Azerbaycan Laçın'ın stratejik öneminin farkındadır. O nedenle Laçın'ın teslim alınması konusunda ısrarlı davrandı ve Rusya'nın yükümlülüklerini yerine getirmesi için defalarca çağrıda bulundu. 26 Ağustos'ta Laçın koridorunu geri alan Azerbaycan, bu koridoru Zengezur koridorunun statüsünün belirlenmesinde bir araç olarak da kullanmayı hedeflemektedir.
Devamı
Toplantının 5 üyesinden 3'nün Türk soylu olması, bunlardan 3'ü (Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan) Türk Devletleri Teşkilatı'na üye, birisinin (Türkmenistan) ise gözlemci üye olduğu ve Tacikistan'da da ciddi sayıda Türk nüfusu bulunduğu hususları göz önüne alındığında Türk Dünyası Teşkilatı'nın da örgütsel olarak bu oluşumda aktif katılım sağlamasının faydalı olacağını belirtmek gerekir.
Devamı
Türk Devletleri Teşkilatının önemli bir üyesi olan Özbekistan'ın üniter yapısının, milli bütünlüğünün ve istikrarının bozulması bölgede domino etkisi oluşturarak bölgenin istikrarsızlığına yol açacaktır. Türk Devletleri Teşkilatının ivedilikle Özbekistan ile yakın işbirliği ve diyalog içine girmesi bölgenin istikrarı açısından önem arz etmektedir.
Türk Devletleri Teşkilatına üye ülkelerin ikili ilişkilerinin artması, Teşkilatı daha güçlü hale getirecektir. Türkiye ile Özbekistan arasında yüksek düzeyde devam eden bu ilişkiler halkasına Azerbaycan'ın da katılmış olması bölge güç dengesi açısında da önemli sonuçlar doğuracaktır.
Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin kendisine özgü niteliği bir yana, devletler arasında sıklıkla çeşitli anlaşmalar imzalanır ve ittifaklar kurulur ancak bu anlaşmaların veya ittifakların etkisi, kağıt üstünde kalmayıp, pratiğe döküldüğü zaman anlamlı olur. Bu açıdan Şuşa Beyannamesi'nin bir senelik muhasebesinin yapılması, mevcut durum ve gelecek hakkında bize önemli ipuçları verecektir.
Türk cumhuriyetlerinin bağımsızlıktan bu yana Türkiye ile gelişen ve derinleşen ilişkilerini inceleyen rapor ortak iş birliğine dayalı çok yönlü ilişkilerde geleceğe yönelik potansiyel imkanları ortaya koymaktadır.
Yeni hükümeti kuran üç partinin de merkez sağ ideolojiye dayandığını ve daha önce birlikte koalisyon hükümetini tecrübe ettiklerini belirtmek gerekiyor.
Devamı
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 66. sayısı çıktı.
Devamı
Önümüzdeki 10-20 yılda, dünyanın en büyük 5 ekonomisinden 4'ünün Asya'da olması bekleniyor. Çin, Hindistan, Japonya, Rusya ve Endonezya gibi büyük ekonomiler, küresel ekonominin ağırlık merkezini Asya'ya doğru kaydırmaya devam edeceklerdir.
Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, 'Karabağ Zaferi'nin bir milat olduğunu, yepyeni fırsat pencereleri açtığını müşahede ediyoruz.' dedi.
Rusya'dan hassas bir uzaklaşma politikası içinde olan Kazakistan'ın yeni dönemde Moskova'ya karşı eski politikasını sürdürmesi nispeten daha zor.
Rus askerlerinin Kazakistan'da konuşlanması Moskova'nın bu ülkedeki etkisi konusunu yeniden canlandırdı.
Önümüzdeki yıl küresel sistemde etkin aktör olma tercihini sürdürecek olan ülkemizin aşı ve SİHA gibi üstünlüklerini diplomaside öne çıkarması şaşırtıcı olmayacak.
SETA Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, "Türkiye'nin 2022'de bir aşı diplomasisi harekatı yapacağını şimdiden öngörmek herhalde çok zor olmaz." dedi.
Bu gelişme Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin istikameti açısından önemli bir dönüm noktası..
Kafkaslarda 'bir fırsat penceresi' aralandı.
Normalleşme, güç denkleminin değişmesi ve rekabet halindeki güçlerin sınırlarını görmesi ile olur. Türkiye, Suriye, Libya, Dağlık Karabağ ve Doğu Akdeniz'de sert-yumuşak güç kullanarak etki oluşturdu. Bu altyapının BAE dahil diğer aktörleri yeni hesaplamalara ittiği açık. Büyük güçler rekabetinin yoğunlaştığı bir dünyada gerektiğinde sert güce başvuramayan bir dış politika realist bir seçenek oluşturmuyor.
Batı Asya'da enerji kaynaklarına komşu olan Türkiye aynı zamanda Doğu Asya'nın güçlü imalat sanayii ülkeleriyle ticari ilişkiler geliştirmektedir. Sahip olduğu üretim kapasitesi, imalat sanayii altyapısı ve rekabet gücü, Türkiye'nin bölgesinde kritik aktörlerden biri olmasını sağlamıştır.
Son günlerde Azerbaycan ve Ermenistan arasında cereyan eden yeni çatışmaların bir an önce bitirilmesi, Ermenistan'ın kışkırtılmaması ve İran'ın da sahadaki gerçekler ışığında hareket etmesi son derece önem taşımaktadır. İran'ın Suudi Arabistan ve BAE ile ilişkilerindeki yumuşamaya benzer bir süreci Türkiye'nin de mezkur ülkeler ile yaşaması, Türkiye-İran ilişkilerine de olumlu yansıyacaktır.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 62. sayısı çıktı.