Bölgemizde Kim Kiminle Normalleşebilir?

Ortadoğu'da normalleşme rüzgârı esiyor. Önce Körfez ülkelerinin Katar ablukasını sona erdirmesiyle başladı. Peşinden Biden yönetiminin İran ile 2015 nükleer anlaşmasına dönme arayışı ile devam etti.

Devamı
Bölgemizde Kim Kiminle Normalleşebilir
Libya daki Türk Askerinin Geleceği

Libya’daki Türk Askerinin Geleceği

Olması gereken Türk askerinin çekilmesi değil aksine eğitim ve danışmanlığıyla düzenli ordunun kurulmasına yardım etmesidir. Türk askeri varlığı Libya ordusunun eğitimine ve Hafter etkisinden uzak tutulmasına katkı sağlar. Kırılgan geçiş sürecini güvencede tutar.

Devamı

Doğu Akdeniz yetki alanlarının paylaşımı ve Libya dosyaları ile yakından ilgili olan Ankara-Kahire yakınlaşması dolaylı olarak Ankara-Abu Dabi arasında yeni bir sayfa açma anlamına gelmekte.

Türkiye, Doğu Akdeniz'deki 'milli enerji' politikası ve diğer bölgesel adımları kapsamında dün Libya'ya çok önemli bir ziyarette bulundu. 'Libya Çıkarması'nda meşru hükümete destek bir kez daha yinelendi. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki yeni hamleleri, Enerji Savaşları ve Mısır ile normalleşme adımları konusunda SETA Enerji Araştırmaları Direktörü Sakarya Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal İnat sabah.com.tr'nin sorularını yanıtladı. Kemal İnat, Yunanistan ve Fransa'nın Doğu Akdeniz'de istediğini alamadığını belirtti. İnat, ABD ve Rusya ile ilgili de dikkat çekici açıklamalarda bulundu.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 57. sayısı çıktı.

Biden ve Blinken gibi isimlerin açıklamalarıyla resmiyet kazanan ABD'nin müdahaleci siyaseti günümüze kadar farklı formlarda olsa da süreklilik göstermiştir.

Suudi Arabistan ve İran Neden Yakınlaşıyor?

Normalleşme hızlı olmayacak, dinamik bir değişkenlik içerisinde ve konu bazlı gerçekleşecek. Herkesin birbirini kolladığı, herkesin birbiriyle görüşebildiği ve pazarlık yaptığı bir dönem geliyor.

Devamı
Suudi Arabistan ve İran Neden Yakınlaşıyor
ABD de Lobi Faaliyetleri Nasıl Yürütülüyor

ABD’de Lobi Faaliyetleri Nasıl Yürütülüyor?

Kriter Dergisi Yayın Koordinatörü Yusuf Özkır, Ermeni lobisinin Biden'a yönelik soykırım baskısını ve ABD'de lobicilik faaliyetlerini değerlendirdi.

Devamı

Medyada nefret söylemi Türkiye'nin en temel problemleri arasında yer alıyor. Sadece son bir hafta içinde kamuoyuna yansıyan içerikler bile durumun ne kadar vahim olduğunu anlatmaya yeter.

Biden ve Putin görüşmesi sonrası Karadeniz'de Donbas gerilimi şimdilik düşerken etrafımızdaki bölge yeni bir diplomatik hareketlilik dalgası yaşıyor.

Libya’nın toparlanması ile Türkiye-Libya ilişkilerinin derinleşmesi birbirini besleyen iki süreç olarak ilerledi. Gerek uluslararası gerekse Libya içindeki üçüncü tarafların provokasyonlarına rağmen, Libya toparlandıkça ilişkiler ivme kazandı.

Türkiye'nin Netflix ile başlayan ve sosyal ağ sağlayıcıları ile devam eden internet alanının regüle edilmesi konusu öğretici olduğu kadar zorlu bir süreci de ihtiva etmektedir.

Öyle görünüyor ki Ukrayna sorununun askeri bir çözümü yoktur.

Bugünkü şartlarda ABD ve Avrupa'nın Rusya'ya gösterebildiği sopa, yaptırımlarla sınırlı.

Ziyarette hangi konular öne çıkmıştır? Milli Birlik Hükümetinin Türkiye yaklaşımı nasıl değerlendirilebilir? Ziyaretin ikili ilişkiler ve ötesinde ne tür etkileri olacaktır?

AB liderlerinin Trablus'a üşüşmelerine karşılık Libya hükümeti Ankara'ya verdiği özel önemi gösterircesine geniş bir heyetle geldi.

Uzmanlar, Dibeybe'nin Türkiye ziyaretinin, Türkiye ile Libya arasında 2019'da imzalanan deniz yetki alanları anlaşmasının meşruiyetini yenilediğini ve ikili ilişkilere gerek siyasi gerek ekonomik açıdan yeni bir ivme kazandırdığını kaydetti.

Yeni yönetimin görevi devralmasıyla neredeyse bütün Avrupa dışişleri bakanları Trablus'u ziyaret etti ve kapalı olan birçok büyükelçilik açıldı. Avrupa dışişleri bakanları "Libya'dan yabancı askerlerin çekilmesi gerektiği" yönünde açıklamalar yaptı fakat bu açıklamanın altını dolduramadılar.

Türkiye gibi bir ülkede darbe ihtimali hiçbir zaman ortadan kalkmaz. Çünkü demokrasiden hazzetmeyen ve oligarşik bir siyasi düzen arzulayan aktörler varlığını korumaktadır.

'Koltuk krizi' olarak ifade edilen tartışmanın gölgesinde meydana gelen temaslar Türkiye tarafında olumlu karşılanmıştır. Avrupa medyası ise 'koltuk krizi' üzerinden Türkiye'yi haksız şekilde itibarsızlaştırma yarışına girdiler.

4 Nisan bildirisi Türkiye’de sivil-asker ilişkilerinin hala kırılgan yanlarının olduğunu gösteriyor. Bu kırılganlığın bir demokrasi açığına dönüşmesini engelleyen en önemli dinamik siyasal alanın ve toplumsal farkındalığın çok güçlü olması.