Biden, “Demokrasi İttifakını” Toparlayabilir mi?

Biden'ın 'demokrasilerin dayanışması' politikası sahici ve somut bir çizgi oluşturacaksa Transatlantik İttifakı'nın güçlü bir üyesi olarak Türkiye bu sürecin içinde olur.

Devamı
Biden Demokrasi İttifakını Toparlayabilir mi
Türkiye nin Diplomasi Hamlesi

Türkiye’nin Diplomasi Hamlesi

Türkiye artık tek bir parametre üzerinden değerlendirilebilecek bir devlet değildir. Bölgesinde belirleyici bir devlet olarak küresel siyasi gelişmelerdeki etkisini artırmaya çalışan aktördür.

Devamı

Gelişmiş ülkelerin öncelikle kendi içlerinde söz konusu yöntemlere başvurarak küresel ısınmanın yavaşlatılmasına katkı sağlaması bekleniyor. İklim değişikliği ile mücadele kolektif eylem gerektiriyor, ancak ülkelerin bir araya gelerek adaletli bir sorumluluk paylaşımıyla harekete geçmediği bir senaryoda küresel ısınmanın yavaşlatılması zor görünüyor.

Insight Turkey’in bu yaz sayısı, Orta Doğu’daki son gelişmeleri ve sorunları ele alarak, özellikle Filistin-İsrail çıkmazı, İran seçimleri, Türkiye’nin dış politikası ve bölgede artan etkisini vurgulamayı amaçlamaktadır.

Insight Turkey’in Sonbahar sayısı, Türkiye’nin büyük stratejisinin dönüşümüne odaklanmaktadır.

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. Kalın, 'ABD'den temel beklentilerimiz Suriye'de PKK'nın kolu olan PYD ve YPG'ye desteğini kesmesi, S-400'ler konusunda gerçekçi ve yapıcı bir tutum alması ve FETÖ'ye karşı kararlı ve sonuç alıcı adımlar atması.' dedi.

Ortadoğu’daki Normalleşme Ortamı Devam Edecek mi?

SETA Dış Politika Araştırmaları Direktörü Murat Yeşiltaş, 2022 yılında uluslararası güç rekabetinde beklenen gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Devamı
Ortadoğu daki Normalleşme Ortamı Devam Edecek mi
Ukrayna Krizinin Uluslararası Sisteme Etkileri Washington'da Masaya Yatırıldı

Ukrayna Krizinin Uluslararası Sisteme Etkileri Washington'da Masaya Yatırıldı

Ukrayna- Rusya arasında son dönemde artan gerginliğin uluslararası sisteme ve ABD'nin liderliğine etkileri, ABD'nin başkenti Washington DC'de düzenlenen panelde ele alındı.

Devamı

Türkiye merkezli diplomasi trafiğinin artarak devam etmesi bekleniyor. Bu beklenti sadece bölgesel istikrarsızlıklar veya küresel meydan okumalardan kaynaklanmıyor. Diğer bir ifadeyle, Türk diplomasisi bu hususlar dahil olmak üzere girişimci bir karakterde ve yapıcı bir şekilde her geçen gün etkisini artırıyor. Bu etki artık kimsenin göz ardı edebileceği nitelikte değil.

Ukrayna'daki Rus saldırısının Türkiye'nin dört yanında yeni çatışmaları tetiklemesi pekâlâ mümkün. Türkiye'nin bu çatışmaların dışında kalmasıysa ihtimal dahilinde değil. Bu nedenle Türkiye'nin çok katmanlı ve farklı sektörel boyutları olan bir hazırlık sürecini her ihtimali dikkate alarak başlatması gerekiyor.

Türkiye, Finlandiya ve İsveç'in üyeliklerine terör örgütleri ile ilgili 'güvenlik endişelerinin karşılanmadığı' gerekçesiyle itiraz ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Madrid'e giderken henüz bu iki ülke yapılan tüm görüşmelere rağmen Türkiye'nin beklediği somut güvenlik kararlarını (teröristlerin iadesi ve ambargoların kaldırılması gibi) almamıştı.

NATO, bölgesel savunmacı karakterinden uluslararası krizlerle mücadele edebilecek bir hüviyete ve karaktere bürünmeye başlıyor..

Son aylardaki diplomasi trafiği dikkate alındığında Türkiye’nin dış politikasında sahip olduğu ölçeğin bölgesel dinamiklerle sınırlı olmadığı net bir şekilde fark ediliyor.

Kurtuluş savaşındaki Yunan algısına rağmen Türk kamuoyu yakın zamana kadar Yunanistan'ı ciddi bir tehdit olarak görmezdi.

Putin'in ilan ettiği zafer, gerçekten bir başarı mı? Müteakip süreç ve sonuç nasıl olacak? Bu iki soru dikkatlice düşünülmesi gereken konu başlıkları. Birinci soru, gerçek ile zahir arasında gidip gelirken tehlikeli sonuçları haber veriyor. İkinci soruysa bir tahayyül gerektiriyor.

Yunanistan birçok cephede Türkiye'ye karşı atağa geçmiş durumda ve attığı adımlarla Ankara'yı tahrik etmeye çalışıyor. Atina'nın bu provokatif adımları ikili ilişkilerdeki rutin gerginlikleri çoktan aşmış durumda.

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, AST adlı ve AB üyesi olmayan devletleri de kapsayan bir yapıyı gündeme getirmişti. Peki AST fikrinin amacı nedir? Bu öneri gerçekçi midir? Toplululuğun kurulması halinde AB’nin topluluğun parçası olacak diğer devletlerle ilişkisi nasıl şekillenir? Uzmanlar bu soruları SETA için yanıtladı.

Son iki gününde olduğumuz 2022'nin en belirleyici olayı tartışmasız 24 Şubat'ta Rusya'nın Ukrayna'yı işgalidir...

2023 cumhurbaşkanlığı seçimi, Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci yüzyılına girdiği bir döneme rast geliyor. Türkiye'nin jeopolitik ve güvenlik ortamı oldukça rekabetçi ve kısıtlayıcı olacak ve Türkiye'nin ikinci yüzyıldaki stratejik yönelimiyle ilgili birbiriyle yarışan jeopolitik projeler olacak.

Yeni yılın Türkiye için çok hızlı ve yoğun geçeceği kesin... Önümüzdeki dört-beş aylık sürenin yeni sürpriz, gerilim ve polemiklere sahne olması kimseyi şaşırtmayacak.

Güçlü kurumsal yapılar, artan teknoloji yatırımları ve yeni başarılı girişimleri, girişimci kültürü, sağlam ve güçlü altyapısı, Avrupa ile yakın ticari bağları ve 100 milyona doğru yaklaşan nüfusu ile Türkiye, önümüzdeki on yılların yıldızı olabilir.