SETA Strateji Araştırmacısı Talha Köse, ABD’nin “Güvenli Bölge” önerisinin amaçları hakkında değerlendirmede bulundu.
Devamı
Suriye krizi sıcak çatışmaların yanında kirli bir enformasyon savaşına da sahne olageldi. Muhalefeti ve Özgür Suriye Ordusu'nu itibarsızlaştırmak için yoğun bir dezenformasyon faaliyeti yürütüldü.
Devamı
ABD’nin yeni adımı YPG’nin bir örgüt formatından çıkarılarak bir orduya dönüştürülmesi anlamına geliyor. Bu hamle birkaç katmanda Suriye’nin ve bölgenin geleceğini etkileyecek bir mahiyete sahip.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran'ın "2018’de Türkiye'nin Dış Politikasına Bakış" dosyasına verdiği röportaj:
Türkiye uzun vadeli mücadeleye kendini hazırlamak zorunda..
Trump yönetiminin belirsizliklerle dolu dış politikası düşünüldüğünde, yayınlanan Ulusal Güvenlik Strateji (UGS) Belgesi kritik bir önem teşkil etmektedir. Zira ABD hegemonyasının sonunun geldiğine dair tartışmaların hız kazandığı, bölgesel gelişmelerde yeni aktörlerin ön plana çıktığı ve nihayetinde güvenlik paradigmasının değiştiği bir dönemde yayınlanan bu belge, Trump’ın dış politika vizyonu açısından temel bir gösterge niteliğindedir.
Devamı
Washington'da düzenlenen panele katılan konuşmacılar, Suriye'deki siyasi sürecin geleceğini Astana ve Cenevre görüşmeleri kadar sahadaki fiili durumun ve gelişmelerin de doğrudan etkileyeceğini vurguladı.
Devamı
SETA Strateji Araştırmaları Direktörü Hasan B. Yalçın, Türkiye’nin Suriye’de izlemesi gereken stratejisi hakkında değerlendirmede bulundu.
Türkiye, Rusya ve İran önce Astana, ardından da Soçi’de bir araya gelerek pozisyonlarını birbirine yakınlaştırmaya çalıştılar. Bu şekilde Cenevre görüşmelerinde mümkün olduğunca ortak bir tavır içerisinde olmayı hedeflediler.
Trump ile Pentagon arasında çok büyük bir uyumsuzluk örneği yok. Türkiye'yi hem oyalamak hem de PYD'yle beraber iş yapmak temel hedef.
Kuşkusuz, Beyaz Saray'ın bu hamlesi Suriye politikasını netleştirirken siyasi çözüm masasında zayıflayan konumunu toparlamaya yönelik...
Soçi'de üzerinde mutabakata varılan konuların Cenevre'de tartışılacak olması ve ABD'nin de bu masada yer alacak olması krizin gidişatı üzerinde etkili olacaktır.
Türkiye'nin Rusya ve İran'la müzakere edecek esnekliği gösterebilmesi Amerika'yı masa dışı bıraktı..
Türkiye, bu süreci adım adım değerlendiriyor. Bu son derece akılcı bir politika. Öncelikle PYD'nin dışlandığı bir masa kurulmalı. Sonra ise Amerika'nın dahil olacağı bir masa kurulacak. .
Soçi Zirvesi’yle birlikte Suriye’de barışa çok yaklaşıldığına dair yorumlar da arttı. Ancak hâlâ bu konuda ciddi engellerin varlığından bahsetmek gerekir.
Üç ülkeyi "garantör" haline getiren bu uzlaşma Astana Süreci'nin somut bir başarısı... İç-dış muhalefeti ve her etnik-dini grubu kapsaması öngörülen Kongre, yeni anayasa, kurumların yapılandırılması ve adil-özgür seçimler gibi konuları belirleyecek.
Soçi zirvesinde alınan kararların çatışmasızlık durumu üzerinde temellendiği görülüyor. Başka bir deyişle, çatışmasızlık artık verili bir durum olarak ele alınıyor.
SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş Türkiye, Rusya ve İran’ın Suriye krizinin çözüm sürecinde gelinen son durum hakkında değerlendirmede bulundu.
Röportaj: Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Insight Turkey Dergisi Editörü Prof. Muhittin Ataman: "Körfez ülkeleri ciddi bir şekilde ABD ve İngiltere'ye bağımlı hareket ediyor. Sadece siyaset alanı değil, ekonomi ve eğitim alanı da bu iki ülkenin kontrolünde... ABD yönetimi ve Bin Selman elbirliğiyle bölgeyi bir bilinmeze sürüklüyor"
Türk-ABD ilişkilerinin kötü dönemlerinden birinden geçtiği konusunda herkes hemfikir. İkili ilişkilerin tarihinde iniş-çıkışlar olduğu biliniyor. Ancak küresel belirsizliklerin ve bölgesel çatışma ortamının derinleştiği bir dönemde Ankara-Washington hattındaki problemler farklı bir yapısal krize işaret ediyor.