Stratejik Sabrın Gölgesinde Ukrayna Krizi Devam Ediyor

Enes Bayraklı, Ukrayna'da yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi.

Devamı
Stratejik Sabrın Gölgesinde Ukrayna Krizi Devam Ediyor
quot Batı'dan Uzaklaşma quot Eleştirisini Terk Etme Zamanı

"Batı'dan Uzaklaşma" Eleştirisini Terk Etme Zamanı

Batılı başkentlerde kullanılan Türkiye'nin "Batı'dan, NATO'dan uzaklaştığı" söylemi iç siyasette yaşanan kutuplaşmadan ve AK Parti karşıtlığından elverişli malzeme temin ediyor.

Devamı

Türkiye'nin satın alacağı füze sisteminin “Türkiye NATO'dan uzaklaşıyor mu?” sorusu çerçevesinde tartışılması geleneksel müttefiklerin samimiyeti konusunda şüphe uyandırıyor.

Avrupalılar gibi çatışmayı terk edip işbirliği temelli bir barış havzası oluşturmak için, İkinci Dünya Savaşı gibi bir felaketi mi yaşamamız gerekiyor?

Netanyahu içindeki Arap düşmanlığını ve Filistin nefretini samimice dışarıya vurduğunda ABD ve diğerleri, artık ne olduğunu kendilerinin de bilmediği iki devletli çözüm hayalini çiğnenmesine hoşgörüyle bakmayacağını ifade etmek zorunda kaldı.

İdlib'in merkezi ele geçirildi ama rejim havadan bombardıman imkanına hala sahip. İdlib'in 4 günde düşmesi, rejimin karizmasını yerle bir etti. Bu da rejimin şehir merkezine yönelik havadan ve füzelerle saldırma ihtimalini yükseltiyor.

Milletvekili Adaylık Sürecini Etkileyen Faktörler

Seçime girecek tüm partilerde aday adayları arasından kimin milletvekili adayı olarak gösterileceğine dair beklenti belirli bir heyecan oluşturmuş durumda. Her partinin kendi içinde ve kendi seçim bölgesinde kendisine göre beklentileri var.

Devamı
Milletvekili Adaylık Sürecini Etkileyen Faktörler
Arap Yarımadası'nın quot Boğaz' Derdi Yemen

Arap Yarımadası'nın "Boğaz' Derdi: Yemen

Genelde etliye sütlüye karışmayan Suudi Arabistan başta olmak üzere Arap devletlerinin, geçtiğimiz hafta Yemen konusunda bir olup harekete geçmeleri, dikkat çekmekle birlikte aslında tuhaf değil.

Devamı

Sosyal medyada verilen anlık tepkilerin teröristleri "eylemci" olarak haklılaştırmaya yönelmesi iktidar karşıtlığının sınır tanımayan "akıl tutulmasına" işaret ediyor.

Salih Husilerle anlaştığı dönemde, Suudi Arabistan'da yaşamaktaydı. O dönemde ülkeyi Kral Abdullah yönetmekteydi. Haliyle Krallık Divanı'nın Husi-Salih anlaşması biliyor olduğu iddia ediliyor

Analiz, P5+1 ülkeleri ve İran arasındaki uzlaşının arka planını, çetrefilli noktalarını ve muhtemel sonuçlarını ele alıyor.

Yaşanan nicel dönüşümün Türkiye'de vatandaş, toplum ve devlet için bir fırsat olduğu, Türkiye'nin bölgesel bir güç ve küresel bir aktör olma arayışı için bu dönüşümü yaşaması gerektiği dile getirilmektedir.

Bir mutabakata varıldı fakat yol hala çetin. ABD'de Cumhuriyetçiler açık muhalefetlerini ortaya koydular, hatta Ruhani'ye mektup yazıp "biz yönetime geçince anlaşmayı iptal ederiz" bile dediler.

İran'ın bölgesel anlamda yeni bir jeopolitik değerlendirme yapacağının altını çizen Burhanettin Duran, Ortadoğu'da paradigmatik bir dönüşüm gerçekleştirdiğine dikkat çekerek “İran'ın hangi unsurları nasıl kullanacağına da bağlı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi'nin ikincisine katılmak için İran'a bir ziyarette bulundu.

Özellikle 2004 yılında dönemin Başbakanı Erdoğan'ın İran ziyaretiyle yumuşayan ilişkiler, ticaret ve yatırım anlaşmalarına gözle görülür bir ivme kazandırdı.

2008 küresel ekonomik krizi sonrası Yunanistan'ın ekonomik durumu nasıl gelişti? Syriza zaferinin Yunanistan ekonomisine katkıları hangi yönde olacak? Syriza zaferi sonrası Yunanistan-AB ilişkilerinin geleceği nasıl şekillenecek?

Düşmanlıkları o kadar vicdanlarını kör etmiş ki Türkiye'yi terörle bağdaştırma çalışmaları bir tarafa (Batı'da bunun da karşılığı azalmaya başladı) kıskaç altındaki Türkmen ve Uygurlara verdikleri zararı hiç önemsemiyorlar.

En az askeribürokratik vesayet kadar önemli olan ve günümüzde TÜSİAD çevresi tarafından temsil edilen uluslararası bağlantılı büyük sermaye kesimlerinin seçilmiş siyasiler üzerinde icra ettikleri ekonomik vesayet, ancak yeni bir anayasa eşliğinde başkanlık sistemine geçilmesi ile tamamen tasfiye edilebilir.

Mikro düzeydeki mezhepsel, ideolojik ve etnik aidiyet ve asabiyelerin 19. yüzyıldaki ulusçuluk akımının yaptığına benzer bir şekilde Ortadoğu bölgesini kasıp kavurduğu bir dönem yaşanıyor.

7 Haziran seçimleri sürecinde AK Parti karşıtlığının yükseltilmesi ve terörün HDP'ye destek vermek için bir seçim malzemesine dönüştürülmesi son derece tehlikeli bir gidişata işaret ediyor.