Washington İsrail’e Baskı Yapmadan Sonuç Almaya Çalışıyor

Biden yönetimi İsrail’le Hamas arasındaki ateşkes müzakerelerinde sonuç almakta zorlanırken bir yandan da savaşın Lübnan’a sıçramasını engellemeye çalışıyor. Biden, İsrail’in bir ateşkes planını kabul ettiğini söylemiş ve detaylarını açıklamıştı. Netanyahu ise Hamas’ı tamamen yok etme amacından vazgeçmediklerini söyleyerek Washington’ın elini zorlamasına direnmişti. İsrail Gazze’de saldırılarına devam edince, Hamas da pozisyonunu sertleştirmişti. Biden yönetimi bu sefer Hamas’ın oyun bozanlık yaptığı argümanını öne sürerek İsrail’e ateşkes için gerçek bir baskı yapmaktansa Mısır, Katar ve Türkiye gibi ülkelerin Hamas üzerindeki nüfuzunu kullanmalarını sağlamaya çalıştı.

Devamı
Washington İsrail e Baskı Yapmadan Sonuç Almaya Çalışıyor
Kriter'in Haziran Sayısı Çıktı Soykırıma Karşı Küresel İntifada

Kriter'in Haziran Sayısı Çıktı: Soykırıma Karşı Küresel İntifada

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 91. sayısı raflarda yerini aldı.

Devamı

UCM neden kuruldu ve nasıl işliyor? Netanyahu’nun tutuklanması talebinin içeriği nedir? Netanyahu’nun yakalanmasına dair ne tür öngörülerde bulunulabilir?

ABD Başkanı Joe Biden, 31 Mayıs'ta Gazze'de ateşkesi öneren üç aşamalı bir planı duyurdu. Biden'ın açıklamasının ardından iki temel husus gündeme geldi: Ateşkes maddelerinin Hamas'ın Şubat başında önerdiği planla benzerliği ve bu önerinin kim tarafından hazırlandığı. Ateşkes önerisinin duyurulması esnasında Biden, teklifin Tel Aviv yönetimi tarafından sunulduğunu dile getirdi. Bu açıklamanın ardından tüm gözler bir anda Hamas'a yöneldi. Aylar önce hazırladığı ateşkes çerçevesine oldukça yakın bir öneriye karşı Hamas yönetiminin nasıl cevap vereceği merak edilirken aynı zamanda Biden ve ekibi tarafından ateşkesin sağlanmasının yolunun Hamas'ın sunulan şartları kabul etmesinden geçtiği sıklıkla ima edildi.

Başkan Biden’ın geçen cuma günü desteklediğini açıkladığı ateşkes planının hayata geçmesinin önünde birçok engel var...

Hamas pazartesi günü ateşkesi kabul ettiğini açıklamasına karşın, İsrail anlaşmanın istedikleri seviyede olmadığını ancak görüşmeler için Doha’ya heyet göndereceklerini açıkladı. Bununla birlikte Refah operasyonunun planlandığı gibi devam edeceğini söyleyerek Washington’ın istediklerine kulak asmaya niyeti olmadığını da gösterdi. CIA Direktörü Bill Burns’ün Doha görüşmeleri için bölgede olmasına ve Biden yönetiminin Refah operasyonuna açıkça karşı olmasına rağmen, Netanyahu hükümeti geri adım işareti vermiyor. Biden yönetiminin İsrail’e silah sevkiyatını dondurduğu ve bu yüzden Netanyahu’nun Refah operasyonunu geciktirdiği yönündeki haberler sonrasında Hamas’ın ateşkesi kabul etmesi kritik bir dönüm noktası teşkil ediyordu. Ancak Netanyahu’nun başından beri bu savaşı hem sürdürme hem de bölgesel olarak genişletme çabası, ateşkes çabalarının önündeki en büyük engel olarak öne çıkıyor.

Hıristiyan Siyonizmi

Hıristiyan siyonizmi, Yahudilerin Tanrı planında önemli bir yere sahip olduğunu ve günümüz İsrail devletini desteklemenin dini bir vazife olduğunu savunan kolonyalist, teopolitik bir ideolojidir. Bir Hıristiyan siyonist, Tanrı’nın Hz. İbrahim’le yaptığı ahit neticesinde Filistin coğrafyasını Yahudi halkına verdiğine ve Yahudilerin seçilmiş ırk olduğuna inanır. Hıristiyan Siyonistlere göre İsrail’i koşulsuz şekilde ekonomik, siyasi ve dinsel açıdan desteklemek Tanrı buyruğudur. Amerikan köktenci (fundamentalist) Protestanları arasında yaygın olan bu inanç, Amerikalı siyasetçilerden birçok taraftar bulmuştur. Böylece Amerikan siyasetinde ve Amerikan dış politikasında Hıristiyan siyonizminin etkili olduğu görülmektedir. Bu durum yer yer Amerikan sekülerizmine dair soru işaretlerini beraberinde getirmiştir. Kimi yazarlar, Amerikan siyasetinde Yahudilere ve İsrail’e gösterilen öncelik sebebiyle Hıristiyan siyonizminin Amerikan teokrasisine dönüştüğünü iddia etmiştir (Philips, 2006).

Devamı
Hıristiyan Siyonizmi
Uzmanlar Cevaplıyor İran ın İsrail e Yönelik Saldırılarının Muhtemel Sonuçları

Uzmanlar Cevaplıyor: İran’ın İsrail’e Yönelik Saldırılarının Muhtemel Sonuçları

İsrail ile İran arasındaki çatışmanın uzun bir süredir devam ettiği bilinen bir gerçek. İsrail’in yıllardır Irak ve Suriye sahaları başta olmak üzere İran destekli Şii milis unsurlara yönelik hava saldırıları düzenlediği de kamuoyunun malumu. Özellikle 2020’den itibaren İsrail’in hava saldırılarında ciddi bir artış olduğu da söylenebilir. Ancak Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısının ardından İsrail ile İran arasındaki çatışma hem siyasi hem de askeri olarak başka bir noktaya evrilme eğilimi göstermekte. İsrail’in direkt olarak İran’ın Şam Büyükelçiliği hedef alması da bu mihenk taşlarından biri olarak görülebilir. Bu saldırının ardından İran’ın 13-14 Nisan’da kendi topraklarından balistik füzeler de dahil olmak üzere misilleme saldırısı gerçekleştirmesi çatışmayı tüm dünyanın gündemine soktu. Biz de söz konusu saldırıyı tüm boyutlarıyla uzmanlarıyla konuştuk.

Devamı

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 90. sayısı raflarda yerini aldı.

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Karim Khan, savaş suçu ve insanlığa karşı suç işledikleri suçlamasıyla İsrail Başbakanı Netanyahu ve Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri kararı çıkarılmasını talep etti. Yargıçlar Khan’ın bu talebini onaylarsa Amerikan müttefiki bir ülkenin siyasi liderlerine karşı alınan karar mahkemenin tarihine bir ilk olarak geçecek. Amerikan siyasetinin her iki kanadından muhtemel bir tutuklama kararına karşı lobi çabaları daha önce basına yansımıştı. Amerikan siyasetçileri UCM üyelerine yazdıkları mektupta sadece kendilerine değil ailelerine de yaptırım uygulayacakları tehdidini savurmuştu. Başsavcının baskılara rağmen tutuklama kararı başvurusu Batılı ülkeler ve özellikle ABD açısından yeni bir sınav teşkil ediyor zira uluslararası hukuk ve düzenin savunuculuğunu başka aktörlere kaptırmakla karşı karşıya durumda.