CFR: "ABD – Türkiye İlişkileri: Yeni Bir Ortaklık'

ABD’nin önemli düÅŸünce kuruluÅŸlarından Dış Ä°liÅŸkiler Konseyi’nin (CFR), Mayıs ayı içerisinde yayımladığı Türkiye raporu, zamanlaması, iç ve dış politikaya yönelik yaptığı tespitlerle dikkat çekiyor.

Devamı
4 4 4 Üzerine Erken Bir Bilanço Denemesi

4+4+4 Üzerine Erken Bir Bilanço Denemesi

OECD Bir Bakışta EÄŸitim 2011 raporuna göre, Türkiye’de nüfusun yüzde 90’ının eÄŸitime katılım süresi ortalaması 7 yıl iken, OECD ve AB ülkeleri ortalaması 13 yıldır. 4+4+4 eÄŸitim yasası ile birlikte, zorunlu eÄŸitim süresinin 8 yıldan 12 yıla çıkarılmasındaki temel gerekçelerden biri, Türkiye ve AB ülkeleri arasındaki bu ciddi farktır.

Devamı

EÄŸitim, bugüne kadar ağırlıklı olarak askeri darbe ve müdahaleler sonrasında yapılan anayasa ve yasalar tarafından belirlenmiÅŸtir.

Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılmasını Mostar dergisine değerlendiren SETA Vakfı Hukuk ve İnsan Hakları Direktörü Yılmaz Ensaroğlu, “Yargıyı bir güvenlik aracı olarak kurgulamaktan vazgeçmeliyiz” dedi.

Suriye krizi, SETA’da düzenlenen önemli bir panelde değerlendirildi. Panele konuşmacı olarak Steven Heydemann ve Muhittin Ataman katıldı.

Hiçbir zorlama içermeyen ve isteÄŸe baÄŸlı seçmeli ders mantığına dayalı 4+4+4 düzenlemesi, hiçbir demokratik eÄŸitimci tarafından yadsınamaz.

28 Åžubat: Bir Yerli Kolonyalizm GiriÅŸimi!

28 Åžubat, ruhunu primitif batılılaÅŸma sürecinden, adaletini tek parti döneminden, vesayetini 27 Mayıs'tan, zulmünü ise 12 Eylül'den alan kendi kendine kolonyalizm sürecidir.

Devamı

Zorunlu EÄŸitim Ãœzerine Bir DeÄŸerlendirme

MEB’in, zorunlu eÄŸitim süresini uzatarak, sekiz yıllık kesintisiz eÄŸitim sonrasında karşılaşılan problemlerin bir benzeri ile yeniden yüzleÅŸmek yerine, eÄŸitimde niteliÄŸi artıracak çalışmalarda bulunması daha yerinde bir adım olacak.

Devamı

Irak'ta ABD vesayeti istikrarlı bir düzenin kurulmasını saÄŸlayamadı, aksine etnik-sekter fay hatlarını harekete geçirip hala devam eden bir çatışma zemini yarattı.

Türkiye ekonomisinin tüm sektörlerinin yapısının ve rekabet gücünün dünya piyasalarındaki geliÅŸmelere uyum saÄŸlaması gerekmektedir.

Hüseyin Mart ayı sonlarında aradı ve “Ömerli’ye geliyor musun?”

Özel dershanelerin varlığı ve iÅŸlevi yaklaşık 40 yıldır tartışılıyor. Çokları “Ne onla, ne de onsuz!” basamağında. “EÄŸitim sistemine zararlı” diyenlere göre ise kapılarına kilit vurulmalı. Tıpkı Güney Kore’deki gibi!  

Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi ve YÖK Başkan Danışmanı Prof. Dr. Talip Küçükcan'la öğrenci affını ve Türkiye'deki üniversitelerin durumunu değerlendirdik.

28 Åžubat'ın hayal ettiÄŸi otoriter bir ülke yaratmayı baÅŸaran Zeynel Abidin bizim ulusalcıların en büyük kahramanı olmalıydı.

9 Ocak'ta baÅŸlayan ve bir hafta sürecek olan Güney Sudan’daki referandum, Sudan’ın 1956'da bağımsızlığını kazanması kadar tarihi bir geliÅŸmedir.

Wikileaks sonrasında ABD'nin dış iliÅŸkilerinde yaÅŸadığı sarsıntının boyutları her geçen gün daha da netleÅŸiyor.

Türkiye, yaklaşık yüzyıldır bu problemle karşı karşıya olmasına raÄŸmen bu meselede de “ikna edici, rasyonel ve kapsayıcı” bir siyaseti kuramadı.

OrtaöÄŸretime geçiÅŸ için sınavın sadece son sınıfta uygulanacak olması ve sadece son sınıf müfredatının sorulacak olması, daha erken yaÅŸlarda okul dışı kaynaklara yönelmeyi doÄŸal olarak azaltacaktır. Bu yönüyle karar, hedefine ulaÅŸabilir. Çocuklar da en azından altıncı ve yedinci sınıflarda kendilerine daha fazla zaman ayırma fırsatı bulabilirler. Milli EÄŸitim Bakanı Nimet Çubukçu 28 Haziran Pazartesi günü, ortaöÄŸretime geçiÅŸ sistemiyle ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada, altıncı, yedinci ve sekizinci sınıflarda uygulanan Seviye Belirleme Sınavlarının kademeli olarak kaldıracağı ve bundan sonra sadece sekizinci sınıf sonunda bir tane Seviye Belirleme Sınavı (SBS) uygulanacağı belirtildi. Yeni uygulanacak sistemde, SBS’nin ortaöÄŸretime yerleÅŸtirmede yüzde 70 oranında, altıncı, yedinci ve sekizinci sınıf not ortalamalarının ise yüzde 30 oranında etkili olması kararlaÅŸtırılmıştır.

Kamuoyu ilk defa bir anayasa deÄŸiÅŸikliÄŸi ile karşılaÅŸmıyor. Cumhuriyet kurulduÄŸundan bu yana dört tane anayasa ve sayısız deÄŸiÅŸiklikler yapıldı.Her bir anayasa ve deÄŸiÅŸiklik paketi, oluÅŸturulduÄŸu dönemin siyasal ve toplumsal koÅŸulları göz önünde bulundurularak hazırlandı ve yürürlüÄŸe konuldu. 1921 Anayasası 1924'te yepyeni bir anayasa ile yer deÄŸiÅŸtirdi. Tek Parti dönemi boyunca neredeyse her CHP kurultayından sonra 1924 Anayasası deÄŸiÅŸikliÄŸe uÄŸradı. 1961'de askeri darbe sonrasında sadece Anayasa deÄŸil, siyasal sistem de deÄŸiÅŸtirildi. 12 Mart muhtırasından sonra 1961 Anayasası ciddi deÄŸiÅŸikliklere tabi tutuldu; özerk kurumların özerklikleri daraltıldı ve bireysel, toplumsal ve siyasal özgürlükleri daraltan düzenlemeler yapıldı. 12 Eylül darbesinden sonra yapılan yeni anayasa ile 1961'in özerk kurumlarının sistem içindeki ağırlığı mahfuz tutulmak kaydıyla, 12 Mart'ın açtığı otoriter zihniyet son haddine vardırıldı.

YükseköÄŸretime önem veren ülkelerde bilim, teknoloji ve insangücü bakımından ciddi ilerlemeler kaydedilmiÅŸtir. Türkiye’de de toplumsal istikrar ve sürdürülebilir bir kalkınmanın gerçekleÅŸmesinde üniversitelerden çok ÅŸeyler beklenmektedir. Ancak yükseköÄŸretimimiz ciddi sorunlarla karşı karşıya olmasına raÄŸmen, bu sorunlar, kapsamlı bir ÅŸekilde analiz edilmemiÅŸ ve çözüm odaklı çalışmalar yetersiz kalmıştır.

  20 Mart 2003 Amerikan ve Ä°ngiliz kuvvetleri Irak’ı iÅŸgal etti.’ Ä°ÅŸgalin üzerinden tam altı yıl geçti. Batı menÅŸeli kaynaklarca Irak, insan yaÅŸamının istatistiÄŸe indirgendiÄŸi; yıllık, aylık, haftalık, günlük ölüm sayılarının çıkarıldığı, oranların tutulduÄŸu bir coÄŸrafya olarak kodlandı.