Biden yönetimi aylardır Gazze’de ateşkes görüşmelerinde sona yakın olduğunu açıklıyor ancak kalıcı ateşkesi sağlayacak bir anlaşmayı taraflara kabul ettiremedi. Defalarca son raddeye gelindiğine ilişkin haberler çıkmasına rağmen Washington’ın Netanyahu hükümetine söz geçirememesi ateşkesi imkânsız kıldı.
Devamı
Biden yönetimi şu günlerde İran’ı İsrail’e yapacağı saldırıyı sınırlı tutmaya ikna etmeye çalışıyor ancak bugüne kadar Netanyahu hükümetine verdiği sınırsız desteğin oynadığı teşvik edici rolünü unutmak mümkün değil. Biden yönetimi Hamas’ın 7 Ekim saldırısı sonrasında İsrail’in yanında olduğunu her fırsatta ifade etmekle kalmayıp başka ülkelere silah satışına uyguladığı insan hakları kriterlerini uygulamadan İsrail’e silah ve mühimmat akışını devam ettirdi.
Devamı
İsrail'in Gazze'de Filistin halkına yaptığı katliama karşı "İslami ortak bir duruş ve eylem geliştirme" amacıyla toplanan İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) olağanüstü zirvesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın heyetiyle Riyad'dayız. Zirve öncesi İİT'den yapılan açıklamada bu zirvenin "İslam ümmetinin merkezi davası olan Filistin meselesi ve Kudüs kentine ilişkin tehlikeli gelişmeler" üzerine düzenlendiği vurgulandı. Bu açıklama İİT'nin kuruluş gayesi olan Kudüs'ün korunmasını Gazze'deki katliamın önlenmesi ile bir arada dile getiriyor. 8. Olağanüstü Zirve Suudi Arabistan'ın çağrısıyla toplansa da Türkiye, İİT'nin Gazze'de ateşkes ve iki devletli çözüm süreci için inisiyatif alması için ciddi bir gayret gösteriyor. Nitekim Cumhurbaşkanı Erdoğan, Taşkent dönüşü Riyad'daki zirveyi çok önemsediğini şu cümlelerle belirtti: "Buraya katılan ülkelerin her biri ne yapabilir? sorusuna odaklanacağız... İslam ülkelerinin Filistin davası ile ilgili hassasiyeti malum ve hem ateşkesin sağlanması hem kalıcı barış ile ilgili yapabileceğimiz çok şey var. Adımlarımızı sağlam, etkin ve barışa hizmet edecek şekilde atmalıyız. Stratejisi oluşturulmamış, iyi planlanmamış adımlar en başta Filistin davasına zarar verir."
11-12 Temmuz arasında Litvanya’nın başkenti Vilnius’ta gerçekleşecek olan NATO zirvesi geçtiğimiz yılki Madrid zirvesi gibi tarihsel bir önem taşıyor. Avrupa güvenlik mimarisi ve uluslararası güvenlik ortamını derinden sarsan Rusya’nın Ukrayna saldırısının ikinci yılında zirvede birçok önemli gündem maddesi bulunuyor. Bu kapsamda NATO’nun aldığı tedbirler, Ukrayna’ya verilen askeri destek ve bu ülkenin gelecekteki muhtemel NATO üyeliğinin yanı sıra İsveç’in üyelik başvurusu ve Türkiye’nin İttifak içindeki rolü gibi hususları konunun uzmanlar cevapladı.
Almanya Şansölyesi Olaf Scholz ülkesinin Ukrayna’ya on dört adet Leopard 2 tankı ve gerekli lojistik ile mühimmat sağlayacağını açıkladı. Bunun yanında Almanya, envanterinde Leopard tankı bulunan farklı ülkelerin de söz konusu tankları Ukrayna’ya göndermelerine onay vereceğini belirtti. Halihazırda ABD ve İngiltere’nin kendi tanklarının yanı sıra envanterinde Leopard tankları bulunan Polonya, İspanya, Hollanda ve Norveç gibi ülkeler de Ukrayna’ya bu tankları göndermeyi düşündüklerini ifade ettiler. Dolayısıyla Ukrayna ordusunun askeri kabiliyetlerinde önemli bir artış sağlayabilecek bir uluslararası trendin ortaya çıkma ihtimali oluştu.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun Washington ziyaretinin önemi ve arka planı nedir? Ankara ve Washington’ın Ukrayna politikaları arasındaki benzerlikler ve farklılıklar nelerdir? ABD, Türkiye’ye F-16 satacak mı? Türkiye’nin Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliklerine bakışı nasıl? Washington, Ankara’nın Suriye rejimiyle temas kurmasına nasıl bakıyor?
Pakistan’daki siyasi durum halen istikrara kavuşmamış olsa da yeni hükümetin yakında kurulması beklenmektedir. Ancak bu aşamada mevcut krizin sebepleri ve Han’ın görevden alınmasının bu ülke açısından mahiyetini anlamak önemlidir. Bu kapsamda Türkiye’den ve Pakistan’dan uzmanlar son gelişmeleri ve bunların hem Pakistan hem de bölge ve dünya açısından muhtemel etkilerini değerlendirdi.
Devamı
Trans Atlantik müttefikleri Rusya’nın NATO’nun genişlemesini durdurma çağrısını reddederken Rus temsilciler ise diplomasinin bir 'çıkmaz'a ulaşmadığını belirtti. Bu koşullarda yeni bir çatışma riski görünse de durumu daha iyi analiz etmek için konunun uzmanlarına müzakerelere ilişkin gözlemlerini sorduk.
Devamı
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Veliaht Prensi Muhammed bin Zayid’in on yıl aradan sonra ilk kez 24 Kasım 2021’de Türkiye’yi ziyaret etmesi bekleniyor. Ziyaret Ortadoğu’da normalleşme dalgasının şekillendiği bir zamanda gerçekleşiyor. Türkiye ve BAE uzun yıllardır çeşitli bölgesel meselelerde karşıt tarafları destekliyor. Bundan dolayı iki liderin görüşmesi “yeni bir dönemin başlangıcı” olarak kabul ediliyor.
SETA, toplantı ve bunun gelecekteki ikili ilişkiler üzerindeki etkisi hakkında görüşlerini alarak farklı uzmanlara ulaştı
30-31 Ekim 2021’de Roma’da gerçekleştirilen G20 Liderler Zirvesi’nde Başkan Erdoğan ABD’li mevkidaşı Biden ile görüşecek. Bu, Biden’ın Beyaz Saray’a gelmesinden sonra Erdoğan ile yaptığı ikinci görüşme olacak. SETA uzmanları, ikili görüşmede gündeme gelebilecek olası konuları ve bunların iki devlet arasındaki ilişkilere etkilerini tartışıyor.