Kriter'in Eylül Sayısı Çıktı: İsrail Batı'yı Esir Aldı | Soykırım Devam Ediyor

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 93. sayısı raflarda yerini aldı.

Devamı
Kriter'in Eylül Sayısı Çıktı İsrail Batı'yı Esir Aldı Soykırım Devam
Kriter'in Temmuz-Ağustos Sayısı Çıktı Türksat 6A Türkiye'nin Uzayda Yükselişi

Kriter'in Temmuz-Ağustos Sayısı Çıktı: Türksat 6A | Türkiye'nin Uzayda Yükselişi

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 92. sayısı raflarda yerini aldı.

Devamı

2024 yılı birçok Batılı ülke için seçim yılıdır. Şu ana kadar bazı etkili Batılı devletlerde seçim yapılırken, bazılarında ise bu yılın ikinci yarısında seçimler yapılacak. Bir zamanların liberal Batılı ülkelerinin aşırı milliyetçilik, faşizm, ırkçılık ve yabancı düşmanlığı konusunda rekabet ettiğini görmek gerçekten üzücü ve talihsiz bir durumdur.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un sürpriz şekilde aldığı erken seçim kararı, Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinde Macron’un partisi Rönesans’ın ağır yenilgisinin ardından gelmişti. 6-9 Haziran arasında gerçekleştirilen AP seçimlerinde Marine Le Pen’in aşırı sağ Ulusal Birlik (Rassemblement National, RN) partisi oyların yüzde 31,5’ini kazanarak Rönesans’a sandıkta verilen desteğin iki katından fazlasına ulaşmıştı. Bunun üzerine Cumhurbaşkanı Macron ulusa sesleniş konuşmasında seçmenden gelen uyarıyı görmezden gelemeyeceğini belirterek Fransa’da aşırı sağcı partilerin AP seçimlerinde toplamda oyların neredeyse yüzde 40’ını kazandığına dikkat çekmişti. Macron konuşmasında AP seçimlerine demokratik bir tepki vermek zorunda kaldığını savunarak iki turlu Ulusal Meclis seçimlerinin 30 Haziran’da ve ikinci tur oylamanın ise 7 Temmuz’da yapılacağını ilan etmişti.

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) bünyesinde hazırlanan Kriter dergisinin 91. sayısı raflarda yerini aldı.

Alanında yetkin ve söz sahibi araştırmacıların katkı verdiği eserimiz Türk dış politikasının nabzını tutmaya devam ediyor. 2009 yılında yayın hayatına başlayan Türk Dış Politikası Yıllığı, bu eser ile birlikte on beşinci kitabına ulaştı.

Değişen Dünyada AB ve Türkiye | Strateji Belgeleri Üzerinden Bir Değerlendirme

Güvenlik strateji belgeleri belli zaman aralıklarında hazırlanan ve bir ülkenin başlıca güvenlik kaygılarının ve bunlarla nasıl baş edeceğine dair çözüm önerilerinin yer aldığı dokümanlardır. Bu kitapta, 2003’ten günümüze AB tarafından hazırlanmış ve uygulamaya koyulmuş strateji belgeleri ve Türkiye’nin güvenlik strateji belgeleri olarak kabul edilen Milli Güvenlik Siyaseti Belgeleri incelenmektedir. Strateji belgelerini merkeze alan bu çalışmada, değişen dünyada AB ile Türkiye’nin ortak hareket etmesiyle kazan-kazan durumunu oluşturabilecek politika ve yaklaşımlar üzerinden değerlendirmeler yapılmakta ve tavsiyelerde bulunulmaktadır. Her ne kadar bu inceleme AB küresel strateji belgeleri ve Türkiye’nin Milli Güvenlik Siyaseti Belgeleri üzerinden yapılsa da Türkiye’nin ulusal güvenlik strateji belgesi bulunmadığının altını çizmek gerekir. Bu açıdan elinizdeki kitap aynı zamanda Türkiye’nin de kapsamlı ve ayrıntılı bir ulusal güvenlik strateji belgesi hazırlaması yönünde bir örnek teşkil edebilir.

Devamı
Değişen Dünyada AB ve Türkiye Strateji Belgeleri Üzerinden Bir Değerlendirme
İsveç in NATO Üyeliğinin Onaylanması ve Sonrası

İsveç’in NATO Üyeliğinin Onaylanması ve Sonrası

Türkiye, yoğun diplomatik temaslarla geçen uzun bir sürecin ardından İsveç’in NATO üyelik başvurusunu onayladı. Söz konusu süreçte Ankara, Stokholm yönetimi ile başta terörle mücadele olmak üzere belirli başlı konularda daha verimli bir iş birliği arayışında oldu. Geleneksel NATO müttefiklerinden terörle mücadelede yeterli desteği göremeyen Türkiye için bu süreç hem endişelerini yeniden gündeme getirme işlevi gördü hem de İsveç’in NATO şemsiyesi altında uzun vadeli bir güvenlik ortağı olarak görülebilmesinin zeminini oluşturmaya çalıştı. Diğer taraftan İsveç’in üyeliğinin NATO bakımından materyal kabiliyetlerin artırılmasından ziyade siyasal bir önem taşıdığı açık bir şekilde görülebiliyor. Bu kapsamda İsveç’in üyelik başvurusundan bu yana geçen sürecin dinamiklerini ve önümüzdeki dönemde beklenebilecek gelişmeleri uzmanlar cevapladı.

Devamı

7 Ekim’deki Kassam Tugayları’nın gerçekleştirdiği Aksa Tufanı Operasyonu sonrasında bölgedeki tüm dengeler alt üst oldu. İsrail ile Arap normalleşmesi durduğu gibi Gazze eksenli olarak bölgesel çatışma riskleri de giderek arttı. İran’ın başta Hizbullah ve Husiler olmak üzere bölgedeki vekil unsurlarının, İsrail’in Gazze’ye yönelik işgal girişimine karşı eylemler içerisinde olması, İsrail’i de karşı adımlar atmaya sevk etti. Bu kapsamda Suriye ve Irak’ta hava saldırıları gerçekleştiren İsrail, son olarak Lübnan’da Hamas liderlerinden Salih Aruri’yi öldürdü. Bu suikast öncesinde de İran Devrim Muhafızları Ordusu’nun Suriye’deki komutanlarından Razi Musevi, İsrail’in Şam yakınlarına düzenlediği saldırıda öldürülmüştü. 3 Ocak 2024’te ise Kasım Süleymani’nin mezarı yakınında iki ayrı bombalı saldırıda 103 kişinin hayatını kaybettiği, 146 kişinin de yaralandığı bir terör saldırısı gerçekleştirildi. Hayatını kaybedenlerin sayısının artması muhtemel bu terör saldırısının zamanlamasını ve bölgesel etkilerini uzmanlarına sorduk.

Somali ziyareti, yıllarca Afrika'da istediği gibi tek taraflı bir “kazan” sistemi oluşturanlar için Afrika denklemine hiç beklemedikleri Türkiye'nin dâhil olmasıyla sonuçlandı.

Somali ziyareti, yıllarca Afrika'da istediği gibi tek taraflı bir “kazan” sistemi oluşturanlar için Afrika denklemine hiç beklemedikleri Türkiye'nin dâhil olmasıyla sonuçlandı.