Kriter'in Nisan Sayısı Çıktı: Şimdi Muhasebe Zamanı

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 89. sayısı raflarda yerini aldı.

Devamı
Kriter'in Nisan Sayısı Çıktı Şimdi Muhasebe Zamanı
31 Mart'a Doğru AK Parti

31 Mart'a Doğru AK Parti

Bu analizde AK Parti’nin yerel seçim kampanyası, söylem ve stratejisi üzerinden ana hatlarıyla değerlendirilmiştir

Devamı

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfınca (SETA) "31 Mart'a Doğru Türkiye" başlıklı panel düzenlendi.

Bu analiz Devlet Bahçeli liderliğindeki MHP’nin 31 Mart yerel seçimlerine doğru ilerleyen süreçteki seçim siyasetine odaklanmaktadır.

Yakın dönemde Rusya-Ukrayna Savaşı'na yönelik geliştirdiği diplomatik açılımlar, Suriye ve Irak'taki terör örgütleriyle askerî mücadelesi, Gazze'deki insanlık dramına karşı duruşu ve savunma sanayii hamleleri ekseninde uluslararası kamuoyunun radarına giren Türkiye, 2023 yılında hem sosyo-ekonomik hem de siyasal kazanımlarını koruyup geliştirme hususunda kritik görülebilecek bir Cumhurbaşkanlığı ve TBMM Seçimleri'ne sahne oldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı, seçimlerde şüpheye yer bırakmayacak şekilde başarılı sonuçlar elde etti. 100. yıldönümünü kutlayan Türkiye'de Erdoğan'ın karizmatik liderliği ve Cumhur İttifakı'nın ortaya koyduğu stratejik akıl bir kez daha karşılık buldu. Dolayısıyla 2023 seçimlerinden siyasal gücünü koruyarak çıkan Cumhur İttifakı bileşenleri 31 Mart'ta gerçekleşecek yerel seçimlere sosyo-psikolojik üstünlükle giriyor.

SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, TRT 1 ekranlarında yayınlanan Enine Boyuna programında, yerel seçimlere kalan son 10 günde, Cumhur İttifakı’nın yerel seçim gündemine dair değerlendirmelerde bulundu.

Cumhur İttifakı ve YRP İlişkisi Nereye?

Yerel seçimlere 22 gün kala Cumhur İttifakı ile Yeniden Refah Partisi (YRP) arasındaki ilişki netleşiyor. Bu seçimlerin en önemli olgusu Mayıs 2023 seçimlerinde CHP ile ittifak yapan muhalefet partilerinin tek başına seçime girme kararıydı. "Üçüncü yol söylemi" ile İYİ Parti bu tercihi en açık şekilde ortaya koyan parti oldu. CHP çevrelerinin tüm eleştirilerine ve partisinden istifalara rağmen Akşener kararlı davrandı. Zafer Partisi, DEVA, SP, GP ve Memleket Partisi de kendi adaylarını çıkardı. 2019 ve 2023 ittifaklarının CHP haricindeki ittifak partilerine kaybettirmesi ve CHP'den gelen küçümseyici eleştiriler sağ partileri küstürdü. DEM Parti ise parti içi bölünme ve Kandil'den gelen uyarılarla aday çıkarsa da karmaşık ve kısmi bir işbirliği yapmaktan geri durmadı. Sözgelimi İstanbul büyükşehirde kampanya yapmayan bir adayı var DEM Parti'nin. Yine CHPDEM Parti arasındaki karmaşık ilişki polemikler, meclis üyelikleri pazarlıkları ve aday çıkarılmayan ilçeler üzerinden sürüyor. Muhalefet partileri üçüncü yol anlayışıyla hem iktidarı hem de CHP muhalefetini eleştiren söylemlerle kampanya yürütüyorlar. Bu söylemlerin belirgin bir siyasi atmosfer oluşturduğunu söylemek mümkün değil. CHP ise eski ortaklarını eleştirmeden seçmen tabanlarına ulaşmaya çalışıyor.

Devamı
Cumhur İttifakı ve YRP İlişkisi Nereye
Kriter'in Mart Sayısı Çıktı Şehirlerimizin Geleceği 2024 Yerel Seçimleri

Kriter'in Mart Sayısı Çıktı: Şehirlerimizin Geleceği | 2024 Yerel Seçimleri

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 88. sayısı raflarda yerini aldı.

Devamı

31 Mart yerel seçim kampanyaları son 30 güne hızlı bir tempoyla giriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın il mitingleri hız kesmezken CHP Genel Başkanı Özel de giderek selefi Kılıçdaroğlu gibi kurumların (mahkemenin) önüne giden ve "hesap sorma" temalı sert söylemler kuran bir kampanyaya yöneliyor. Erdoğan'ın "CHP'de iktidar kavgası var, bunlar mı şehirlerimize hizmet edecek" ve "Merkez ile yerel birlikte çalışmalı" söylemlerine karşı Özel de bütün tuşlara basan bir söylem hareketliliği sergiliyor. Konuşmalarında bazen ekonomi başta olmak üzere genel siyasetin konularına değiniyor bazen de CHP'deki değişimcilerin ideoloji boşluğunu doldurmak istercesine polemikler üretiyor.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 87. sayısı raflarda yerini aldı.

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 100. yılında en önemli seçimlerden birine tanık olurken, Insight Turkey, seçimleri titizlikle değerlendiren ve sonrasında Türkiye'nin dış politikasının nasıl şekilleneceğini incelediği özel sayısını gururla sunarken, bu konudaki ufuk açıcı tartışmaların okuyucularımıza faydalı olacağını umuyor ve inanıyoruz.

Akşener, partisini merkez sağda birinci parti yapabilecek yeni dönem siyasetinin ne olacağına dair bir vizyon ortaya koymadı. Siyasi seçeneklerinin önünü kısmen açtı ancak şimdilik durumu Cumhur İttifakı'na yaklaşmaktan uzak. Akşener, Cumhur ve Millet ittifaklarına alternatif bir üçüncü yola mı girer yoksa yeni sürüm Millet İttifakı için partisinin pazarlığını güçlendirme peşinde mi önümüzdeki dönemde göreceğiz. Bu siyasetsizlik sendromu tüm muhalefetin sorunu aslında.

Muhalefet çevreleri kendi destekledikleri adayı, seçimleri kaybettiğine daha tam ikna edemeden, tartışmasız bir şekilde yeniden seçilen Erdoğan çoktan kabinesini açıklamıştı. Kemal Kılıçdaroğlu, seçimi niçin kaybettiğini kendi destekçilerinin karşısına çıkıp açıklamadan, iktidarın hem yasama grubu hem de yürütme organı, kendi görev alanlarına ilişkin çalışmalara hızla başladılar.

Yüzde 86 gibi yüksek bir katılım oranıyla gerçekleşen 14/28 Mayıs seçimlerini geride bıraktık. Cumhurbaşkanı Erdoğan üst üste 16. seçimden de zaferle ayrıldı. Bu serbest ve dürüst seçimlere dayanan demokratik rejimlerde eşine rastlanması pek mümkün olmayan bir başarı.

Türkiye Yüzyılı'nın başladığı dönemin A Takımı olarak görülen kabine seçkin siyasetçi, bürokrat, teknokrat ve iş insanlarından oluşuyor.

Türkiye’nin hakir görmeyen ve üsten bakmayan bir tutumla bölgeye yaklaşmasının yıllardır ayrımcılığa uğrayan halkların gönlünde yer edinmesini sağladı.

TBMM'de 28. yasama dönemi dün MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin yönettiği oturumda milletvekillerinin yeminleriyle başladı.

Seçim sonuçları AK Parti perspektifinden ele alındığında hem olumlu hem de olumsuz bazı çıktılar olduğunu söylemek mümkün.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci turu 28 Mayıs'ta gerçekleştirildi. Sonuçlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın rakibi CHP lideri Kılıçdaroğlu'nu ezici bir farkla geride bıraktığını ve önümüzdeki beş yıl daha Türkiye'yi yöneteceğini gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın iç siyaset ve ekonomide izleyeceği programının süreklilik ve yenilikleri önümüzdeki günlerde netleşecek. Bu husus biraz da açıklanacak yeni kabineye göre şekillenecek. Ancak Türk dış politikasında, bilhassa Türkiye-Ortadoğu ilişkilerinde yaşanacakların az çok öngörülebilir ve net olduğu kanaatindeyim. Bu anlamda Erdoğan'ın seçim zaferinin Ortadoğu'daki dengeler açısından anlamı, "süreklilik ve istikrar" kavramları temelinde değerlendirilebilir.

28 Mayıs'ta yapılan ikinci tur Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile birlikte 2023 seçim süreci artık tamamen sonuçlandı. Seçim sürecinde ve sonrasında birçok başlık ve konu ön plana çıkarken bu seçimlere has birçok pratik dikkat çekiciydi. Bu doğrultuda mevcut cumhurbaşkanlığı seçim sistemi, her ne kadar 2014 yılından beri geçerli olsa da 2023 seçimleri, iki turlu bir seçim deneyimlenmesi açısından bir ilki teşkil etti. Dolayısıyla özellikle ilk kez tecrübe edilen bu pratik, detaylıca değerlendirilebilecek birçok konuyu ortaya çıkardı.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 80. sayısı raflarda yerini aldı.