Ordular kitlesel mobilizasyonlar karşısında nasıl bir tavır alır? Kitleleri hangi şartlar altında bastırma yoluna giderler? Bu sorular 2010 yılı sonunda Arap isyanlarının başladığı süreçte gündeme geldi. Fakat esasında daha önce yaşanan devrimsel süreçlerde de ordular kitleler ya da iktidar lehine önemli rol oynamıştır. Hem bölgedeki son beş yıllık dönem hem de Cezayir’in kendi tecrübesi, tarihin tekerrür etmemesi gerektiği gerçeğini dayatıyor. Bu zorlu sürecin kitlesel beklentileri karşılayacak şekilde barışçıl bir şekilde yönetilmesi hem Sudan ve Cezayir hem de bütün bir bölge için yeni bir başlangıç potansiyeli taşımaktadır.
Devamı
Cezayir ve Sudan’daki geniş katılımlı, spontane ve uzun yıllardır iktidarda olan baskıcı rejimlerin sona erdirildiği protestolar, aslında 2010 yılında Tunus’ta başlayan Arap Baharı sürecinin bir devamı olarak değerlendirilebilir.
Cezayir siyasetinin seçkin sınıfları kimlerden oluşuyor? Göstericiler kimdir ve talepleri nedir? Cezayir’de kapsamlı bir siyasal dönüşüm mümkün mü? Cezayir ordusunun müdahalesi ne anlama geliyor?
Cezayir'de değişim talepleri ile başlayan gösteriler ilk hedefine ulaştı.
Cezayir'de Cumhurbaşkanlığı seçim sürecine girilmesi ile sokaklar hareketlendi.
SETA Strateji Araştırmacısı Veysel Kurt Cezayir’de yaşanan protestolar hakkında değerlendirmede bulundu.
Devamı
Erdoğan'ın çabası Türkiye'nin "Afrika açılımını" pekiştirmek.
Devamı
Güçlü bir imparatorluk geçmişi olan Türkiye’nin, Afrika’nın sömürü hikâyesini her zaman göz önünde tutarak, Batı’dan gelen baskı ve dayatmalara karşı direnmesi tek seçenektir.
Bu kitap Ortadoğu’da ordu-siyaset ilişkisinin tarihsel bir incelemesini sunmakla yetinmemekte, aynı zamanda bölgenin yakın geleceğine dair bir perspektif de ortaya koymaktadır.
Cezayir seçimleri, sadece Cezayir'de değil, başta Suriye olmak üzere birçok değişim sancısı çeken ülkede, göstermelik seçimlerin "değişim direnci"nin bir aracı olabileceğini gösteriyor.