Küresel Ekonomi-Politik ve Para Politikasında Ayrışma

Küresel ekonomide stagflasyon beklentileri 2008'den bu yana en yüksek seviyede.

Devamı
Küresel Ekonomi-Politik ve Para Politikasında Ayrışma
Fransa da Zafer Yeniden Macron un

Fransa’da Zafer Yeniden Macron’un

Birinci Macron döneminde tatbik edilen İslam karşıtı uygulamalardan hareketle ikinci Macron döneminde önceki kararların devam ettirilmesi ve bunlara yenilerinin eklenmesi bekleniyor. Bu da önümüzdeki süreci Müslüman toplum açısından ne yazık ki karamsar hale getiriyor.

Devamı

Ukrayna savaşının göstermiş olduğu kendi kendine yeterli tarım sektörünün gerekliliği gelecek dönemin en önemli trendleri arasında bulunuyor.

Şahbaz Şerif'in iktidara gelmesiyle, İmran Han dönemindeki yapısal sorunların bir anda çözülmesi pek mümkün görünmüyor. Örneğin 220 milyon nüfusu olan Pakistan'da idari reform, eyalet sistemi nedeniyle pek kolay değil. Askerlerin siyasete müdahalesini sonlandırmak keskin çıkışlar yapılmasını gerekli kılıyor. Son bir yılda Pakistan'da yüzde 15'lere varan enflasyonunun küresel ekonomik eğilim nedeniyle daha da vahim hale gelmesi bekleniyor. Dolayısıyla Şahbaz Şerif'in siyasi veya ekonomik gidişata sihirli bir çözüm getirmesi beklenmiyor.

ABD, AB, NATO ve Rusya arasında da yeni dönemi belirleyecek bir uzlaşma gerekli. Uluslararası sistemin değişim dönemlerini en iyi okuyan ve buna göre politika geliştiren ülkelerden birisi olarak Türkiye bu uzlaşmaya ciddi katkılar verebilir. On yıllarca sürebilecek yeni soğuk savaş ortamına mahkûm olmamak için liderlerin öncülük yapma zamanı.

Pakistan’daki siyasi durum halen istikrara kavuşmamış olsa da yeni hükümetin yakında kurulması beklenmektedir. Ancak bu aşamada mevcut krizin sebepleri ve Han’ın görevden alınmasının bu ülke açısından mahiyetini anlamak önemlidir. Bu kapsamda Türkiye’den ve Pakistan’dan uzmanlar son gelişmeleri ve bunların hem Pakistan hem de bölge ve dünya açısından muhtemel etkilerini değerlendirdi.

Türkiye-ABD İlişkilerinde ‘Yeni Enerji’

Ukrayna krizi Türkiye'nin yeni aktörlüğünün ne anlama geldiğini gösterdi.

Devamı
Türkiye-ABD İlişkilerinde Yeni Enerji
NATO nun Yine ve Yeniden Dönüşümü

NATO’nun Yine ve Yeniden Dönüşümü

NATO'da artık sadece askerî bir yapılanma değil, ancak siyasi ve ekonomi gibi farkla alanlarda eş güdümün öne çıktığı yeni bir anlayışın benimsenmesi gerekiyor.

Devamı

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 67. sayısı çıktı.

Putin hem kendi iktidarını sarstı ve Rusya'nın askeri olarak güçlü olduğu imajını zedeledi hem de bir lider olarak işgal öncesi sahip olduğu göreceli saygıyı kaybetti. Daha da önemlisi istediği çok kutuplu sistem içinde güçlü bir Rusya ihtimaline darbe indirdi. En azından böyle bir ihtimali kendi iktidarı döneminde görme fırsatını kaçırdı. Ancak pandoranın kutusunun Batı ve NATO için bundan sonrasında nelere gebe olduğu bir muamma.

Ukrayna krizindeki dengeli politikasını daha önce başlattığı ABD, AB, Körfez, Yunanistan ve İsrail ile normalleşme politikası ile birleştiren Türkiye, Batı ile ilişkilerinde yaşanan stratejik dönüşüme katkı vermeye istekli.

NATO'nun Türkiye'nin tecrübelerinden yararlanmaya çalışması ve bunu yeni doktrininin temellerinden biri haline getirmesi gerekiyor. Dahası NATO'nun Türkiye'nin güvenliğini çok daha ciddiye alması gerekiyor zira Ukrayna savaşı çatışmaların tek bir ülke veya bölgeyle sınırlandırılamayacağını bir kez daha gösterdi.

Türkiye, savaşan iki tarafla da güven oluşturan bir ilişkiye sahip. Boğazları savaş gemilerine kapatması hem her iki taraf hem de dünya kamuoyu açısından olumlu karşılandı.

SETA Kıdemli Araştırmacısı ve Uludağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Ferhat Pirinççi, ABD'nin Çin'e Rusya'ya kınamadığı için verdiği gözdağının arkasındaki gerçekleri değerlendirdi.

Avrupa'nın geleceğinin şekillenmesinde üç ülkenin kritik rolü var: Rusya, İngiltere ve Türkiye.

Uzun ve zahmetli bir sürecin sonucunda geliştirilen TURKOVAC, esasen birden çok öneme sahip.

Savaş, tarım ürün fiyatlarını ve gıda arz güvenliğini negatif etkiliyor. Son bir haftada buğday ve mısır fiyatlarında meydana gelen yüzde 15'lik artış buna bir örnek. Rusya'ya karşı uygulanan yaptırımlar önemli bir tedarikçinin piyasaya ulaşımını kısıtlayabilir. Üretimin düşmesiyle ortaya çıkabilecek yeni fiyat artışları ülkelere daha fazla zarar verebilir.

Savaş, sonuçları itibarıyla ise, sadece Ukrayna ve Rusya ekonomilerini değil, dünyanın dört-bir yanındaki milyonlarca insanı etkilemektedir. BM'ye göre Ukrayna'dan şimdiden bir milyon mülteci evlerini terk etmek zorunda kaldı.

Büyük güç rekabetinin artık yeni bir aşamasında olduğumuz net.

Almanya, Ukrayna savaşının Rusya için uzun sürüp Putin’in zayıflamasının mı yoksa savaşın kısa sürüp Rusya’ya karşı yaptırımların gevşetilmesinin mi kendisi için daha iyi olacağı ikilemiyle karşı karşıya.

Birinci Dünya Savaşı öncesi, Avrupalı devletler kısır bir döngü içinde kaynaklarını ve enerjilerini güvenlik ikilemine feda ederlerken ABD'nin Avrupa içi mücadelelerden uzak duran izolasyoncu politikası ile kendi içinde kaynak ve güç maksimizasyonu, onu savaş sonrasında dünyanın başat gücü konumuna yerleştirmiştir. Benzer bir senaryo, önümüzdeki on yıllar içerisinde bu defa Çin için çalışabilir. Eğer şahitlik ettiğimiz süreç gerçekten böyle bir süreçse, Çin'in zaten herhangi bir özeleştiri içerisinde olmasına gerek yok demektir.