SETA Brüksel Koordinatörü Talha Köse, Merkel sonrası Almanya - Türkiye ilişkilerine dair değerlendirmelerde bulundu.
Devamı
Türkiye ile AB'nin yeni sayfa açması hem Brüksel'in hem de Ankara'nın Washington karşısında elini güçlendirir. Evet, Biden yönetiminin kabineye koyduğu isimler Ankara-Washington hattında YPG ve S-400'ler konularında zorlu bir sürece işaret ediyor. Biden'ın ekibinin Türkiye'yi eleştiren ya da baskılayan bir politikaya girme ihtimali göz önünde bulundurulmalı.
Devamı
ABD küresel liderliği paylaşmak zorunda olduğunu anlar ve buna göre davranırsa o zaman daha az riskli ve çatışmasız bir küresel dönüşüm mümkün olabilir. Aksi bir durumda Biden'a yüklenen 'mesihçi teleojik' misyonun kaos üretmesi kaçınılmaz olacak.
Türkiye'nin 2000'li yılların başında aldığı risklere ve cesur adımlara rağmen, Türkiye-AB ilişkilerinde dışlanan ve cezalandırılan Türkiye ve Kıbrıslı Türkler olmuştur
Beyaz Saray'a girdiği gün 17 adet başkanlık kararnamesi imzaladı. Trump döneminin tüm etkisini ortadan kaldırmaya yönelik iyi planlanmış bir görüntü. Göreve hızlı başladığını göstermek için atılmış bir adım. Zaten destekçileri de Biden'dan bunu bekliyor. Trump dönemini hatırlamak dahi istemiyorlar. Hızla Amerika'yı, Trump öncesi döneme taşımak istiyorlar.
Demokrasiler ittifakını toparlama iddiasındaki Biden Yönetimi Türkiye'yi 'ötekileştirme' hatasına düşmemeli. Demokratların ilk idealist heyecanı, yerini realist çıkarlara bırakana kadar diplomatik sabır gerekiyor.
Uluslararası sistem ve AB’nin komşu coğrafyası halihazırda belirsizlikler ve meydan okumalarla dolu bir dönemden geçiyor. Kovid-19 pandemisi bu belirsizlikleri ve meydan okumaları daha da şiddetlendirecek.
Devamı
Türkiye ve Yunanistan arasında Ege ve Doğu Akdeniz’de uzun zamandan beri devam sorunlara gerçekçi çözümler bulunması için, Yunanistan’ın sadece kendi çıkarlarını önceleyen haksız tutumundan vazgeçmesi gerekiyor.
Devamı
Türkiye’de AB ile ilişkilerde diplomasinin öne çıkarılması konusunda ciddi bir niyet ortaya çıkmışken Avrupa’da bu niyetin ne kadar karşılık bulacağını zaman gösterecek. Ancak bu açıdan ikinci ve üçüncü gruptaki ülkelerin gerek diğer AB üyeleri gerekse Ankara tarafından ikna edilmesi veya diyalog sürecini baltalamalarının engellenmesi oldukça önemli.
Modern iletişim araçları hep ifade özgürlüğü adı altında konuşuluyor. Hepimizin hayatında artık çok geniş bir yer tutan sosyal medya bunun en önemli parçası. Whatsapp kullanmadan neredeyse iletişim kuramaz hale geldik. Haberleri birçok insan artık Twitter üzerinden takip ediyor. Piyasada birçok uygulama olmasına rağmen bazıları alanında neredeyse tartışmasız bir hegemonya kurdu.
Trump'ın temsil ettiği beyaz milliyetçi taleplerin yarattığı dalganın nasıl yönetileceği kritik önemde. Cumhuriyetçilerin azil sürecine beklenenden az destek vermesi de gözlerden kaçmadı.
Bu hafta sonu 33. Hristiyan Demokrat Birliği'nin (CDU) Olağan Kurultayı'nda partinin yeni genel başkanı seçilerek 26 Eylül'de Almanya'da yapılacak genel seçimler bağlamında Merkel sonrası dönemin belirleyici adımları atılacaktır. Parti başkanlığına eski siyasetçi Friedrich Merz, Federal Meclis Dışişleri Komisyonu Başkanı Norbert Röttgen ve Kuzey Ren-Vestfalya Eyaleti Başbakanı Armin Laschet adaylığını koymuşlardır. CDU'nun başkanı seçildikten sonra CDU/CSU'nun başbakan adayı, iki partinin yapacağı istişareler neticesinde belirlenecektir.
Avrupa'da HDP'nin sicilinden çok daha hafifine sahip oldukları halde kapatılan siyasi partilerden haberdarız. Türkiye'nin de terör propagandasına seyirci kalması düşünülemez. Ancak parti kapatmaların Türkiye'de terör sorununu çözmediğini, aksine PKK'nın eline propaganda kozu verdiği düşünülebilir.
SETA Strateji Araştırmacısı Veysel Kurt, Cumhurbaşkanı'nın AB'ye yönelik mesajlarını ve Türkiye - AB ilişkisini değerlendirdi.
Trump'a yapılan 'sansür', dijital platformların ve sosyal mecraların Amerikan şirketleri tarafından ABD ulusal çıkarları için kontrol edildiğini kör göze ayan etti. Hatta tekelleşen bu dev şirketlerin 'belirli bir grubun tanımladığı Amerikan çıkarına' hizmet ettiği netleşti. Dünya başkentlerinde 'ulusal güvenlik' alarm zillerini yeniden çaldırdı. Trump tecrübesi 'Batı sonrası dünya' olgusunun ideolojik/siyasi alt yapısını güçlendirdi.
Dijital diktatörlük sizi korkutmuyor mu?
Capitol Hill'in Arap isyanlarındaki meydanlar ya da Venezuela sokakları gibi resmedilmesine katlanamıyorlar. Putin ya da Şi Cinping'in bu baskını keyifle izlediğini düşünerek, çıldırıyorlar.
Londra ve Brüksel'in uzun zamandır yürüttüğü müzakereler neticesinde İngiltere, aslında 31 Ocak 2020 itibarıyla AB'nin siyasi mekanizmalarından ayrılmıştı. Ancak Brexit sonrası dönemde ticari ilişkilerin nasıl bir zemine oturtulacağına dair uzlaşma sağlanamadığı için bu konudaki belirsizlik yıl boyunca devam etti.
Moderatör: Murat Yeşiltaş, SETA Güvenlik Araştırmaları Direktörü Açılış Konuşması: Burhanettin Duran, SETA Genel Koordinatörü
Türkiye’ye yaptırımların da konuşulduğu zirvede Fransa, Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nin girişimlerine rağmen Türkiye aleyhine ağır yaptırım kararları alınmamıştır.
2020 yılı Türkiye-AB ilişkileri Doğu Akdeniz sorunu, Libya krizi gibi dış politik sorunların gölgesinde geçerken ilişkiler krizlerle dolu bir görüntü sergilemiştir. Bu krizlerin yanı sıra iki aktör arasında mülteci iş birliği, terörle mücadele ve güvenlik, enerji, ekonomi ve Gümrük Birliği gibi birçok fırsat ve iş birliği alanı mevcuttur.