İslam düşmanlığı üzerinden yeni bir Avrupa dizayn ediliyor. Bu yeni Avrupa’nın daha özgürlükçü bir Avrupa olmayacağı açık. Aksine İslam düşmanlığı üzerinden daha otoriter ve daha sağcı bir Avrupa inşa ediliyor
Devamı
Avrupa'da Macron öncülüğünde İslam Düşmanı sayılabilecek bir dizi düzenleme hayata geçiriliyor. Üstelik sadece Macron değil, Avusturya Başbakanı Kurz ve Şansölye Merkel de Avrupa çapında bir "Siyasal İslamla mücadele planına" geçildiğini açıkladılar. Kurz, göçmen kökenlileri ülkelerinden Koronavirüsünü getirip yaymakla suçlayarak Avrupa'nın güvenlikten sağlığa her türlü sorunun kaynağı olarak Müslümanlara işaret etti. Eskiden Yahudilere yapıldığı gibi şimdi de Müslümanlar Avrupa'nın siyasi, ekonomik ve güvenlik sorunları için günah keçisi olarak gösteriliyor.
Devamı
Avusturyalı siyasilerin mutat Türkiye düşmanlıklarında yeni bir perde açıldı. Türkiye karşıtı bu yeni dalgada 11 Ekim 2020 tarihinde yapılacak olan Viyana Eyalet seçimlerinde oy artırma hesapları önemli bir rol oynuyor. Zira Başbakan Kurz aşırı sağcı FPÖ’ye ihtiyaç duymadan da aşırı sağcı söylemleri hem dillendirebildiğini hem de uyguladığı göstermek istiyor. Daha genel anlamda ise ülkedeki Türk diasporasının baskılanarak sindirilmek istendiği görülmektedir.
Birçok ülke gibi Avusturya da koronavirüs (Covid-19) sonrası döneme adım adım geçmektedir. Bu çerçevede ülkede ilk olarak 13 Nisan’da Başbakan Sebastian Kurz tarafından bir plan açıklanmıştır.
Avusturya’da yeni kurulan koalisyon hükümetinde dikkat çeken yenilikler nelerdir? Yeni hükümetin Avusturya siyasetinin geleceğine etkisi ne olacaktır? Hükümet programındaki İslamofobik politikalar nelerdir? Avusturya Müslümanlarının hükümet programına ilk tepkileri ne olmuştur? Avusturya Müslümanlarını nasıl bir gelecek bekliyor?
Başbakan Kurz, Avusturya’da ilk kez Entegrasyon Bakanlığı kurulmasını kararlaştırarak, son birkaç yıldır tutarlı şekilde sürdürdüğü aşırı sağcı siyasetini Müslümanlar, Türkler ve diğer yabancılar üzerinden devam ettirme imkanını da kazanmış oldu.
Avusturya siyasetinde oy toplamanın en kestirme yolu haline gelen İslam karşıtlığı, toplumda da karşılığını bulan tehlikeli bir düşmanlığa doğru evriliyor.
Devamı
Avusturya’daki başörtüsü yasağı meselesi nedir? Bu düzenleme din özgürlüğü ilkesi ile çelişmiyor mu? Yasak ne şekilde meşrulaştırılıyor? Muhalefet partileri ne tepki verdiler? Müslümanlar ne yapacak?
Devamı
Semboller Yasası neyle mücadele ediyor gibi görünmektedir? Aşırıcılığın hangi türleri göz ardı edilmektedir? Bu yasa kimi hedef almaktadır? Yasanın uzun vadede muhtemel etkileri nelerdir?
Avusturya Başbakanı Kurz, anti-siyonizm ile anti-semitizmi bir madalyonun iki yüzü olarak nitelendirerek sadece Yahudileri sahiplenmekle kalmadı, İsrail lobisinin desteğini almak amacıyla İsrail’e de göz kırpmış oldu.
Türklerin Avrupa’da ‘entegrasyon’ uğruna attıkları her adım, küçük bir övgünün ardından çıtanın daha yüksekte olduğu uyarısı ile karşılanıyor. Ama unutmayalım tüm zamanların en ‘entegre’ halkı olan Yahudiler bile sahip oldukları ‘entegrasyon’ seviyesine rağmen kendilerini Nazilerin katliamlarından kurtaramamıştır.
'Avusturya İslamı' ilk etapta Avusturya sınırları içinde yaşayan 700 bin kadar Müslümanın 'ehlileştirilmiş', devlet otoritesine boyun eğmiş bir İslam anlayışını yaşamasını ve öngörüyor.
Avusturya’da okullarda başörtüsünün yasaklanması girişimini nasıl anlamlandırabiliriz? Bu yasağın temel hedefi nedir? Bu yasa Müslümanlara diğer dini gruplardan farklı muamele eden önceki ayrımcı yasaların bir devamı mı? Avusturya İslam cemaati bu planlar konusunda ne yapabilir?
Avusturya'nın aşırı sağ koalisyon hükümeti Başbakanı S. Kurz, ülkesindeki 7 camiyi kapama ve 40 imamı sınır dışı etme kararı aldı.
Vakit geç olmadan Avrupa Konseyi ve insan hakları örgütleri Avusturya'yı izlemeye almalıdır. Zira Avusturya bir turnosol kağıdı gibi batı demokrasilerinin önünde durmaktadır.
Avusturya, küresel düzlemde İslamofobi Endüstrisinin nasıl çalıştığı ile ilgili çarpıcı bir örnek teşkil etmektedir. Bu mekanizma diğer ülkelerde de ayni şekilde işlemektedir.