SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, muhalefetin AK Partiye yarar mı? endişesinden sıyrılıp yeni ve yapıcı bir dil kurarak Batıdaki karalama kampanyalarının karşısında Türkiyenin yararına çalışması gerektiğinin altını çizdi.
Devamı
Birçok batılı ülkenin yabancı düşmanlığı üzerinden nereye geldiğinin görüldüğünü belirten SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, bu açıdan Avrupanın değerler söyleminin döküldüğünü söyledi.
Devamı
Batının Türkiyeyi uluslararası sistemde İran ya da Libya gibi konumlandırma gayretinde olduğunu söyleyen SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran, Batı ile eleştirel entegrasyona devam edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Batının 15 Temmuz Darbe Girişimine verdiği tepkileri yorumlayan SETA İstanbul Genel Koordinatörü Fahrettin Altun, darbe girişiminin halk eliyle püskürtülmesinin Batıda hayal kırıklığı oluşturduğunu belirtti.
Erdoğan'ın Rusya ziyareti Türkiye'nin Ortadoğu'da ve Kafkaslarda Rusya'yla birlikte büyük aktörlerden olduğunun ve yeni oluşacak küresel güç dağılımını değiştireceğinin sinyalini vermektedir.
Putin'in 15 Temmuz gecesi verdiği güçlü desteği Avrupalı liderler verseydi ve Ankara'ya peş peşe ziyaretlerde bulunsalardı bugün "Türkiye- AB baharını" konuşuyor olurduk.
15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında Batı’nın tüm kurumlarıyla takındığı tavır, Türkiye için bir başka Mısır senaryosunun söz konusu ülkelerde yazılmış olduğunu en açık şekilde göstermiştir.
Devamı
Rusya, ABDnin taşeronu PKK/YPGyi gözden çıkardı. Moskova ofislerini kapamaları ve Suriyenin toprak bütünlüğü konusunda mutabakata varılması bunu gösteriyor.
Devamı
SETA Washington DC Araştırma Direktörü Kılıç Buğra Kanat Erdoğan-Putin görüşmesinin Batıdaki yansımalarını değerlendirdi.
SETA Ankara Genel Koordinatör Yardımcısı Muhittin Ataman, Batının Türkiyeye yönelik tavırlarını değerlendirdi.
SETA Siyaset Araştırmaları Direktörü Nebi Miş, Batının 15 Temmuz Darbe Girişimine karşı tutumunu değerlendirdi.
Amerika PYD’yi DAEŞ’le mücadelenin bir enstrümanı olarak kullanıp meşrulaştırmak isterken, Türkiye PKK’nın Suriye kolu olan bu örgüte alan açılıp meşruiyet kazandırılmasını istemiyor.
Erdoğan'ın Rusya ziyareti Türkiye'nin Ortadoğu'da ve Kafkaslarda Rusya'yla birlikte büyük aktörlerden olduğunun ve yeni oluşacak küresel güç dağılımını değiştireceğinin sinyalini vermektedir.
ABD ve Rusya birçok konuda birlikte hareket edebilen iki küresel aktör. Türkiye, kendi çıkarları gereğince ABD'ye bağımlı olmaksızın Rusya ile ilişkilerini doğrudan yürütmeye çalışıyor.
7 Ağustos 2016 tarihinde İstanbul Yenikapı meydanında bir araya gelen milyonlar devlete ve siyasete balans ayarı yaptı. Yeni bir dönemin önü açıldı. Bu sürece kendisini uyarlayan aktörler kalıcı hale gelir.
Darbe girişimi sırasında ve sonrasında Türkiye ile kimin dayanışma içerisinde olduğuna bakıldığında, Rusya ve Kazakistan gibi ülkelerin öne çıktığını görüyoruz.
Yenikapı mitingi ile iktidar ve muhalefet vatanseverlik kavramında uzlaşırken HDP "Batı'nın içimizdeki taşeronu" algılamasını pekiştiren bir yolda, yeni dönemin kaybedenler kulübünün asıl üyeleri arasında.
Çatışma ve düşmanlık düzleminde olmasa da 15 Temmuz süreci Türkiye’nin özellikle batılı müttefikleri ile bir muhasebe ve yüzleşme yaşamasını kaçınılmaz hâle getirdi.
Erdoğan'ın Rusya ziyareti, Türkiye'nin yeni ekonomi hikâyesini AB ve ABD ile değil, bölgede kendi coğrafi konumuyla, işbirlikleriyle ve kendi imkânlarıyla yazabileceğini göstermesi açısından önemli.
Artık "Batı'daki Türkiye imajı" üzerinden Türkiye'yi dizayn etme imkanı kalmamıştır. Esas olan, "Batı'daki Türkiye imajı" değil, "Batı'nın kabul etmek zorunda olduğu Türkiye gerçeği"dir.
Erdoğan ötekileştirmesi denizi bitti artık ve ülkeye yabancı marjinal batıcılığın özelliği olarak formatlandı.