Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, 79. Genel Kurul Toplantısı'nın açılış konuşmasında Birleşmiş Milletler dahil uluslararası yönetişimin bütün kurumlarının yeniden yapılandırılması çağrısında bulunduğu sırada İsrail Lübnan’a yönelik 800. hava sortisini gerçekleştiriyor ve 2000’inci bombasını Lübnan semalarından aşağıya doğru fırlatıyordu. İsrail’in hâlâ devam eden saldırıları sonrasında Lübnan’da 100’ü çocuk olmak üzere 500 kişi hayatını kaybetti.
Devamı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM konuşmasının önemli bir kısmını Gazze’ye ayırması, Filistin meselesinin Türkiye için önemine ilaveten bölgesel barış ve küresel yönetişim açısından da merkezi rolüne işaret ediyordu. Erdoğan’ın geçmişteki BM konuşma-larında da önemli yer tutan bu meseleye ilişkin ahlaki netlik ve harekete geçme çağrısının tekrar edilmesi önem taşıyordu. Uluslararası barış ve güvenliği sağlamak için kurulan BM’nin büyük güç mücadelesini aşamayan yapısal sorunları yüzünden Filistin meselesinde aciz kalması uluslararası düzenin krizinin en net örneğiydi. Türkiye’nin Filistin meselesini gündemde tutmakta ısrar etmesinin ulusal çıkarlar, bölgesel dengeler ve uluslararası sistemin geleceği açısından kritik önemi olduğunu söyleyebiliriz.
Devamı
Başkan Biden’ın siyasi kariyerinin son BM konuşması, Amerikan diplomasisinin belki de en etkisiz dönemine denk geliyor. 7 Ekim’den beri İsrail’in ‘uluslararası toplum’ nezdinde Amerikan diplomatik güvenilirliğini yerle bir etmesini seyreden Biden yönetimi, BM reformu ihtiyacını dillendirse de bunu gerçek bir yeni uluslararası düzen ihtiyacına binaen değil de sistemden şikâyet eden ülkelerin baskısını hafifletmek için kabullenmiş görünüyor. Yıllardır konuşulan BM reformu ihtiyacını dillendirmeye sadece Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrasında başlayan Biden yönetimi, uluslararası sistemin yapısal reformu adına herhangi bir müzakere süreci başlatmadı. Enerjisini uluslararası sistemin İsrail’e baskı kurmasını engellemeye harcayan Biden, Ukrayna’ya destek, çatışma bölgelerinde insani yardım ihtiyacı, iklim değişikliği ve yapay zekâ gibi bildik temaların ötesine geçmeyecek.
Bu yıl, BM toplantıları İsrail'in Filistinlilere yönelik soykırımının gölgesinde geçiyor. Her zamankinden daha etkili bir zirve olması gerekirken bunun tam tersi bir hava var. BM'nin çoklu krizler karşısında gereğini yapamadığı konusunda nerdeyse konsensüs oluştu.
BM toplantıları için New Yok'tayız. Erdoğan'ın programı yoğun. Türkevi'nde birçok devlet başkanı ile görüşmesinin yanı sıra, ekonomi dünyasının, düşünce kuruluşlarının temsilcileri ve önde gelenleriyle de görüşmeleri var.
BM'nin ve uluslararası toplumun krizlere karşı tutumunu odağa aldığımızda belki de herkesin aklındaki soru şu şekilde ortaya çıkıyor: Nereye Gidiyoruz?
Dünya siyaseti yeni jeopolitik dönüşümlere sahne oluyor. BM başta olmak üzere uluslararası kurumların güvenlik ve barış üretmekte giderek zayıflaması bütün ülkeleri yeni çözümlere, işbirliklerine ve rekabetlere hazırlıyor.
Devamı
SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, TRT Haber erkanlarında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM 78. Genel Kurulu toplantısında yaptığı konuşmayı değerlendirdi.
Devamı
Cumhurbaşkanı Erdoğan liderliğindeki Türk delegasyonu BM Genel Kurulu görüşmeleri için New York’a geldi. Heyetin ana gündemi Türkiye’nin dış politika öncelikleri doğrultusunda uluslararası barış ve istikrarın sağlanması olarak öne çıkıyor. Uluslararası sistemin ilke ve kurallarını belirleyen ve küresel barış ve güvenliği sağlayan bir kurum olarak tasarlanan Birleşmiş Milletler’in ana görevini yerine getirmekte ne kadar zorlandığı malum. Türkiye’nin böyle bir dönemde inisiyatif alarak uluslararası sistemin temel ilkelerini güçlendirmesi küresel barışa katkı sağlayacaktır.
BM Reformu | Bölgesel Yaklaşımlar ve Türkiye
Bu analiz BM’nin uluslararası barış ve güvenliği korumaya dönük sisteminin ana hatlarını, günümüze kadar ne tür reformlara tabi tutulmaya çalışıldığını ve daha etkin bir sistemin kurulmasına yönelik önerileri ele almaktadır
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 61. sayısı çıktı.
Washington'da Ankara'ya karşı eski yoğun gerilim havası yok. Afganistan müzakereleri ve Ankara'nın Mısır ve BAE ile normalleşme adımları havayı bir miktar değiştirmiş. Ancak yeni işbirliği hamleleri üretilmedikçe Erdoğan'ın değindiği durgunluk ve çözümsüzlük hali devam edecek gibi görünüyor.
Erdoğan’ın inisiyatif alması ve küresel düzene yaptığı eleştiri/öneriler liderlik algısını pekiştiriyor. 'Daha adil dünya' vurgusu tüm insanlığa yönelik bir çağrı. Çıkarların kaotik dünyasında değerlere yaptığı referansla bunu sıklıkla gösteriyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Foreign Policy Association ve SETA DC tarafından düzenlenen programa katıldı.