Talha Köse, Çözüm Süreci'nin geleceği, koalisyon seçenekleri ve erken seçim ihtimaline ilişkin açıklamalarda bulundu.

Partilerin “kendilerinin içerisinde olmadıkları koalisyon denemeleri” istediklerine dikkat çeken Burhanettin Duran, HDP'nin çok kritik bir role geldiğini ancak anahtarın HDP'de değil MHP'de olduğunu belirtti.

Erdoğan, çözüm sürecini Türkiye'nin demokratikleşme gündeminin doğal uzantısı olarak görmektedir. Meselenin etnik milliyetçilik temelinde değerlendirilmesine karşı çıkmaktadır.

Öcalan'ın 2013 Nevruz mesajında kurduğu bu yeni söylemle AK Parti'nin ülkeyi yeniden "inşa ve ihya" etmek isteyen medeniyet dili arasındaki ortaklık gözlerden kaçmamıştı.

Burhanettin Duran, “Yeni anayasa yapılabilmiş olsaydı, Çözüm Süreci'nin teorik altyapısını tümüyle bitirmiş olacaktık.” dedi.

Çözüm süreçlerinin başarıya ulaşmasının en önemli iki unsuru güçlü siyasal liderlik ve çözüm süreci aktörlerindeki devamlılıktır.

Doğu ve Güneydoğu Bölgeleri'nde huzurun ve güvenliği tesis edecek olan Çözüm Süreci, aynı zamanda Türkiye'nin kalkınma serüveninde sırtında taşıdığı kamburdan kurtulması demek.

Nebi Miş, Çözüm Süreci'nin toplumsallaştığını vurgulayarak Çözüm Süreci'nden taviz verenin halk tarafından sandıkta cezalandırılacağına işaret etti.

28 Şubat'ta Dolmabahçe'de yapılan çözüm süreci açıklamasının ardından muhaliflerin 'ihanet' söylemlerinden ve 'seçimle korkutma' stratejilerinden vazgeçmesi ve konuyu bir seçim yatırımı olarak lanse etmesi önemli bir normalleşme göstergesidir