Asıl Soru, “Ya Hayır Çıkarsa?”

Sandık başına gelen kararsız seçmenin "hayır çıkarsa ne olur?" sorusuna CHP lideri Kılıçdaroğlu "evet"e yakın kararsızları ikna için "hayır" çıkması durumunda ülkede kaos olmayacağını söylemeye devam ediyor.

Devamı
Asıl Soru Ya Hayır Çıkarsa
Venedik Komisyonu Yeni Sistemde Başbakanın Olacağını Zannediyor

Venedik Komisyonu Yeni Sistemde Başbakanın Olacağını Zannediyor!

Venedik Komisyonu, Türkiye’de oylanacak anayasa değişiklikleri ile ilgili bir rapor hazırladı. Raporun içeriği daha çok CHP ve “hayır” cephesinin itirazlarını içeriyor.

Devamı

CHP, 16 Nisan'da halkoyuna sunulacak Cumhurbaşkanlığı sistemi odaklı Anayasa değişiklik teklifine karşı çıkarak "hayır" kanadında yer aldı ve referandum kampanyasını, söylem ve stratejilerini bu doğrultuda şekillendirdi.

CHP’nin seçim ve referandum kampanyalarına bakıldığında, her seçimde yeni bir taktik denediği görülür. Bir anlamda “arayış siyaseti”ni temel alan kampanya şeklidir bu.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile devlet ele geçirilecek ama bir kişi tarafından değil millet tarafından…

Bugüne kadar Türkiye ne vakit bir kriz yaşasa dönüp kendi ülkesini suçladı CHP.

Yeni Sistem İle Egemenlik Tam Manasıyla Milletin Olacak

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, SETA’da düzenlenen “Cumhurbaşkanlığı Sisteminin Anayasal Tasarımı” başlıklı konferansta konuştu.

Devamı
Yeni Sistem İle Egemenlik Tam Manasıyla Milletin Olacak
Yanlış Yöntemle Doğru Sonuca Ulaşılmaz

Yanlış Yöntemle Doğru Sonuca Ulaşılmaz

CHP liderinin cumhurbaşkanlığı hükûmet sistemine yönelik bu bilgi düzeyi, iki önemli sonucu ortaya çıkarmaktadır.

Devamı

CHP'nin yeni korku siyaseti AK Parti seçmenini hayır tercihine doğru çekebilir. Son düzlükte referandumun sonucunu İslami-muhafazakâr oylar belirleyecek.

Kılıçdaroğlu sakin bir kampanya yürütmek istese de CHP tabanının radikal kesimi ve el altından sahaya sürülen ulusalcılar bu profile uymuyor.

İlginçtir, siyaset kurumunun "beka" tartışması değişimci-statükocu ayrımına geldi, dayandı. Bazı liberal çevreler AK Parti- MHP'nin "ülkenin tehlike altında olduğu" tespitinde birleşmesini "statükonun zaferi" olarak görüyor.

CHP ne toplumu ne de siyaseti okuyabiliyor, karşıtlığın en basit ve keskin formunu siyaset yapmak zannediyor. İşin garibi bu tutum CHP'nin oy kaybetmesine de neden olmuyor.

CHP sadece AK Parti ile kavga etmedi. MHP'yi de abartılı biçimde hedefe koydu. Halbuki MHP kendi konumuna uygun bir siyaset izliyor.

Milliyetçi seçmene yönelik kurguladığı “bölünme” söylemi tutmayan CHP, bu sefer çekmecede her zaman yedekte tuttuğu “rejim” tartışmasını gündeme getirdi.

İçinden geçtiğimiz süreç, devleti kuruluşundan itibaren tahakküm altına alan ve topluma kapatan oligarşik rejimin tasfiyesi ve ülkenin gerçek anlamda cumhuriyete doğru yol almasıdır.

CHP seçmeni genel başkanları Kılıçdaroğlu'na Başbakan ile bir bardak çay içtiği için söylemediğini bırakmıyor. Beceriksizlikten başlayarak ihanete kadar hepsi birbirinden ağır ithamlarda bulunuyorlar.

CHP yine siyaset üretemiyor. Halbuki MHP oldukça esnek bir tavır sergilemek kaydıyla siyaset yapıyor. Değişimin içinde yer alarak pazarlık şansı kazandı.

CHP'den siyaset üretmesini beklemek, bir erkekten doğum yapmasını beklemekle aynı şey. İkisi de fıtrata ve tabiata aykırı.

Malum Kılıçdaroğlu başarısız bir muhalefet lideri olmadan önce başarısız bir bürokrattı. Ancak ben başarısızlığın Kemal Bey'in kaderi olduğunu düşünmüyorum.

Yenikapı ruhuyla birlikte artık Türkiye’de sivil siyasete karşı vesayet odakları ile işbirliği yapma dönemi kapanmıştır. Çünkü 15 Temmuz darbe girişiminin milli iradece püskürtülmesi, Erdoğan liderliğindeki AK Parti siyasetinin dillendirdiği fakat diğer aktörlerin varlığını kabule yanaşmadıkları bürokratik vesayetin üzerindeki perdeyi kaldırmıştır.

Türkiye’de muhalefet çoğu zaman Batılı egemenlerle söylem birliği yaparak hatta meşhur ifadesiyle söylersek, “Türkiye’yi yabancılara şikayet ederek” içeride siyaset yaptığı zannındaydı. Yenikapı ruhu bu zannı da tamamen ortadan kaldırmıştır