Uzmanlar Cevaplıyor: Avrupa Gökyüzü Kalkanı Girişimi ve Türkiye’nin Katılımı

AGKG nedir ve neyi hedeflemektedir? Türkiye’nin bu girişime dahil oluşuna etki eden faktörler nelerdir? Girişimin Avrupa savunma sistemine ve NATO-AB iş birliğine nasıl bir katkısı olur? Bu girişim Avrupa savunma politikaları açısından nasıl değerlendirilebilir?

Devamı
Uzmanlar Cevaplıyor Avrupa Gökyüzü Kalkanı Girişimi ve Türkiye nin Katılımı
Şi Cinping in Avrupa Ziyareti Yeni Bir Açılımın Habercisi mi

Şi Cinping’in Avrupa Ziyareti Yeni Bir Açılımın Habercisi mi?

Bu analizde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in 5-10 Mayıs arasında gerçekleştirdiği Avrupa ziyaretinin küresel jeopolitik ve jeoekonomik rekabet açısından yansımalarına odaklanılmıştır.

Devamı

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis 13 Mayıs'ta Türkiye'ye ziyaret gerçekleştirecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 7 Aralık 2023 tarihinde yaptığı görüşmeler ve yapılan antlaşmalar sonrasında iki ülke arasındaki pozitif gündemin sıcak tutulduğu görülüyor. "İhtiyatlı iyimserlik" ile "aktif diplomasi" şeklinde tarif edilebilecek ikili ilişkilere bu ziyaretin katacağı ivmeyi analiz etmekte fayda var.

AB, Schuman Bildirisi’nden günümüze nasıl bir bütünleşme süreci geçirdi? AB’nin geleceği açısından “yaratıcı çözüm” fikri ne ifade etmektedir? Değişen dünyada Avrupa’da kalıcı barışın tesisi nasıl mümkün olur?

Filistin Devleti'nin bağımsızlığı 15 Kasım 1988 tarihinde Cezayir'de Yaser Arafat tarafından "sürgünde bir devlet" olarak ilan edildi. Çünkü devleti ilan eden siyasi aktörler Filistin topraklarını egemen değillerdi. Her ne kadar Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi ile Genel Kurulu'nun aldığı kararlar doğrultusunda 1967 yılındaki Altı Gün Savaşı'ndan önceki şartlar altında bir Filistin tanımı yapılmış olsa da topraklarının tamamı filli olarak İsrail işgali altında kalmaya devam etmektedir. Bundan dolayı da Filistin Devleti kavramı coğrafi olarak daha çok "işgal altındaki Filistin toprakları" için kullanılmaktadır. Bugün itibariyle "işgal altındaki Filistin topraklarında" 5 milyondan fazla kişi yaşamaktadır.

Bu analiz Ukrayna’da devam eden ve ikinci yılını dolduran savaşın Avrupa’nın güvenliği, transatlantik ilişkiler ve NATO’ya olan etkilerini incelemektedir.

Türkiye-AB İlişkilerini Yeniden İşler Kılmak | Nasıl Bir Ortaklık?

Bu kitap Ankara-Brüksel ilişkilerine ekonomi, güvenlik, terörle mücadele, enerji, göç, bölgesel politikalar ve afetlerle mücadele gibi her iki tarafın çıkarlarına hizmet eden konular üzerinden yeniden ne şekilde işlerlik kazandırılabileceğini irdelemekte ve bu durumu somut iş birliği alanları üzerinden gerekçelendirmektedir.

Devamı
Türkiye-AB İlişkilerini Yeniden İşler Kılmak Nasıl Bir Ortaklık
Gücün Meşru Kullanımı İçin Üç Gerekçe

Gücün Meşru Kullanımı İçin Üç Gerekçe

Devletin kullandığı gücün meşru ve etkili olması için uymak zorunda olduğu ilkeler var. Gücün akıllıca, stratejik, etkin yani “sosyokültürel bir zek┠çerçevesinde kullanılmasının en az üç gerekçesi var.

Devamı

Türkiye'nin yıllarca önünü kesen, ekonomiyi, siyaseti dar bir alana hapseden, halkın yanında değil statükonun yanında duran vesayet odakları yine sahnede.

Türkiye'deki siyaset bilimci ve iktisatçılar ile düşünce kuruluşlarının bu türden “mirasyedi koalisyonlar”ın tekrardan oluşmasını önleyecek yapısal şartlar üzerine tekrardan kafa yormaları ve derinlikli çalışmalar yapmaları gerekiyor.

Türkiye'de ise ne yazık ki tam manasıyla tartışamadığımız ve yalnızca siyaset açısından konuştuğumuz başkanlık sisteminin ekonomide ne gibi bir değişim yaşatacağı konusu, siyasi tartışmaların gölgesinde kalıyor.

Mehmet Uğur Ekinci, ‘Makedonya'da yaşanan iç karışıklıkta UÇK'nın (Kosova Kurtuluş Ordusu) etkisi olup olmadığı' sorusunu yanıtladı.

Güçlü ekonomisi ve siyasi istikrarıyla Türk Akımı projesinin hayata geçirilmesi için gereken ortamı ve şartları sunan Türkiye, enerji projeleri için güvenli bir liman özelliği taşıyor.

Mikro düzeydeki mezhepsel, ideolojik ve etnik aidiyet ve asabiyelerin 19. yüzyıldaki ulusçuluk akımının yaptığına benzer bir şekilde Ortadoğu bölgesini kasıp kavurduğu bir dönem yaşanıyor.

Avrupalılar gibi çatışmayı terk edip işbirliği temelli bir barış havzası oluşturmak için, İkinci Dünya Savaşı gibi bir felaketi mi yaşamamız gerekiyor?