların seçimlerde tercih ettiği söylem ve strateji, gerek iç ve dış tetikleyicilerle milliyetçiliğin heterojen bir yapıyla da olsa gerçek bir “dip dalga” olduğunu söylemek mümkün.
SETA Siyaset Araştırmacısı Mert Hüseyin Akgün, SETA’nın düzenlediği “28 Mayıs’a Doğru Seçim Güvenliği ve Özgürlüğü” başlıklı panelde, Türkiye’de seçim güvenliği bağlamında alınan önlemleri özetledi.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, A Haber ekranlarında yayınlanan Arka Plan programında, ikinci tur seçimlerinden önce muhalefet cephesinde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi.
28 Mayıs'taki ikinci tur seçimlerinin üç önemli bilinmeyeni var. İlki, ATA İttifakı adayı Oğan ve Zafer Partisi Genel Başkanı Özdağ'ın tercihlerinin ayrışmasının seçmene etkisi. İkincisi, Kılıçdaroğlu'nun aşırı sağ söyleme savrularak sert ve negatif bir kampanya yürütmesinin nasıl bir karşılığının olacağı. Üçüncüsü, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kılıçdaroğlu'nun ittifaklarının oylarını ne ölçüde seferber edebileceği. Kuşkusuz Erdoğan birinci turda yüzde 49.5 alarak Kılıçdaroğlu'na 4 puanı aşan bir fark atmanın avantajı ile ikinci tura giriyor. Yine Cumhur İttifakı'nın Meclis'te çoğunluğu elde etmesi Erdoğan'ın yarıştaki diğer bir üstünlüğü. Ve Erdoğan'ın partisine ve seçmenine sıklıkla rehavet uyarısında bulunması rakibini açık farkla yenmek istemesiyle ilgili. Yine de her seçimin kendi dinamikleri ve tercihleri olur. Rakip küçümsenmeye gelmez.
SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, TRT 1 ekranlarında yayınlanan Enine Boyuna programında, Kılıçdaroğlu’nun ikinci tur seçimleri öncesindeki söylem değişimini değerlendirdi.
SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, TRT 1 ekranlarında yayınlanan Enine Boyuna programında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sürekli yaptığı yerlilik ve millilik vurgusunun seçmendeki etkisi üzerine değerlendirmelerde bulundu.
Sosyal Politikalarda AK Parti Tecrübesi