Uluslararası Kamuoyunda Filistin Ayrışması

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Ufuk Ulutaş BM Güvenlik Konseyi’nde alınan kararı değerlendirdi.

Devamı
Uluslararası Kamuoyunda Filistin Ayrışması
Birleşmiş Milletler in Gündemi Kudüs

Birleşmiş Milletler’in Gündemi: Kudüs

SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş BM Güvenlik Kurulu’nda Kudüs ile ilgili yapılan görüşme hakkında değerlendirmede bulundu.

Devamı

Filistin’de devlet kurumlarının inşası için uluslararası camia (İslam ve Hıristiyan dünyası) bir Filistin Fonu oluşturmalı...

SETA İstanbul Genel Koordinatörü Prof. Dr. Altun, 'Türkiye, Filistin'de barışın tesisi için İsrail'e baskısını sürdürecektir. Böylelikle İsrail izole hale gelecek ve çatışma yanlısı politikalarının önüne geçilecektir." dedi.

BM ve ABD’nin İran’a yönelik ekonomik yaptırımlarının hukuki meşruiyeti ve bu konuda Türkiye’nin tavrı nedir? ABD’nin tek taraflı çıkardığı kanun ve kararnameler ile ceza hukuku anlamında başka ülke vatandaşlarını yargılama yetkisi var mıdır? Hakan Atilla davasındaki suçlamalar ve bunların dayanakları nelerdir?

Trump yönetiminin İsrail- BAE patentli "siyasal İslam" politikasının Obama'nın samimiyetsiz "ılımlı İslam" politikasından daha büyük bir iflasla sonuçlanacağını öngörmek için yakın tarihe bakmak yeterli.

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) İstanbul Zirvesi’nin Anlamı

İİT İstanbul Zirvesi'nin sonunda Dönem Başkanı Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas ve İİT Genel Sekreteri Yusuf bin Ahmet Useymin ortak basın toplantısı düzenledi. Zirvede kabul edilen sonuç bildirgesi bazı önemli hususları içeriyor. Bunları aşağıdaki şekilde sıralamak mümkündür:

Devamı
İslam İşbirliği Teşkilatı İİT İstanbul Zirvesi nin Anlamı
Trump'ın Kudüs Kararına 'İç Politika' Damgası

Trump'ın Kudüs Kararına 'İç Politika' Damgası

SETA DC tarafından düzenlenen Kudüs panelinde konuşmacılar, ABD Başkanı Trump'ın kararının gerçek diplomatik müzakereler sonucunda değil, iç politik hesaplarla alındığı konusunda birleşti.

Devamı

Doğu Kudüs’ün önemli bir kısmı Yahudi yerleşimleriyle işgal edilmiş durumda. İsrail Doğu Kudüs’teki Filistin varlığını ortadan kaldırmak için gün be gün yeni yerleşimler dikiyor, Filistinliler için hayatı yaşanmaz hale getiriyor. Yani Filistin’in başkenti olarak ilan edilen Doğu Kudüs an itibarıyla İsrail işgali altında.

Mekke ve Medine'nin koruyucusu olarak kendini sunan bir devletin Kudüs konusundaki pasif tavrı Müslüman ve Arap dünyasındaki "liderlik" iddiasını yaraladı.

Bu yazının yazıldığı saatte sonuç bildirgesi yayınlanmamıştı. Ama İİT’nin dönem başkanlığını da yürüten Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantının açılış konuşmasında İsrail sorunu ve Filistin’in geleceğine ilişkin çok net mesajlar verdi.

Insight Turkey Genel Yayın Yönetmeni Muhittin Ataman ABD ve Suudi Arabistan’ın izlediği tek yönlü politika hakkında değerlendirmede bulundu.

Washington'da düzenlenen panele katılan konuşmacılar, Suriye'deki siyasi sürecin geleceğini Astana ve Cenevre görüşmeleri kadar sahadaki fiili durumun ve gelişmelerin de doğrudan etkileyeceğini vurguladı.

Papa, Putin ve Macron dahil çok sayıda liderle görüşme gerçekleştiren Erdoğan zirve konuşmasında, “işgal ve terör devleti olarak” nitelediği İsrail’in Trump’ın tek taraflı kararıyla ödüllendirildiğini vurguladı. ABD’nin gücüne dayanarak haksız bir karar aldığını vurguladı

SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran İslam İşbirliği Teşkilatı’nın aldığı kararın ardından Kudüs meselesi için atılması gereken diğer adımlar hakkında değerlendirmede bulundu.

İsrail savaşa hazırlanıyor..

Batıya bağımlı ve halktan kopuk bu rejimler Doğu Kudüs'süz bir barış (!) planını Filistinlilere kabul ettirmeye, böylece Filistin toprakları gibi siyasetini de İsrail'in kontrolüne almaya çalışacaklar.

Trump yaptığı konuşmada kararın ABD'nin çıkarlarına en uygun davranış olduğunun altını çizmiş olsa da gerçekten bu kararın ülkenin çıkarına ne şekilde hizmet edeceği meselesi tam olarak anlaşılmış değil.

Trump'ın bu kararının arka planında şüphesiz iç siyaset ve ideolojik hesaplar rol oynamaktadır. Başkanlık koltuğuna oturduğundan beri başı soruşturmalar ile belada olan Trump'ın İsrail ve Kudüs konusunda fanatik görüşlere sahip olan Evanjelikleri ve Siyonistleri memnun ederek iç siyasette bir nebze olsun rahatlamak istediği açıktır.

Kudüs’ün statüsünü belirleme yetkisi Allah’tan Trump’ta veya herhangi bir ülkenin başkanında değil. Trump bu kararıyla BM kararlarını çiğnedi, zaten ilerlemeyen “barış sürecini” dinamitledi ama Kudüs’ün statüsünü tayin etmedi.

Trump ülkesini dünyada yalnız bırakacak bir karara imza atmakla kalmadı. Barış sürecindeki sözde tarafsız rolünü de tümüyle kaybetti.