İran Yaptırımları ve S-400 Baskısı Kime Hizmet Ediyor?

Washington, Ankara etkili bir hava savunma sistemi temin etmek istediğinde onu eli boş döndürmesine rağmen şimdi Türkiye’nin Rusya’dan S-400 savunma sistemleri temin etmesine yönelik adımlarını büyük bir krize dönüştürürken de aynı düşmanca politikayı sürdürüyor.

Devamı
İran Yaptırımları ve S-400 Baskısı Kime Hizmet Ediyor
Amerikan Hukuku Dayatmasına Yaptırımlara Direniş

Amerikan Hukuku Dayatmasına (Yaptırımlara) Direniş!

BM Sisteminden Amerikan düzenine geçiş çabası olarak adlandırılabilecek bu eğilim karşısında AB, Çin ve Rusya’nın zorlandığı görülüyor. ..

Devamı

Beyaz Saray, İran'dan petrol ithalinde 8 ülkeye tanıdığı yaptırım muafiyetlerini yenilemeyeceğini açıkladı. Bu karar Washington'ın tek taraflı olarak nükleer anlaşmadan çekildikten sonra Tahran'a ambargosunda üçüncü aşama.

Washington’un özellikle Trump döneminde, BM kararlarına açıkça aykırı kararlar alıp kurucusu olduğu BM Sistemini ortadan kaldırmaya çalışması ABD’nin bu genel tutumuyla örtüşüyor

Uzmanlar, ABD'nin Devrim Muhafızları Ordusu'nu terör örgütü listesine almasının, pratikte büyük etkisi olmayacağını ancak Ortadoğu'da dengeleri değiştirebileceği yorumunda bulundu.

ABD’nin NATO adına konuşmaya ve Türkiye’nin NATO üyeliğini sorgulamaya yetkisi yok. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “İttifak üyelerinin hangi silahları alacağına kendilerinin karar vereceği” açıklamasını yapıyor ve NATO adına konuşmaya yetkili kişi de o.

İsrail Yayılmacılığını Meşrulaştırmak!

Trump, İsrail yayılmacılığını meşrulaştırmak için bir adım daha attı. Geçen yıl mayıs ayında Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımıştı. Önceki gün de "52 yılın ardından ABD için İsrail'in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini tam olarak tanımanın zamanı geldi" açıklamasını yaptı. Dünya başkentlerinden bu kararı reddeden tepkiler geldi.

Devamı
İsrail Yayılmacılığını Meşrulaştırmak
Türkiye için YPG PKK'nın Kontrol Ettiği Alanlar Terör Yuvası

Türkiye için YPG/PKK'nın Kontrol Ettiği Alanlar Terör Yuvası

ORSAM Suriye Çalışmaları Koordinatörü Orhan, "Türkiye açısından, Fırat'ın doğusunda YPG/PKK'nın kontrol ettiği her alan bir terör yuvası ve Türkiye'nin stratejisindeki birinci öncülük YPG'nin alan kontrolünün sona erdirilmesi." dedi.

Devamı

ABD’nin bu yeni çevreleme siyasetinin öncekilerden en önemli farkı, bu defa müttefiklerine yeterince değer vermemesi olarak göze çarpıyor.

Washington, hızlıca tümüyle çekilirse birbiriyle çelişen hedefleri gerçekleştiremeyeceğini fark etti. DEAŞ'ı kalıcı bir şekilde yenme, YPG'yi koruma, Türkiye'nin güvenliğini sağlama ve Rusya-İran-Esed üçlüsünü uzak tutma gibi iddialı hedefler için sadece hava sahasını kontrol etmek yeterli değil.

'Kürtler' konusu bağlamında Batı kamuoyunda Aralık ayının sonunda başlatılıp Ocak ayında devam ettirilmek suretiyle yeniden ısıtılan Türkiye kampanyası, aslında tanıdık özelliklere sahip.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Bolton’ın muhatabı Kalın’dır.” sözü sonrası Erdoğan’la görüşme arzusu suya düşen Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Bolton’ın apar topar ABD’ye dönmesiyle ilgili olarak konuşan SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Yeşiltaş, “İsrail’de Başbakan Binyamin Netanyahu ile basın toplantısı düzenleyerek samimi pozlar veren Bolton, elinin çok güçlü olduğu düşüncesiyle aynı pozu Türkiye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan’la da vermek istedi, fakat sonuç böyle oldu.” dedi.

Son iki haftada yaşanan baş döndürücü gelişmeler 2019 yılının iki ülke ilişkileri açısından ciddi riskleri ve fırsatları taşıdığını gösteriyor. Bu noktada hem S400-F35 meselesinde hem de Suriye'de oluşmaya başlayan yeni dinamikte iki ülke arasındaki iletişim ve koordinasyon ilişkilerin geleceğini önemli ölçüde belirleyecek.

Ateşkes anlaşması Yemen’in bazı bölgelerinde çatışmaların yavaşlayacağı anlamına gelse de ülkenin tamamı için geçerli bir anlaşma olmadığından yerel ve bölgesel aktörler arasındaki mücadelenin sürmesini de engellemeyecektir. Bununla birlikte anlaşma, İran destekli Husilerin ilk kez merkezi bir cepheden geri çekilmeyi kabul etmesi bakımından da önem taşımaktadır.

Trump’un çekilme kararını bir “zafer” gibi görmek yapılabilecek en büyük hatalardan biri olur. Öncelikle Trump’ın çekilme kararının ciddiyeti netliğe kavuşmalı. Bu süreçte Türkiye’nin aşırı angajmana girmeden ve gücünü çok fazla yaymadan hareket etmesi en doğru yaklaşım olur. Türkiye için asıl tehdit YPG ve PKK. Bunun dışında kalanlar Türkiye için ikincil derecede önemli.

Kararın uygulanacağına dair güçlü emareler var: Birincisi kararın askeri bir emir olarak hızlı bir şekilde sahadaki komutanlara iletilmiş olması. İkincisi Savunma Bakanı Mattis'in emekliye ayrılacağının duyurulması ve üçüncüsü de Trump'ın geri adım atması durumunda iktidar mücadelesi yürüttüğü aktörlere karşı elinin zayıflayacak olması ABD'nin askerlerini çekeceğine dair güçlü işaretler olarak okunabilir.

Bu tablo ABD'nin Suriye'de nasıl zikzak çizdiğini ve ölçek küçülttüğünü gözler önüne seriyor. Rejim değişimi, DEAŞ'a karşı savaş ve şimdi de tamamen çekilme. İlk iki stratejisi Türkiye'ye maliyet üretmişti. Türkiye büyük mücadeleler vererek, diplomatik ve askeri seçenekleri aynı anda devreye sokarak riskleri önemli ölçüde bertaraf etti.

Ankara ve Washington, Türkiye'nin YPG konusundaki güvenlik kaygılarını azaltmak için ortak bir zemin bulabilirse o zaman iki ülke Suriye için birlikte çalışmak için yeni bir yöntem oluşturabilir. Aksi bir durumda ikili ilişkilerde bir yol kazasının yaşanması kaçınılmaz görünmektedir.

SETA Dış Politika Araştırmacısı Can Acun Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna gerçekleştirdiği operasyona ABD’nin yaklaşımı hakkında değerlendirmede bulundu.

Washington yönetimi bir stratejiden yoksun olduğu için de sahada YPG ile yürüyen taktiksel iş birliğinin kendisi strateji haline geliyor. CENTCOM bu gidişle ya bu çatışmanın kurbanı olacak ya da iki NATO müttefikini askeri olarak çatışma noktasına taşıyacak.

MBS, Suudi Arabistan'ın bir prensi olmaktan ötede anlamlara sahip. Kendinden menkul gücü ve itibarı dolayısıyla değil, üzerinden yapılan hesaplardan dolayı kendisi ve ülkesinden daha fazlasına dair yorum yapmaya itiyor.